Harfiyat dökülmesinden dolayı ceza verilirken kamu hizmetini engelleyip engellemediği değerlendirilmeli

Hafriyat dökülmesi nedeniyle 2872 sayılı Çevre Kanunu hükümlerinin ihlal edilip edilmediği ve idari para cezası verilip verilmeyeceği konusunda değerlendirme yapılırken, hafriyat dökülmesinin bir kamu hizmetinin yerine getirilmesine yönelik olup olmadığının ve çevreyi kirletme sonucunu doğurup doğurmadığının incelenmesi gerektiği hakkında.

T.C

D A N I Ş T A Y

ALTINCI DAİRE

Esas No : 2020/4950

Karar No : 2022/7526

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...........................................Büyükşehir Belediye Başkanlığı

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … İnşaat Madencilik Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti.

VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

İSTEMİN KONUSU : Samsun Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesince verilen 31/12/2019 tarih ve E:2018/1432, K:2019/1598 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava Konusu İstem: .......................İli, ............................ İlçesi, ...................... Mahallesinden geçmekte olan .................................. Deresi'nin yatağına ve kenarına davacı şirket tarafından izinsiz hafriyat toprağı dökülerek 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 8. maddesi ile Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği'nin 13, 23 ve 24. maddesi hükümlerinin ihlal edildiğinden ve eylemin Kanunda öngörülen süreler içerisinde birinci kez tekrarlandığından bahisle, 2872 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrasının (r) bendi ile aynı maddenin ikinci fıkrası ve aynı Kanun'un 23. maddesi uyarınca davacı şirkete 305.850,00TL para cezası verilmesine ilişkin Trabzon Büyükşehir Belediye Encümeninin 06/03/2018 tarih ve 51 sayılı kararı ile anılan para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen 29/03/2018 tarih ve 1590020749 hesap numaralı ihbarnamenin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:................................... 2. İdare Mahkemesince verilen 25/10/2018 tarih ve E:2018/536, K:2018/1041 sayılı kararda; davalı idarece 22.01.2018 tarihinde yapılan denetimde davacı şirket tarafından .................... ili, . ilçesi, ........................ Mahallesi'nde bulunan....................................... Deresi'ne yoğun bir şekilde hafriyat dökülmeye devam edildiğinin tespit edildiği ve bu durumun tutanak ve fotoğraflarla kayıt altına alındığı, ayrıca Devlet Su İşleri 22. Bölge Müdürlüğünün 07.02.2018 tarihli yazısında davacı şirketin ıslah projesi kapsamında verilen görüşe aykırı olacak şekilde .......................................... Deresi'nin sağ sahiline uygunsuz ve kontrolsüz olarak hafriyat döktüğünün tespit edildiğinin belirtildiği, her ne kadar, davacı tarafından Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 22. Bölge Müdürlüğünün onayı ile ................................Deresi'nde ıslah projesi yapıldığı ve bu bakımdan izinsiz hafriyat depolama fiilinin işlenmediği ileri sürülmekte ise; dava dosyasındaki bilgi ve belgelerden davacı tarafından ıslah projesine aykırı olacak şekilde hafriyat depolandığının ve dere yatağının önemli ölçüde doldurulduğunun anlaşıldığı, nitekim Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 22. Bölge Müdürlüğü'nün 20.04.2018 tarihli işlemi ile ıslah projesinin durdurulduğu, bu işlemin iptali istemiyle...................... İdare Mahkemesinin E:2018/877 sayılı dosyasında açılan davada, yürütmenin durdurulması talebinin reddine ilişkin karara yapılan itiraz üzerine, .................................................. Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin 12/09/2018 tarih ve 2018/191 Y.D. İtiraz No'lu kararı ile işlemin yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmiş olmakla birlikte; anılan kararda da davacı tarafından yürütülen ıslah projesinde uyumsuzluklar bulunduğu ve kanal güzergahının mansap kısmının eğiminin çok dik olduğunun belirtildiği; bu haliyle davacı şirketin izinsiz hafriyat depolama fiilini işlediği; bu nedenle davacı tarafından üstlenilen ıslah projesine aykırı olacak şekilde izinsiz hafriyat toprağı depolandığından ve eylemin birinci kez tekrarlandığından bahisle, 2872 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrasının (r) bendi ile aynı maddenin ikinci fıkrası ve aynı Kanun'un 23. maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin encümen kararı ile söz konusu para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ihbarnamede hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi