Daire başkanı, disiplin soruşturması açıldığı için şube müdürlüğüne atanabilir mi?
Danıştay 2. Dairesi, Büyükşehir Belediye Başkanlığı emrinde Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı olarak görev yapmakta iken, hakkında başlatılan disiplin soruşturmasının sağlıklı bir şekilde yürütülmesi amacıyla 657 sayılı Kanun'un 76. maddesi uyarınca Parklar ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı emrine şube müdürü kadro unvanı ile çevre mühendisi olarak atanmasınnın hukuka aykırılık teşkil ettiğine hükmetti.
Kararda, davacı hakkında başlatılan disiplin soruşturmasının sağlıklı bir şekilde yürütülmesi amacıyla ilgili mevzuat uyarınca; soruşturmanın selameti açısından davacının geçici bir süreliğine görevden uzaklaştırılması ve soruşturmanın sonucuna göre işlem tesis edilmesi gerekirtiği belirtililmiştir.
Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/14727 E. , 2021/4740 K.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/14727
Karar No : 2021/4740
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; … Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı olarak görev yapan davacı tarafından, Parklar ve Yeşil Alanlar Dairesi Başkanlığı emrine şube müdürü kadrosunda çevre mühendisi olarak atanmasına dair … Olur tarihli, E…. sayılı işlemin iptali ile yoksun kalınan özlük ve parasal hakların tazmini istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının davalı idare bünyesinde şube müdürü olarak görev yapmakta iken 27/06/2014 tarihinde resen idarenin takdir yetkisi kapsamında Bilgi İşlem Daire Başkanı olarak, 17/09/2018 tarihinde ise Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı olarak atandığı, idare hukukunun önemli ilkelerinden biri olan yetki ve usulde paralellik ilkesi uyarınca bir işlemin tesisinde uygulanan yetki ve usul koşullarının aynı işlemin geri alınması ve kaldırılması işlemlerinin yapılmasında da aynen uygulanabileceği, daire başkanlığı kadrosunun da üst düzey kadro olduğu, üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları; ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda atama yapma ve görevden alma konusunda idareye tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğu, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı, bu haliyle takdir yetkisi kapsamında davacının daire başkanlığı görevinden alınarak şube müdürlüğü kadrosuna atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği, öte yandan, görevde yükselme sınavına tabi olmayan yönetici kadrolarına atama konusunda idarenin geniş bir tercih ve takdir hakkı bulunduğu, bu yetkisini belirli bir kişi lehine kullanmaya yargı kararı ile zorlanamayacağı gibi; önemli bir sorumluluk gerektiren üst düzey yönetici kadrolarına atadığı kişileri, gelişen ve değişen kamu hizmeti anlayışı çervevesinde değiştirme konusunda da geniş bir takdir hakkı bulunduğunun kabulü gerektiği açık olmakla birlikte, kamu görevlileri hakkında disiplin soruşturması başlatılması ve görevleri başında kalmalarında sakınca görülmesi halinde görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanması gerekeceğinin memur hukukunun bilinen ilkelerinden olduğu, her ne kadar üst düzey yöneticilerin atanması ve görevden alınması hususunda idarenin geniş takdir yetkisi bulunmakta ise de, dava konusu işlemin, davacı hakkında başlatılan disiplin soruşturmasının sağlıklı bir şekilde yürütülmesi amacıyla ve bulunduğu yerde görevini gereği gibi yapamayacağı gerekçesiyle tesis edildiği dikkate alındığında, dava konusu işlemin sebep unsurunun hakkında başlatılan soruşturma olduğu açık olup, bir kamu görevlisinin hakkında soruşturma yürütülmekte olması nedeniyle 657 sayılı Kanun'un 76. maddesine göre atama işlemine tabi tutulması suretiyle görevinden uzaklaştırılmasının mümkün olmadığı gibi davacının bulunduğu yerde görevini gereği gibi yapamayacağına yönelik olarak herhangi bir somut bilgi ve belgenin de bulunmadığı gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, … İdare Mahkemesi'nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline, işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; üst düzey yönetici atamalarında idareye geniş takdir yetkisi tanındığının kabul edilmesi gerektiği, davacı hakkında soruşturma başlatıldığı göz önüne alındığında naklen atama için somut bir neden olduğu ileri sürülerek Bölge İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının, gerekçesi değiştirilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
… Büyükşehir Belediye Başkanlığı emrinde Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı olarak görev yapan davacı tarafından, Parklar ve Yeşil Alanlar Dairesi Başkanlığı emrine şube müdürü kadro unvanı ile çevre mühendisi olarak atanmasına ilişkin … Olur tarihli ve E…. sayılı işlemin iptali ile işlem nedeniyle mahrum kaldığı özlük ve parasal haklarının tazminine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 137. maddesinde, "Görevden uzaklaştırma; Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir." şeklinde tanımlanmış ve görevden uzaklaştırma tedbirinin, soruşturmanın herhangi bir safhasında da alınabileceği kurala bağlanmıştır. 138. maddesinde; "Görevden uzaklaştırmaya yetkililer şunlardır.
a) Atamaya yetkili amirler;
b) Bakanlık ve genel müdürlük müfettişleri;
c) İllerde valiler;
ç) İlçelerde kaymakamlar (İlçe idare şube başkanları hakkında valinin muvafakati şarttır.)
Valiler ve kaymakamlar tarafından alınan görevden uzaklaştırma tedbiri, memurun kurumuna derhal bildirilir." .... hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Uyuşmazlık konusu olayda, davacı, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı emrinde Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı olarak görev yapmakta iken, hakkında başlatılan disiplin soruşturmasının sağlıklı bir şekilde yürütülmesi amacıyla 657 sayılı Kanun'un 76. maddesi uyarınca Parklar ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı emrine şube müdürü kadro unvanı ile çevre mühendisi olarak atanmıştır.
Davacı hakkında başlatılan disiplin soruşturmasının sağlıklı bir şekilde yürütülmesi amacıyla yukarıda yer verilen mevzuat hükmü uyarınca; soruşturmanın selameti açısından davacının geçici bir süreliğine görevden uzaklaştırılması ve soruşturmanın sonucuna göre işlem tesis edilmesi gerekirken kararda; bu gerekçenin yanı sıra, davacının bulunduğu yerde görevini gereği gibi yapamayacağına yönelik olarak herhangi bir somut bilgi ve belgenin bulunmadığı hususuna da yer verilmiş olmasında hukuki isabet görülmemiş ise de, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı davacının istinaf başvurusunun kabulüyle, mahkeme kararı kaldırılarak dava konusu işlemin iptali, işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların davacıya ödenmesi yolundaki Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın, kararı veren … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 07/12/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.