Memurun disiplin cezasının iptali için idare mahkemesinde dava açma hakkı;

Devlet memurları hakkında uygulanan disiplin cezalarının yargıya götürülmesine ilişkin Anayasal hüküm, Anayasa’nın 129. maddesi ile düzenlenmiştir. Anayasa’nın bazı maddelerinin değiştirilmesine imkân sağlayan 5982 sayılı Kanun ile birlikte, bütün disiplin cezalarına yargı yolu açılmıştır. Anayasa’nın 129. 122 maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan, “Uyarma ve kınama cezalarıyla ilgili olanlar hariç, disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz” hükmü değiştirilerek Devlet memurlarına uygulanan bütün disiplin cezalarına karşı yargı denetimi sağlayan ve yine Anayasa’nın 129. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan (Değişik Fıkra:7.5.2010, 5982/13) “Disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz” hükmü getirilmiştir.

Disiplin amirinin yardımcısını soruşturmacı görevlendirmesi Disiplin amirinin yardımcısını soruşturmacı görevlendirmesi

Disiplin cezalarına karşı yargıya başvurma usulüne ilişkin düzenlemeler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda yer almaktadır. İYUK’un 7. maddesinin birinci fıkrasına göre, disiplin cezalarına karşı cezaların tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde dava açılması gerekir. Yetkili mahkeme, disiplin cezasının alan memurun görevli bulunduğu yerdeki İdare Mahkemesidir. 60 günlük süre içinde yargı yoluna gidilmemesi halinde süre kesinleşir.

Disiplin cezaları için idari itiraz yoluna başvurulmuş ve itiraz merciince itiraz reddedilmiş olsa bile yargı yoluna müracaat edilebilmesi mümkündür. Ancak disiplin kuruluna itiraz yoluyla müracaat edilmiş olması dava açma süresini kesmez ve durdurmaz. Bu nedenle idari itiraz yoluna başvuran kişinin yargı yolu hakkını kaybetmemesi için cezanın tebliğinden itibaren 60 gün içinde dava açması gerekmektedir.

Danıştay 12. Dairesi; “657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 135. maddesinde Disiplin amirleri tarafından verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı itirazın varsa bir üst disiplin amirine yoksa disiplin kurullarına yapılabileceği, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması ve Devlet memurluğundan çıkarma cezalarına karşı idari yargı yoluna başvurulabileceği hüküm altına alınmıştır. Dosyanın incelenmesinden, dava konusu işlemin davacıya 31.7.2000 tarihinde tebliğ edildiği, davacının bu cezaya karşı 2.8.2000 günü itiraz ettiği ve itiraza idarece cevap verilmemesi üzerine Dairemizin 2003/1203 esas sayılı dosyasından anlaşılacağı üzere 4.12.2000 tarihinde disiplin cezasının iptali için dava açıldığı anlaşılmaktadır. 2577 sayılı Yasanın 11. maddesiyle getirilen başvuru hakkı, idari işlemin kaldırılması, geri alınması veya değiştirilmesi amacına yönelik olduğundan, disiplin cezasıyla ilgili özel düzenlemede aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması veya Devlet memurluğundan çıkarma cezaları için itiraz yolunun düzenlenmemesi, itiraz olunsa bile cezanın kaldırılması, geri alınması veya değiştirilmesi söz konusu olamayacağından, ayılan disiplin cezalarına karşı doğrudan dava açılması gerekmektedir. Olayda davacıya,31.7.2000 tarihinde tebliğ olunan disiplin cezasına karşı yapılan itirazın işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdurmayacağı, dolayısıyla dava konusu işlemin tebliğ edildiği 31.7.2000 tarihini izleyen günden itibaren atmış günlük süre geçirildikten sonra 4.12.2000 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğu açıktır. Bu durumda, dava açma süresi geçirildikten sonra açılan davanın 2577 sayılı Yasanın 15/1-b maddesi uyarınca süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir” hükmünü içeren kararıyla itiraz merciine süresinde itiraz edilse bile, 60 günlük dava açma süresinde idari yargıda dava açılmaması halinde yargı yoluna başvurulamayacağını karara bağlamıştır.

Açılan davanın idari yargı kararıyla reddedilmesi halinde, idare tarafından yeni bir işlem tesis edilmesine gerek yoktur. Davanın kabul edilerek verilen disiplin cezasının iptal edilmesi halinde ise, verilen cezaya ilişkin her türlü hukuki durum cezanın verildiği dönemden önceki haline döner. Verilen iptal ya da yürütmeyi durdurma kararı üzerine disiplin cezasına ilişkin olarak ilgilinin özlük dosyasında yer alan kayıtlar çıkarılır. İptal kararına konu disiplin cezasının ilgili bakımından doğurduğu diğer sonuçlar da ortadan kaldırılır. Örneğin aylıktan kesme cezasında kesilen aylık davacıya ödenir. Yapılmayan kademe ilerlemesi yapılır. Meslekten veya memuriyetten çıkarılan memur göreve başlatılarak, görevden ayrı kaldığı sürece alamadığı aylık ve diğer özlük hakları ödenir ve bu süreye ilişkin derece ve kademe terfileri yapılır.

2577 sayılı İYUK’un 28. maddesinde yer alan hüküm gereğince; idare iptal edilen ya da yürütmenin durdurulması yönündeki yargı kararını en geç 30 gün içinde işleme koymak ve yargı kararlarının gereklerine göre işlem tesis etmek zorundadır. Yargı kararlarının gereklerini süresinde yerine getirmeyen idare ve konuya ilişkin yetkili görevliler maddi ve manevi tazminat cezalarıyla yüz yüze kalabileceklerdir.

Editör: TE Bilisim