Kararının Özeti: Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesince verilen kararda; davacı tarafından üstlenilen ve Hamsi Deresinde yürütülen dere ıslahı projesinin durdurulmasına ve dökülen malzemenin kaldırılarak yatağın eski hale getirilmesine ilişkin Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 22. Bölge Müdürlüğünün 20/04/2018 tarih ve 283626 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; Trabzon İdare Mahkemesinin 30/11/2018 tarih ve E:2018/877, K:2018/1191 sayılı kararı ile 6200 sayılı Kanun'un ek 6. maddesinin 4. fıkrasında yer alan "Su yapılarının mevzuata ve onaylı projesine aykırı yapılması hâlinde, bu durumun düzeltilmesi için yetkili denetim şirketinin DSİ’ye yazılı bildirimi üzerine DSİ tarafından yatırımcıya en fazla 30 gün eksiklikleri düzeltme müddeti verilir. Mevzuata ve projeye aykırılığın giderilmemesi hâlinde verilen sürenin sonunda veya acil hâllerde derhâl DSİ işi kısmen veya tamamen durdurur." hükmü uyarınca, projeye ve mevzuata aykırılıkların neler olduğunun tek tek proje sahibine bildirilmek suretiyle eksiklerin tamamlanması için 30 güne kadar müddet verilmesi, bu süre zarfında belirtilen eksikliklerin giderilmemesi halinde işin durdurulması gerekirken, bu usule uyulması nedeniyle dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerektiği gerekçesiyle işlemin iptaline karar verildiği; iptal davalarının kendine özgü niteliği ve yargı kararı gereklerinin yerine getirilmesine ilişkin Anayasal ve yasal kurallar birlikte gözetildiğinde, dava konusu para cezasına esas tespitin yapıldığı tarih itibariyle davacı şirket tarafından ............................ Deresi üzerinde yürütülmekte olan bir dere ıslah projesinin bulunduğu sonucuna varılacağı; bu bağlamda, hafriyat dökümünün, idari para cezasına konu fiilin tespit edildiği tarihten önce olmak şartıyla; bir kamu hizmetinin yerine getirilmesi amacıyla imzalanan ve çevreyi kirletme sonucunu doğurmayan bir sözleşme kapsamında olması durumunda, 2872 sayılı Çevre Kanunu ile Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği hükümleri ihlal edilerek hafriyat döküldüğünden bahsedilmesine olanak bulunmadığı; davacı tarafından söz konusu dere ıslahı projesi kapsamında yürütülen faaliyetin niteliği ile ihtiyaç duyulan hafriyat malzemesinin çokluğu ve davacının hafriyat malzemesi depoladığı belirtilen alanın dere ıslah projesinin yürütüldüğü alana yakınlığı hususu ile alana dökülen hafriyatın proje kapsamı dışında salt hafriyat depolamak amacıyla döküldüğüne ilişkin somut bir tespitin de bulunmadığı hususu birlikte değerlendirildiğinde, davacıya para cezası verilmesine ve bu para cezasının tahsili amacıyla ihbarname düzenlenmesine ilişkin dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca davacının istinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin dayanağı tutanaklarda, davacı şirket tarafından ıslah projesine aykırı biçimde dere yatağına izinsiz olarak hafriyat döküldüğü hususunun sabit olduğu, DSİ 22. Bölge Müdürlüğünün 25/08/2015 ve 20/08/2017 tarihli yazılarında, "taşkın koruma projelerinin menba mansapta arkasına su girişi olmayacak şekilde şevlere bağlanması, duvar üstlerine standartlara uygun korkuluk yapılması ve mevcut dolgu malzemesinin dere yatağına akmayacak şekilde tesviyesinin yapılması" şartlarının zorunlu kılındığı, davacı iddiasının aksine dere yatağına dökülen hafriyatın ıslah projesi kapsamında olmadığı, proje kapsamını aşacak miktarda ve dere yatağını kapatacak biçimde hafriyat dökümü yapıldığı; bu nedenle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddi yolunda verilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı şirketin ........................................... Deresi'nin ıslahına ilişkin projesinin durdurulmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, . İdare .........................E:2018/877 sayılı dosyasında, ..................................... Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin 2018/191 YD İtiraz No'lu kararı ile yürütmenin durdurulmasına karar verildiği, ıslah projesi kapsamında gerçekleştirilen fiilin, davalı idare tarafından hatalı değerlendirilmek suretiyle 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 20. maddesinin birinci fıkrasının (r) bendi uyarınca para cezası uygulandığı, bu bağlamda dava konusu para cezası verilmesine yönelik encümen kararında ve anılan para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ihbarnamede hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilerek, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ALİ CAN BUĞDAYCI'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

