Yıllık izin talebinde bulunan memurun izni talebi onaylanmadan izne ayrılması 

Yıllık izin talebinde bulunan memurun izin talebi 6 gün sonra rededilmiş ancak izin talebinde bulunan memur red talebinin geç verilmiş olması nedeniyle yıllık izin verildiğini varsayarak işe gelmemiştir.Memurun işe gelmediği günler dikkate alınarak müstafi sayılma işlemi mahkemece iptal edilmiştir.

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2021/5565 E.  ,  2022/405 K.

"İçtihat Metni"

T.C.

D A N I Ş T A Y

ONİKİNCİ DAİRE

Esas No : 2021/5565

Karar No : 2022/405

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Üniversitesi Rektörlüğü / …

VEKİLİ : Av. …

Danıştay'dan VDK performans değerlendimesi hakkında önemli karar Danıştay'dan VDK performans değerlendimesi hakkında önemli karar

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Muş Alparslan Üniversitesinde memur olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 94. maddesi uyarınca görevden çekilmiş sayılmasına ilişkin … tarih ve E.… sayılı işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; yıllık izin hakkı bulunan davacının 28/10/2019 tarihli dilekçe ile 20 gün yıllık izin talebinin ilgili amir tarafından uygun görülmemesine karşın, uygun görülmeme kararının 06/11/2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, dolayısıyla 06/11/2019 tarihine kadar izin talebinin reddine muttali olmayan davacı hakkında, tarafına yıllık izin verildiği hususunda mazur görülebilir bir yanılgı meydana geldiğinden, mazeretsiz şekilde 10 gün süreyle görevini terk ettiğinin kabulü ölçülü olmayacağı gibi hakkaniyete de uygun düşmeyeceği, diğer taraftan, davacının 21/10/2019 - 06/11/2019 tarihleri arasında mazeretsiz ve kesintisiz olarak görevine gelmediğine ilişkin tutanaklar tutularak dava konusu işlem tesis edilmiş ise de; dava dosyasında bulunan Muş Devlet Hastanesinin … sayılı istirahat raporundan, 23/10/2019 tarihinden itibaren iki gün istirahatinin uygun görüldüğü ve 25/10/2019 tarihinde ise Muş Devlet Hastanesinden ayakta tedavi gördüğüne ilişkin epikriz formunun dava dosyasına sunulduğu ve dolayısıyla 23/10/2019, 24/10/2019 ve 25/10/2019 tarihlerinde davacının göreve gelmemesi için haklı bir mazeretinin bulunduğunun anlaşıldığı, anılan iki günlük rapor ve 25/10/2019 tarihindeki davacının mazeretleri ve davacının hafta sonları mesai yapması gereken bir işte çalışmadığı, davalı idare tarafından tutulan tutanakların da sadece hafta içi günlere ilişkin olduğu dikkate alındığında, davacının göreve gelmediğine ilişkin tutanak tutulan günlerden davacının haklı mazeretinin olduğu 23/10/2019, 24/10/2019 ve 25/10/2019 tarihleri çıkarılarak geriye kalan günler dikkate alındığında, 657 sayılı Kanun'un 94. maddesinde yer alan mazeretsiz ve kesintisiz 10 gün süreyle göreve gelmeme şartının sağlanmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; davacının 25/10/2019 tarihinde Muş Devlet Hastanesinden ayakta tedavi gördüğüne ilişkin epikriz formunun dava dosyasına sunulduğu, bu kapsamda 25/10/2019 tarihinde davacının mazeretinin bulunduğu kabul edilse de; yıllık izin hakkı bulunan davacının 28/10/2019 tarihli dilekçe (Evrak Kayıt tarihi 30/10/2020 olan) ile 28/10/2019 tarihinden itibaren yıllık izin kullanmayı istediği, idarece talebi hakkında karar verilmesini beklemeksizin 28/10/2019- 06/11/2019 tarihleri arasında göreve gelmediği ve bu durumun tutanakla belgelendirildiği, davacı tarafından da bu tarihlerde göreve geldiğine dair herhangi bir iddiada bulunulmadığı, idarece 21/10/2019- 06/11/2019 arasında tutulan (haftasonları idare tarafından tutanak tutulmasına gerek olmamakla birlikte kesintisiz 10 gün hesabında haftasonlarının da dikkate alınması gerekmektedir.) tutanaklarda, davacının haklı mazeretinin olduğu 23/10/2019- 24/10/2019 ve 25/10/2019 tarihleri çıkartıldığında, davacının 28/10/2019 tarihinden itibaren mazeretsiz ve kesintisiz 10 gün süre ile göreve gelmediği anlaşıldığından, davacının müstafi sayılarak görevine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, istinaf başvurusuna konu Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Sağlık sorunlarından dolayı verdiği yıllık izin talepli 28/10/2019 tarihli dilekçesinin sisteme kaydedildikten sonra reddedildiği ve ret işleminin PTT memuru tarafından 06/11/2019 tarihinde kendisine tebliğ edildiği, 28 Ekim günü dilekçe vermek için yarım gün olan mesaisine gittiği, buna rağmen bugün de tutanak tutulduğu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının resmi tatil olduğu, dava konusu işlemin dayanağı geçici görevlendirme işleminin iptal edildiği ve kararın kesinleştiği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacının 21/10/2019-06/11/2019 tarihleri arasında kesintisiz bir şekilde göreve gelmediği ve belirtilen tarihler arasında görevine gelmediğine ilişkin her gün için ayrı ayrı tutanak tutulduğu, davacı tarafından iddia edilen sağlık kurulu raporlarının idareye sunulmadığı, dava konusu işlemin hukuka uygun tesis edildiği ileri sürülerek temyiz isteminin reddi savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyizen incelenmekte olan dava açıldığında davacının … İdare Mahkemesinde açtığı E:… sayılı geçici görevlendirme işleminin iptaline ilişkin davayla işbu dava arasında bağlantı kararı verilmesi talebinde bulunduğu, ancak … Bölge İdare Mahkemesinin … tarih E:… sayılı kararıyla, doğrudan bağlantı bulunmasına rağmen bağlantı isteminin reddine karar verildiği, olayda davalı idarece, davacının 21/10/2019 tarihinden 06/11/2019 gününe kadar görevine devam etmediği kabul edilerek müstafi sayılma işlemi tesis edilmişse de; davacının 23-24/10/2019 tarihlerinde Muş Devlet Hastanesinden alınmış raporunun, 25/10/2019 tarihinde ise Muş Devlet Hastanesinden ayakta tedavi gördüğüne ilişkin epikriz formunun bulunduğu, %80 ortopedik engeliyle Bulanık ilçesine gitmekte zorlanan davacının 28/10/2019 tarihinde işe giderek 20 gün yıllık izin talebiyle dilekçe verdiği, yıllık izin talebinin amirlerince uygun görülmediği, ancak yıllık izin talebinin uygun görülmediğine ilişkin işlemin 06/11/2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, davacı tarafından, 06/11/2019 tarihli dilekçe ile sağlık durumu gerekçe gösterilerek itiraz edildiği, davacının, engel ve sağlık durumu dikkate alınarak 28/10/2019 - 06/11/2019 tarihleri arasında izin talebinin kabul edilmiş sayılacağını düşünmesinin ve bu nedenle işe gitmemesinin hayatın olağan akışına da uygun olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla 23-24-25-28-30-31 Ekim ile 01-04-05-06 Kasım 2019 tarihlerine ilişkin olarak davacının haklı mazereti bulunduğu, öte yandan, mevzuatta yıllık izinlerin, amirin uygun bulacağı zamanlarda kullanılacağı belirtilmişse de bu takdir yetkisinin Anayasadaki engellileri koruyan hükümlere ve hukukun genel ilkelerine ve herşeyden önce hakkaniyete aykırı olarak kullanılamayacağı da açık olduğundan Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY :

