Özelde geçen sigortalı süreler yıllık izinde dikkate alınır mı?
Özelde çalışılan sürelerin memurun yıllık izin süresi hesabında dikkate alınır mı?
Memur olmadan önce sigortalı olarak özel sektörde geçen sürelerin yıllık izindeki hizmet sürelerinden sayılması için ilgili sürelerin 657 sayılı kanununun 36 maddesinde sayılan sürelerden olması gerekmekte olup bu sürelerden olmayan çalışma süreleri yıllık izinde dikkate alınmaz
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2013/6378 E. , 2015/8788 K.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/6378
Karar No : 2015/8788
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : … İdare Mahkemesi'nce verilen …günlü, E:…; K:… sayılı kararının, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevapların Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi :İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Erişkin Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalında sekreter olarak görev yapan davacının, 30 gün olan yıllık izin hakkını kullanmak istemiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin 17.7.2012 günlü, 3179 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince verilen kararla; 7/15754 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ekinde yayımlanan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan 9. maddesinde, 217 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2. maddesinde sayılan kurumlarda ve Sosyal Güvenlik Kurumlarına prim ödemek suretiyle geçen hizmet süresi, bir yıldan on yıla kadar olan personele yirmi gün, on yıldan fazla olanlara otuz gün ücretli yıllık izin verileceğinin öngörüldüğü; davacının Sosyal Güvenlik Kurumlarına prim ödemek suretiyle geçen hizmet süresi 10 yıldan fazla olduğundan, yıllık izin süresinin 30 gün olduğu; dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle işlemin iptaline hükmedilmiştir.
Davalı idare tarafından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı öne sürülerek, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 102.maddesinde "Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gündür. Zorunlu hallerde bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebilir." hükmüne yer verilmiş, 36/C maddesinde, memuriyete geçmeden önce resmi ve özel işyerlerinde sözleşmeli olarak geçen sürelerin, hangi sınıftaki memurlar için ne kadarının kamu görevinden sayılacağı hususlarının düzenlendiği, anılan maddenin devamı fıkralarında, teknik hizmetler, sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hizmetleri sınıfında görev yapanlar ile basın kartına sahip olanlar, özel okullarda yönetici ve öğretmen olarak görev yapan ve 2834 ve 2836 sayılı kanunlara göre kurulmuş olan Tarım Kredi ve Tarım Satış Kooperatiflerinde çalışanlardan sonradan memuriyete girenlerin önceki çalışma sürelerinin ne kadarlık kısımlarının kamu hizmetinden sayılacağı tek tek belirlenmiş bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının, 1994 yılından itibaren Sosyal Güvenlik Kurumuna prim ödemek suretiyle özel sektörde çalışmakta iken 5.8.2004 tarihinde davalı idare emrinde 657 sayılı Kanunun 4/C maddesi uyarınca görev yapmaya başladığı ve daha sonra 657 sayılı Kanunun 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli personel statüsüne geçirildiği; 2009 yılı içinde 20 gün ücretli yıllık izin kullandığı; yıllık izin hakkının 30 gün olarak belirlenmesi istemiyle yaptığı 15.12.2009 günlü başvuruya davalı idare tarafından verilen 16.12.2009 günlü cevapta konunun Maliye Bakanlığına sorulmuş olduğu ve gelen cevaba göre işlem tesis edileceğinin davacıya bildirildiği; 23.12.2009 günlü dilekçesiyle davalı idareye başvurarak 24.12.2009 - 3.1.2010 tarihleri arasında 10 gün ücretli yıllık izin verilmesi isteminde bulunduğu; başvurusunun zımnen reddi üzerine açtığı davada, … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararla ''davacının 2009 yılında kullandığı 20 gün izne ilaveten 10 gün daha izin hakkının bulunduğu; kalan 10 günlük iznin kullandırılmamasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık görülmediği'' gerekçesiyle işlemin iptaline hükmedildiği, davacının 26.7.2011 tarihinde kadrolu statüye geçtiği, 21.6.2012 tarihinde … İdare Mahkemesinin anılan kararının uygulanması istemiyle yaptığı başvurunun dava konusu işlemle reddedildiği anlaşılmaktadır.
Devlet memurluğuna girmeden önce sigortalı olarak geçen çalışma sürelerinin kamu hizmetin sayılıp sayılmayacağı hususu 657 sayılı Kanunun 36/C maddesi ile düzenlenmiş bulunmaktadır. Yukarıda aktarılan mevzuat maddesinde hangi kadroda görev yapanların geçmiş çalışma sürelerinin ne kadarlık kısmının kamu hizmetinden sayılacağı tek tek belirlenmiş ve sekreter kadrosuna anılan maddede yer verilmemiştir.
Bu durumda, davacının sigortalı olarak geçirdiği ancak Devlet Memurları Kanunun 36/C maddesi kapsamında yer almayan çalışma sürelerinin memuriyete geçişten sonraki bir dönemde kamu hizmetinden sayılmasına imkan bulunmadığından ve memuriyette 10 yılını tamamlamadığı gerekçesiyle 30 günlük yıllık izin hakkından yararlanmasına da imkan bulunmadığından, yıllık izinlerinin 30 gün olarak değerlendirilmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık, işlemin iptali yolundaki Mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle …. İdare Mahkemesi'nce verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanunla değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 10.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.