.................. İli, ................................. İlçesi, .......................Mahallesinden geçmekte olan ........................................Deresi'nin yatağına ve kenarına davacı şirket tarafından izinsiz hafriyat toprağı dökülmeye devam edildiği ve alanda yoğun bir toprak yığılmasının olduğu hususu, 22/01/2018 tarihinde davalı ...................... Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevlilerince düzenlenen tutanak ile; ................................................................... Deresinin sağ sahilinde uygunsuz ve kontrolsüz biçimde malzeme dökümü yapıldığı hususu ise, DSİ 22. Bölge Müdürlüğünün 07/02/2018 tarihli "müdahale tespit ve bildirim formu" ile tespit edilmiştir.

Anılan tutanak ile müdahale tespit ve bildirim formu dayanak alınarak, ........................ İli, ...................................... İlçesi, .................................. Mahallesinden geçmekte olan ............................................ Deresi'nin yatağına ve kenarına davacı şirket tarafından izinsiz hafriyat toprağı dökülerek 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 8. maddesi ile Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği'nin 13, 23 ve 24. maddesi hükümlerinin ihlal edildiğinden ve eylemin Kanunda öngörülen süreler içerisinde birinci kez tekrarlandığından bahisle, 2872 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrasının (r) bendi ile aynı maddenin ikinci fıkrası ve aynı Kanun'un 23. maddesi uyarınca davacı şirkete 305.850,00TL para cezası verilmesine ilişkin Trabzon Büyükşehir Belediye Encümeninin 06/03/2018 tarih ve 51 sayılı kararı tesis edilmiş ve anılan para cezasının tahsili amacıyla 29/03/2018 tarih ve 1590020749 hesap numaralı ihbarnamesi düzenlenmiştir.

Bunun üzerine, anılan encümen kararı ile ihbarnamenin iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

2872 sayılı Çevre Kanunu'nun ''Tanımlar'' başlıklı 2. maddesinde; ''Atık: Herhangi bir faaliyet sonucunda oluşan, çevreye atılan veya bırakılan her türlü maddeyi'' ifade edeceği; ''Kirletme yasağı'' başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasında, ''Her türlü atık ve artığı, çevreye zarar verecek şekilde, ilgili yönetmeliklerde belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak doğrudan ve dolaylı biçimde alıcı ortama vermek, depolamak, taşımak, uzaklaştırmak ve benzeri faaliyetlerde bulunmak yasaktır.''; ''İdari nitelikli para cezaları'' başlıklı 20. maddesinin ''r'' bendinde, ''Bu Kanunda ve yönetmeliklerde öngörülen usûl ve esaslara, yasaklara veya sınırlamalara aykırı olarak atık toplayan, taşıyan, geçici ve ara depolama yapan, geri kazanan, geri dönüşüm sağlayan, tekrar kullanan veya bertaraf edenlere 24.000 Türk Lirası, ithal edenlere 60.000 Türk Lirası idari para cezası verilir.''; aynı maddenin 2. fıkrasında; "Bu maddenin (k), (l), (r), (s), (t), (u), (v) ve (y) bentlerinde öngörülen idarî para cezaları kurum, kuruluş ve işletmelere üç katı olarak verilir.", aynı Kanun'un "Fiillerin tekrarı" başlıklı 23. maddesinde ise, "Bu Kanunda belirtilen idarî para cezaları, bu cezaların verilmesini gerektiren fiillerin işlenmesinden itibaren üç yıl içinde birinci tekrarında bir kat, ikinci ve müteakip tekrarında iki kat artırılarak verilir." hükümlerine yer verilmiş bulunmaktadır.

