Muhasebe yetkilisinin yanlış ihale usulü seçimi ile ihale bedelinin ödemesi zincirleme suç mudur?
Danıştay 12. Dairesi, muhasebe yetkilisi olarak görev yapan kişinin yanlış ihale seçimi ile bu ihalenin bedelinin ödenmesinin zincirleme suç kapsamında değerlendirilemeyeceğine hükmetti.
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2020/2947 E. , 2020/3769 K. "İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/2947
Karar No : 2020/3769
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : Vakıflar Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … İli, … Vakıf … Hastanesi Döner Sermaye İşletmesi emrinde saymanlık müdürü kadrosunda muhasebe yetkilisi olarak görev yapan davacının, ihale komisyonu üyesi olarak usulsüz ihale yaptığı ve usulsüz hak ediş ödemesi yaptığından bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/C-(a) maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün 18.09.2012 tarihli ve 18336 sayılı işleminin (a) bendine dair kısmının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: İdare mahkemesince, Danıştay Beşinci Dairesinin 20/10/2016 tarihli ve E:2016/9926, K:2016/4715 sayılı bozma kararına uyularak; Olayda, davacının üyesi olduğu komisyonun … tarih ve … sayılı kararıyla ihalede pazarlık usulünün benimsendiği, ihale seçiminde hata yapıldığı, bu hatalı kararın zincirleme nitelik taşıyan diğer hukuki işlemlerin nedeni olduğu belirtilerek davacıya 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/C-a uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası verilmiş ise de, söz konusu ihalede pazarlık usulünün benimsenmesi ile davacının muhasebe yetkilisi sıfatıyla imzaladığı ödeme emri arasında zincirleme bir ilişki bulunmamaktadır. Ödeme emrinin alınan bir hizmetin bedelinin karşılığı olduğu açık olup, söz konusu ödeme emrinin alınan hizmet karşılığı olmadığına veya muhasebe yetkili sıfatıyla davacının firmaya ödenmesi gereken tutardan daha fazla ödeme yaptığına ilişkin soruşturma dosyasında herhangi bir tespitin de bulunmadığı anlaşıldığından, bu durumda soruşturma konusu ihalenin 21.7.2010 tarihinde yapıldığı, davacıya ise 18.09.2012 tarih ve 18336 sayılı işlemle ceza verildiği açık olduğundan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Zamanaşımı" başlıklı 127. maddesinde öngörülmüş olan iki yıllık zamanaşımı süresi bakımından ceza verme yetkisinin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle dava konusu işlem aykırı bulunarak iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, soruşturma zamanaşımının başladığı günün disiplin fiilinin, diğer bir ifadeyle suç vasfının öğrenildiği gün olduğu, bu tarihin ise soruşturma onayının verildiği tarih olduğu, bu sebeple işlemin 657 sayılı Kanun'un 127. maddesin'de belirtilen soruşturma zamanaşımı süresi içinde tesis edildiği ileri sürülerek İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 50/4. maddesinde, Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Temyizen incelenen kararda, İdare Mahkemesince bozma kararında belirtilen esaslara uyulduğu anlaşılmış olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.