Okulunun sehven düzenlediği hatalı yandal eğitimi belgesini kullanan personele ceza verilir mi?
Eğitim Fakültesi tarafından verilen branş değişikliğine dayanak belgenin, soruşturma sırasında üniversiteden alınan yazılar sonucunda, sehven düzenlendiği anlaşılmakta olup, davacı tarafından üniversiteden alınan yan alan belgesine istinaden branş değişikliği suretiyle il içi atamaya başvuruda bulunulduğu beyan edilmiş ise de, davacının eğitim hayatı boyunca yan alan dersleri alıp almadığı hususunu bilebilecek durumda olduğu, yan alan dersleri almadığı açık olduğu halde, üniversiteden alınan gerçeğe aykırı düzenlenmiş bir belge ile kuruma başvuruda bulunulmasının, görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunmak fiili kapsamında olduğu hakkında
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2018/2179 E. , 2020/2945 K.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2179
Karar No : 2020/2945
KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE BULUNAN (DAVALI) : … Kaymakamlığı/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :… İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının onanmasına dair Danıştay Onikinci Dairesinin 21/11/2017 tarih ve E:2014/7567 K:2017/5799 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dava; … İli, … İlçesi, … Ortaokulu'nda öğretmen olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/C-(d) maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 08.05.2013 tarihli ve 187 sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının mezun olduğu okul tarafından sehven hazırlandığı kabul edilen yan alan belgesinin davacı tarafından ilgili kuruma sunulmasının, görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunma eylemi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, dosyada bulunan tüm bilgi belgeler ile inceleme raporunda, davacıya atfedilen eylemin sübuta erdirilemediği açık olduğundan davacının 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onikinci Dairesince, temyize konu karar hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin usul ve hukuka uygun olduğu ileri sürülerek Danıştay Onikinci Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Düzeltilmesi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ :…
DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Onikinci Dairesinin 21/11/2017 tarih ve E:2014/7567, K:2017/5799 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :Dosyanın incelenmesinden, davacının 2003 yılında …Üniversitesi … Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği bölümünden mezun olduğu, … İli, … Ortaokulu'nda sınıf öğretmeni olarak görev yaparken, davacının eğitim süresi boyunca Türkçe dersini yan alan olarak aldığına ilişkin … Eğitim Fakültesi'nin 27.09.2012 tarihli ve 1079 sayılı yazısıyla davalı idareye başvurarak, alan değişikliği suretiyle il içi naklen atama yoluyla … Ortaokulu'na Türkçe öğretmeni olarak atandığı, daha sonra 2012 tarihinde …İlinde, il içi alan değişikliği ataması yapılan bazı öğretmenlerin gerçeğe aykırı bilgi ve belgelerle branş değişikliği yaptıkları yolunda şikayetler üzerine başlatılan soruşturma sonucu düzenlenen raporda, … Eğitim Fakültesi'nin 21.03.2013 tarihli ve 42 sayılı yazısında, davacının yan alan dersleri almadığının kayıtların tetkikinden anlaşıldığı, yine 12.02.2013 tarihli ve 103-310 sayılı yazılarda, 12.09.2012 ile 28.09.2012 tarihleri arasında yüzü aşkın yan alan branş belgesi hazırlandığı, davacıya, başvuruların yoğunluğu ve süre kısıtlılığından sehven yan alan branş belgesinin verildiğinin belirtildiği, sonuç olarak gerçeğe aykırı belge ile alan değişikliği suretiyle il içi atamaya başvuruda bulunan davacının, üniversite eğitimi alırken yan alan dersleri alıp almadığını bilebilecek durumda olduğu, bu suretle yaptığı başvurunun görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunmak fiili kapsamında kaldığı gerekçesiyle teklif edilen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/C-(d) maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılması üzerine görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/C-(d) maddesinde, "Görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunmak" fiili aylıktan kesme cezasını gerektiren sebepler arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Olayda, … Üniversitesi … Eğitim Fakültesi tarafından verilen branş değişikliğine dayanak belgenin, soruşturma sırasında üniversiteden alınan yazılar sonucunda, sehven düzenlendiği anlaşılmakta olup, davacı tarafından üniversiteden alınan yan alan belgesine istinaden branş değişikliği suretiyle il içi atamaya başvuruda bulunulduğu beyan edilmiş ise de, davacının eğitim hayatı boyunca yan alan dersleri alıp almadığı hususunu bilebilecek durumda olduğu, yan alan dersleri almadığı açık olduğu halde, üniversiteden alınan gerçeğe aykırı düzenlenmiş bir belge ile kuruma başvuruda bulunulmasının, görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunmak fiili kapsamında olduğu sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 23/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.