6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce Yürütülen Hizmetler Hakkında Kanun'un ek 6. maddesinin birinci fıkrasında "14/3/2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve su kullanım hakkı anlaşması çerçevesinde elektrik enerjisi üretmek amacıyla yapılacak olan hidroelektrik tesislerinin baraj, regülatör, yükleme havuzu, tünel, kanal, borulu isale hattı gibi su yapısıyla ilgili kısımları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılacak baraj, gölet ve regülatör gibi su yapılarının inşasının inceleme ve denetimi zorunludur; diğer su yapılarından sulama tesisi, isale hattı, kolektör, arıtma tesisi, taşkın ve nehir yatağı düzenlemesi gibi su yapılarının da denetim masrafları ilgililerine ait olmak üzere denetim hizmeti DSİ tarafından yapılır veya DSİ tarafından yetkilendirilen Türk Ticaret Kanununa göre kurulmuş şirketlerden DSİ’ce müşavirlik hizmeti satın alınarak yaptırılır. Su yapıları yapmak üzere görevlendirilmiş ve yetkilendirilmiş kamu kurum ve kuruluşları ile mahallî idareler, mevzuatı çerçevesinde talep etmeleri hâlinde su yapılarının denetim hizmetleri bu madde kapsamında yapılır. Denetim masrafları, denetlenen yatırımcı gerçek ve tüzel kişiler tarafından DSİ’ye ödenir. İnşaatı devam eden su yapıları için bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altmış gün içinde su yapısının denetlenmesi için yatırımcı tarafından DSİ’ye müracaat edilmesi zorunludur. 6446 sayılı Kanun kapsamında üretim lisansı sahibi tüzel kişilerden denetim yaptırmayanlara, DSİ tarafından tesisin kurulu gücüne bağlı olarak megavat başına beş bin Türk lirası idari para cezası verilir ve DSİ tarafından yapılacak yazılı ihtardan itibaren otuz gün içinde gerekli müracaatın yapılmaması hâlinde DSİ ile imzalanan su kullanım hakkı anlaşması iptal edilir; sulama tesisi, isale hattı, kolektör, arıtma tesisi, taşkın ve nehir yatağı düzenlemesi gibi diğer su yapılarında ise yatırım bedelinin binde biri nispetinde idari para cezası verilir ve DSİ tarafından yapılacak yazılı ihtardan itibaren otuz gün içinde gerekli müracaatın yapılmaması hâlinde su yapısının inşaatının durdurulması için gerekli tedbirler DSİ tarafından alınır.", dördüncü fıkrasında ise, "Su yapılarının mevzuata ve onaylı projesine aykırı yapılması hâlinde, bu durumun düzeltilmesi için yetkili denetim şirketinin DSİ’ye yazılı bildirimi üzerine DSİ tarafından yatırımcıya en fazla 30 gün eksiklikleri düzeltme müddeti verilir. Mevzuata ve projeye aykırılığın giderilmemesi hâlinde verilen sürenin sonunda veya acil hâllerde derhâl DSİ işi kısmen veya tamamen durdurur." hükümlerine yer verilmiştir.

Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği'nin 8. maddesinde, İl belediye mücavir alanı içerisinde il ve ilçe belediyelerinin, büyük şehirlerde büyükşehir belediyelerinin, büyükşehir belediyeleri dışında ise ilçe belediyelerinin, hafriyat toprağı, inşaat/yıkıntı atıkları ile doğal afet atıklarının toplanması, geçici biriktirilmesi, taşınması, geri kazanılması ve bertarafı ile ilgili yönetim planı hazırlamakla; hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıklarının toplanması, geçici biriktirilmesi, taşınması ve bertarafı faaliyetlerini denetlemekle; belediye sınırları içindeki hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıkları geri kazanım tesisleri ile depolama sahalarına izin vermek ve gerektiğinde bu izni iptal etmekle, hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıkları geri kazanım tesisleri sahaları ile depolama sahalarını belirlemek, kurmak/kurdurtmak ve işletmek/işlettirmekle yükümlü oldukları; 13. maddesinde ise, hafriyat toprağı ile inşaat yıkıntı atıklarının üretici ve taşıyanları tarafından belediyelerin veya mahallin en büyük mülki amirinin gösterdiği ve izin verdiği geri kazanım ve depolama tesisleri dışında, denizlere, göllere, akarsulara veya herhangi bir yere dökülmesi ve dolgu yapılmasının yasak olduğu, faaliyetleri sonucu hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıklarının üretimine neden olacak özel veya resmi kişi, kurum ve kuruluşların bu atıkların üretilmesinden önce ilgili belediyeye/ mahallin en büyük mülki amirlerine başvurarak gerekli izinleri almak, atıklarını bu yönetmeliklerde belirtilen usul ve esaslara göre bu