Dava dosyasının incelenmesinden, davacının, 2010 EKPSS engelli ataması ile işe yerleştirildiği, %80 oranında ortopedik engelli raporu bulunduğu, %62 oranında engelli annesi ve %57 oranında engelli kardeşinin bakım ve gözetim sorumluluğunun da davacıya ait olduğu, Muş Alparslan Üniversitesi merkez kampüsünde İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde memur olarak görev yapmakta iken, şahsi davasının duruşmasına katılmak üzere adliyede bulunduğu sırada üniversitenin avukatı N.Ç. ile yaşadıkları tartışma sonrasında, … Asliye Hukuk Mahkemesi'nin … esas sayılı dosyasında, avukata karşı haksız fiilden kaynaklanan tazminat davası açtığı, iddiasına göre bu olaydan sonra idareyle ilişkilerinin bozulduğu ve 10/10/2019 tarihinde mobing amacıyla merkeze 110 km uzaklıktaki Bulanık Meslek Yüksekokuluna geçici görevlendirmesinin yapıldığı, bu işlemin iptali için yürütmenin durdurulması talebiyle … İdare Mahkemesinde açılan davada … tarih ve E:… sayılı kararla yürütmenin durdurulmasına karar verildiği, … tarih ve E:… , K:… sayılı kararla; "davacının kendisinin %80 oranında, annesinin %62 oranında, kardeşinin ise %57 oranında engelli olduğu, davacı tarafından 22/10/2019 tarihli dilekçe ile Bulanık Devlet Hastanesi'nde tedavisine devam edilip edilemeyeceğine dair başvuruda bulunulduğu, Bulanık Devlet Hastanesi'nin … tarih ve E.… sayılı cevabi yazısında tedavisinin söz konusu hastanede gerçekleştirilemeyeceği yönünde cevap verildiği ve Muş merkez ile Bulanık arasındaki mesafenin 110 km olduğunun görüldüğü; her ne kadar idare tarafından Bulanık Meslek Yüksekokulu'nda duyulan personel ihtiyacı nedeniyle 2547 sayılı Kanun'un 13/b-4 maddesi uyarınca görevlendirme yapılabileceği açık ise de; davacının ve ailesinin engellilik durumu dikkate alındığında, idarenin görevlendireceği personeli seçmede takdir hakkını objektif kriterler dahilinde, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullandığından bahsedilemeyeceği" gerekçesiyle işlemin iptaline karar verildiği, idarenin savunmasından görevden çekilmiş sayılma işlemine 21/10/2019 - 06/11/2019 tarihleri arasının esas alındığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 102. maddesinde "Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gündür."; 103. maddesinde "Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir." hükmüne;

