Mutemedin fazla maaş tahakkuk ettirip hesabına aktarmasının dolandırıcılık suçu olduğu
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/3214 E. , 2021/6336 K. sayılı kararında; devlet hastanesinde mutemet olarak görev yapan ilgilinin, İl Halk Sağlığı Müdürlüğünce ödeme emri düzenlenerek hastanede görevli personele ödenmek üzere adı geçen hastane hesabına aktarılan paralara ilişkin maaş hesabının bulunduğu ilgili bankaya gönderilen "Finansmaaş Ödeme Talimatı" başlıklı ödeme belgelerinde fazla tahakkuk yapıp sorumlu tabibe imzalattıktan sonra ilgili bankaya internet aracılığıyla gönderilen listelere kendi ad ve hesap bilgilerini eklemek suretiyle gerçekleştirdiği mal edinme eylemlerinin yasal tevdinin olmaması sebebiyle zincirleme biçimde kamu kurumunun zararına olarak dolandırıcılık suçunu oluşturacağına hükmetti.
5. Ceza Dairesi 2018/3214 E. , 2021/6336 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
... İlçe Devlet Hastanesinde mutemet olarak görev yapan sanığın, İl Halk Sağlığı Müdürlüğünce ödeme emri düzenlenerek hastanede görevli personele ödenmek üzere adı geçen hastane hesabına aktarılan paralara ilişkin maaş hesabının bulunduğu ilgili bankaya gönderilen "Finansmaaş Ödeme Talimatı" başlıklı ödeme belgelerinde fazla tahakkuk yapıp sorumlu tabibe imzalattıktan sonra ilgili bankaya internet aracılığıyla gönderilen listelere kendi ad ve hesap bilgilerini eklemek suretiyle gerçekleştirdiği mal edinme eylemlerinin yasal tevdinin olmaması sebebiyle zincirleme biçimde kamu kurumunun zararına olarak dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilerek söz konusu suçtan hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde zincirleme basit zimmet suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK'nin 247/1, 249/1, 43, 248/1 ve 62. maddelerinin bu sıra dahilinde uygulanması gerektiği nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle aynı Kanun'un 61/5. maddesine muhalefet edilmesi,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK'nin 53/1. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Yüklenen suçu TCK'nin 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen ve adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında aynı Kanun'un 53/5. maddesi gereğince, ayrıca, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasından yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 08/12/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.