Kullanılmayan izin ücreti ödemesinden SGK kesintisi yapılır mı?

Soru: "İyi günler, .................................... kurumunda işçi kadrosunda görev yaptım. İşlerimizin yoğunluğundan dolayı son bir kaç sene izin kullanamadım. Emeklilik için dilekçe verdim. Kullanmadığım izinlerin ücretini talep ettim. Maaş servisinde görevli kişiler bu ücret üzerinden SGK kesintisi yapacaklarını söylediler. Uygulama bu şekilde mi? "

Cevap: Emekli olan işçilere ödenecek izin ücretinden SGK kesintisi yapılıp yapılmayacağına dair son dönemde gelen okuyucu sorularından birisine cevap verelim. Bu suretle diğer okuyucularımızında benzer nitelikteki soruları cevap bulmuş olur.

Bildiğiniz üzere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Prime esas kazançlar” başlıklı 80’inci maddesinde;

“4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir.

a) Prime esas kazançların hesabında;

1) Hak edilen ücretlerin,

2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,

3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.

b) Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30’unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tabi tutulmaz.

c) (b) bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulur. Diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyet ve istisnalar bu Kanunun uygulanmasında dikkate alınmaz.

…”

hükmü yer almaktadır.

Anılan Kanun’un “Prim oranları ve Devlet katkısı” başlıklı 81’inci maddesinde de; malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranının, sigortalının prime esas kazancının %20’si olduğu ve bunun %9’unun sigortalı hissesi, %11’inin işveren hissesi olduğu ve ayrıca genel sağlık sigortası priminin, kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına tâbi olanlar için 82’nci maddenin birinci fıkrasına göre hesaplanan prime esas kazancın %12,5’i olduğu ve bu primin %5’inin sigortalı, %7,5’inin ise işveren hissesi olduğu hükme bağlanmıştır.

Yine anılan Kanun’un “Günlük kazanç sınırları” başlıklı 82’nci maddesinde;

“Bu Kanun gereğince alınacak prim ve verilecek ödeneklerin hesabına esas tutulan günlük kazancın alt sınırı, sigortalıların yaşlarına uygun asgarî ücretin otuzda biri, üst sınırı ise 16 yaşından büyük sigortalıların günlük kazanç alt sınırının 7,5 katı, ancak sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri için 3 katıdır.

Günlük kazançları yukarıdaki fıkrada belirtilen alt sınırın altında olan sigortalılar ile ücretsiz çalışan sigortalıların günlük kazançları alt sınır üzerinden, günlük kazançları üst sınırdan fazla olan sigortalıların günlük kazançları da üst sınır üzerinden hesaplanır.

…”

denilmektedir.

4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun “İşsizlik sigortası primleri ile sosyal güvenlik primlerine ilişkin hükümler” başlıklı 49’uncu maddesinde; işsizlik sigortası priminin, sigortalının 5510 sayılı Kanun’un 80 ve 82 nci maddelerinde belirtilen prime esas aylık brüt kazançlarından %1 sigortalı, %2 işveren ve %1 Devlet payı olarak alınacağı ifade edilmiştir.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 97 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde ise;

“Sigortalıların hak kazanıp da kullanmadıkları yıllık izin sürelerine ait ücretlerin hizmet akdinin feshinden sonra ödenmesi halinde, 4857 sayılı Kanunun 59 uncu maddesine göre bu nitelikteki yıllık izin sürelerine ilişkin ücretler akdin feshedildiği tarihte hak kazanıldığı nazara alınarak, akdin feshedildiği ayın kazancına dahil edilerek prime tabi tutulur.”

hükmüne yer verilmiştir.

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, 5510 sayılı Kanun’un 80/b maddesinde sayılan istisnalar haricinde işçilere yapılan tüm ödemeler prime esas kazanca dahil edilmelidir. Bu nedenle, kullanılmayan yıllık izin ücreti ödemelerinin, ücretin asli bir unsuru olarak prime esas kazançlar kapsamında değerlendirilmesi gerekmekte ve söz konusu ödemelerden %14 oranında sosyal güvenlik primi işçi payı ve %1 oranında işsizlik sigortası primi işçi payı kesintilerinin yapılması gerekmektedir.

Disiplin affıyla dönen memur açıkta kaldığı süreyi borçlanırsa ek göstergesi düzelir mi? Disiplin affıyla dönen memur açıkta kaldığı süreyi borçlanırsa ek göstergesi düzelir mi?

Netice itibariyle, biriminizin yapmış olduğu işlemde hatalı bir husus bulunmayıp ödenecek izin ücretinden kesinti yapılması gerekmektedir.
 

Editör: Haber Merkezi