Soruşturma konusu olayla ilişkisi olan kişinin soruşturmacı olarak görevlendirilmemesi

Danıştay 12. Dairesi, soruşturmaya konu olayla ilişkisi olan, bu eylemden zarar gören kişinin davacı hakkında soruşturma yapmasının disiplin hukuku ilkelerine uygun bulunmadığına hükmetti.

T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE

Esas No: 2008/4925

Karar No: 2011/3569

Disiplin kurulları kademe ilerlemesinin ne kadar durdurulacağını belirleyebilir mi? Disiplin kurulları kademe ilerlemesinin ne kadar durdurulacağını belirleyebilir mi?

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü: Dava; .................. Müdürü olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Yasa'nın 125/D-ı maddesi uyarınca üç yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmasına, ancak, öğrenim durumu itibariyle yükselebileceği derecenin son kademesinde bulunması nedeniyle, bu cezanın, brüt aylığının 1/2 oranında kesilmesi süretiyle uygulanmasına ilişkin 26.07.2007 günlü Merkez Disiplin Kurulu kararının iptali, bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.

.....................İdare Mahkemesinin 14.05.2008 günlü, E:2007/2163, K:2008/878 sayılı kararıyla; davacının 3.11.2006 ve 7.11.2006 tarihlerinde, Teftiş Kurulu Başkanı ve gayrimenkul satın aldığı bir kişi ile ilgili olarak VEDOP sisteminden sorgulama yaptığının, hakkında yapılan soruşturma ile sübuta erdiği anlaşılmakla birlikte, davacının bu eyleminin, disiplin cezasının yasal dayanağı olan "görevin yerine getirilmesinde kişilerin yarar veya zararını hedef tutan davranışlarda bulunmak" fiili ile hukuken bağdaşmadığı, bu nedenle dava konusu işlemde hukuka ve mevzuat hükümlerine uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının davacıya iadesine karar verilmiştir.

Davalı idare; davacının fiilinin karşılığı olan disiplin cezası ile cezalandırıldığını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesince verilen kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Olayda; İdare Mahkemesince, davacının eyleminin "kişilerin yarar ve zararını hedef tutan davranışlarda bulunmak" kapsamında kabul edilemeyeceği sonucuna varılarak hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiş ise de; davacı ve diğer kişilerle ilgili olarak VEDOP sistemine girilerek iştirak halinde usulsüz sorgulamalar yapıldığı ve verilen yetkilerin suistimal edilerek bu kişilerin ve kurumların kişisel verilerinin hukuka aykırı şekilde ele geçirildiği suçlamasıyla disiplin soruşturması açılmış olup, davacının, disiplin soruşturmasını başkan sıfatıyla yürüten Teftiş Kurulu Başkan Vekili olan kişi ve bu kişinin geyrimenkul satın aldığı kişi hakkında VEDOP sisteminde usulsüz sorgulama yaptığı için dava konusu disiplin cezası ile cezalandırıldığı hususu göz önüne alındığında; soruşturma konusu olayla ilgisi bulunan ve anılan eylemden zarar gördüğü açık olan Teftiş Kurulu Başkan Vekilinin aynı zamanda soruşturmacı sıfatıyla davacı hakkında soruşturma yapması disiplin hukuku ilkelerine uygun bulunmadığından, söz konusu soruşturma raporuna dayalı tesis edilen işlemde bu nedenle hukuka uyarlık görülmediğinden, İdare Mahkemesince dava konusu işlemin bu gerekçeyle iptali gerekirken yukarıda belirtilen gerekçeyle işlemin iptaline karar verilmesinde hukuki isabet bulunmamakta ise de, karar sonucu itibariyle yerinde görülmüştür.

Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile ............... İdare Mahkemesince verilen 14.05.2008 günlü, E:2007/2163, K:2008/878 sayılı kararın, yukarda belirtilen gerekçe ile sonucu itibariyle onanmasına, yargılama giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, 30.06.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Editör: TE Bilisim