mercilerin göstereceği geri kazanım/depolama sahasına taşınmasını sağlamakla yükümlü oldukları hüküm altına alınmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Kıdem tazminatlarının banka hesabı yerine belediye şirketine aktarılması kamu zararı mıdır? Kıdem tazminatlarının banka hesabı yerine belediye şirketine aktarılması kamu zararı mıdır?

Yukarıda ver verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; özel veya resmi tüm kurum ve kuruluşların faaliyetleri sonucu ortaya çıkan hafriyat toprağı ile inşaat/yıkıntı atıklarını büyükşehir belediyelerinin gösterdiği ve izin verdiği yerler dışına dökmenin yasaklandığı ve bu yöndeki bir faaliyet için gerekli izin ve belgelerin Büyükşehir Belediyesinden alınması yükümlülüğünün olduğu anlaşılmaktadır.

Bununla birlikte, 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun ihlal edilip edilmediği ve ilgilisine idari para cezası verilip verilmeyeceği değerlendirmesi yapılırken, söz konusu faaliyetin bir kamu hizmetinin yerine getirilmesine yönelik olup olmadığının ve çevreyi kirletme sonucunu doğurup doğurmadığının bu faaliyetle sınırlı olarak dikkate alınması gerekmektedir.

Davacı tarafından üstlenilen ve .............................................. Deresinde yürütülen dere ıslahı projesinin durdurulmasına ve dökülen malzemenin kaldırılarak yatağın eski hale getirilmesine ilişkin Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 22. Bölge Müdürlüğünün 20/04/2018 tarih ve 283626 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada, ........................................ İdare Mahkemesinin 30/11/2018 tarih ve E:2018/877, K:2018/1191 sayılı kararı ile davacı tarafından yürütülen ıslah projesinde tespit edilen uygunsuzluklar nedeniyle, projeye aykırılıkların proje sahibine bildirilmesi ve eksikliklerin tamamlanması için 30 güne kadar süre verilmesi gerekirken, bu şekilde müddet verilmeksizin işlem tesis edilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verildiği;.............................. Deresi'nin yatağına ve kenarına davacı şirket tarafından izinsiz hafriyat toprağı dökülmeye devam edildiği ve alanda yoğun bir toprak yığılmasının olduğu hususunun 22/01/2018 tarihinde davalı .............................. Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevlilerince düzenlenen tutanak ile; ........................................................... Deresinin sağ sahilinde uygunsuz ve kontrolsüz biçimde malzeme dökümü yapıldığı hususunun ise, DSİ 22. Bölge Müdürlüğünün 07/02/2018 tarihli "müdahale tespit ve bildirim formu" ile tespit edildiği görülmektedir.

Bu durumda; davacı tarafından ............................................. Deresi'nde yürütülen ıslah projesine aykırı olarak uygunsuz ve kontrolsüz biçimde izinsiz olarak hafriyat döküldüğünün sabit olduğu ve ıslah projesine aykırı biçimde hafriyat dökülmesi fiilinin "kamu hizmetinin yerine getirilmesi amacıyla" gerçekleştirildiğinden bahsedilemeyeceği sonucuna varıldığından; 2872 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrasının (r) bendi ile aynı maddenin ikinci fıkrası ve aynı Kanun'un 23. maddesi uyarınca davacı şirkete para cezası verilmesine yönelik tesis edilen dava konusu encümen kararı ile anılan para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ihbarnamede hukuka aykırılık; davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak dava konusu işlemin iptali yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,

Yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu Samsun Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesince verilen 31/12/2019 tarih ve E:2018/1432, K:2019/1598 sayılı kararının BOZULMASINA,

Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 28/06/2022 tarihinde, kesin olarak, esasta oybirliğiyle, gerekçede oyçokluğuyla karar verildi.

Editör: Haber Merkezi