Aynı Kanun'un 94. maddesinin birinci fıkrasında, “Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilir. Mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde, yazılı müracaat şartı aranmaksızın, çekilme isteğinde bulunulmuş sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun yukarıda aktarılan 94. maddesinde, bir Devlet memurunun görevini terk etmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde çekilme isteğinde bulunmuş sayılacağı düzenlenmiş; ayrıca, memurun çekilme isteminde bulunmuş sayılması için memurun görevini terk etmesinin "izinsiz" ve "mazeretsiz" olması aranmıştır.

Bir Devlet memurunun kamu görevi ile ilişiğinin kesilmesine yolaçan, bu nedenle memurlar açısından çok önemli sonuçlar doğuran "müstafi sayılma" işleminin hukuka uygun kabul edilebilmesi için, şüphesiz bu işlemin 657 sayılı Kanun'un 94. maddesinde öngörülen koşullara tamamen uygun şekilde tesis edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda ilgilisi hakkında doğuracağı hukuki sonuçların ağırlığı nedeniyle 657 sayılı Kanun'da sayılan koşulların dar yorumlanması ve müstafi sayılma işleminin tesis edilebilmesi için "memurun en az 10 gün kesintisiz şekilde göreve devam etmediği, bu 10 günün hangi günler olduğu, memurun göreve devam etmeme hususunda bir izninin ya da kurumunca kabul edilebilecek mazeretinin bulunmadığı" hususlarının kamu idarelerince hiç bir şüpheye yer vermeyecek bir açıklıkla, somut delillere dayalı olarak ortaya konulabilmesi zorunludur.

Olayda, davacının 10/10/2019 tarihinde merkeze 110 km uzaklıktaki Bulanık Meslek Yüksekokuluna geçici görevlendirmesinin yapıldığı, bu işlemin iptali istemiyle … İdare Mahkemesinde açılan davada … tarih ve E:… sayılı kararla yürütmenin durdurulmasına karar verildiği, bu dava devam ederken idarece, davacının 21/10/2019 tarihinden 06/11/2019 tarihine kadar görevine devam etmediği kabul edilerek müstafi sayılma işlemi tesis edilmiş ise de; davacının 23-24/10/2019 tarihlerinde Muş Devlet Hastanesinden alınmış raporunun, 25/10/2019 tarihinde ise Muş Devlet Hastanesinden ayakta tedavi gördüğüne ilişkin epikriz formunun bulunduğu, %80 ortopedik engeliyle Bulanık ilçesine gitmekte zorlanan davacının 28/10/2019 tarihinde işe giderek 20 gün yıllık izin talebiyle dilekçe verdiği, yıllık izin talebinin amirlerince uygun görülmediği, ancak yıllık izin talebinin uygun görülmediğine ilişkin işlemin davacıya 06/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihe kadar davacının yıllık izin talebinin reddedildiğinden habersiz olduğu, davacı tarafından, 06/11/2019 tarihli dilekçe ile sağlık durumu gerekçe gösterilerek yıllık izin talebinin reddine itiraz edildiği, yıllık izin hakkı bulunan davacının, engel ve sağlık durumu da dikkate alınarak 28/10/2019 - 06/11/2019 tarihleri arasında izin talebinin kabul edilmiş sayılacağını düşünmesinin ve bu nedenle işe gitmemesinin hayatın olağan akışına da uygun olduğu anlaşıldığından dava konusu işlemin tesisine neden olan 10 gün süreyle kesintisiz ve mazeretsiz göreve gelmeme fiilinin gerçekleşmediği sonucuna varılmaktadır.

Bu duruma göre, dava konusu işlemin iptali yönündeki … İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü, davanın reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,

2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü, davanın reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,

3. Kullanılmayan … -TL yürütmenin durdurulması harcından, eksik ödenen … TL temyiz başvuru harcı mahsup edildikten sonra kalan … -TL'nin davacıya iadesine,

4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi… İdari Dava Dairesine gönderilmesine, kesin olarak 10/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Editör: Haber Merkezi