İtiraz sonlanmadan usulüne uygun verilmiş disiplin cezasından bahsedilebilir mi?

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun disiplin cezalarını düzenleyen 135. maddesi ile 3071 sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun'un 5. maddesinin birlikte değerlendirilmesinden, disiplin cezasıyla cezalandırılan personel tarafından, disiplin cezasına itirazın yetkili olmayan kurul veya makama yapılması halinde, başvurunun yetkisiz idare tarafından ilgili idari makama gönderilmesi ve ilgili makam tarafından da disiplin cezasına itirazın karara bağlanması gerektiği, itirazın sonuçlandırılmaması halinde henüz idari yönden kesinleşen usulüne uygun verilmiş bir disiplin cezası bulunduğundan bahsedilemeyeceği hakkında.

T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE

Esas No: 2013/5834

Karar No: 2016/6213

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Dava; ............................... İlçe Müdürü olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (C) bendinin (a) alt bendi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 26.04.2012 tarihli ve 2713 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesince, davacı hakkında yapılan soruşturma sonucu düzenlenen soruşturma raporu ile eki bilgi ve belgeler ve ifadelerin incelenmesi sonucu sabit olduğu görüldüğünden, davacının sübuta eren eylemine uyan disiplin cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 26.04.2012 tarih ve 2713 sayılı dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Davacı tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.

Disiplin kurullarında sendika temsilcisi olmadan alınan kararlar geçerli mi? Disiplin kurullarında sendika temsilcisi olmadan alınan kararlar geçerli mi?

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "İtiraz" başlıklı 135. maddesinde; "Disiplin amirleri tarafından verilen uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarına karşı disiplin kuruluna, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasına karşı yüksek disiplin kuruluna itiraz edilebilir. İtirazda süre, kararın ilgiliye tebliği tarihinden itibaren yedi gündür. Süresi içinde itiraz edilmeyen disiplin cezaları kesinleşir. İtiraz mercileri, itiraz dilekçesi ile karar ve eklerinin kendilerine intikalinden itibaren otuz gün içinde kararlarını vermek zorundadır. İtirazın kabulü halinde, disiplin amirleri kararı gözden geçirerek verilen cezayı hafifletebilir veya tamamen kaldırabilirler. Disiplin cezalarına karşı idari yargı yoluna başvurulabilir." hükmüne yer verilmiştir.

3071 sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun'un "Gönderilen Makamda Hata" başlıklı 5. maddesinde; "Dilekçe, konusuyla ilgili olmayan bir idari makama verilmesi durumunda, bu makam tarafından yetkili idari makama gönderilir ve ayrıca dilekçe sahibine de bilgi verilir." hükmü yer almaktadır.

Dosyanın incelenmesinden; davacının ...................... olarak görev yaptığı, ................................Projesi kapsamında dağıtılan desteklemelerde usulsüzlük yapıldığı, proje kapsamında dağıtılan ineklerin adada ikamet etmeyip, çiftçilikle uğraşmayan kişilere verildiği, hayvanların dağıtımının Kırsal Kalkınma ve İskan Projesine uygun olarak değil hemşehricilik ve hatır gönül ilişkisine paralel olarak yapıldığı iddialarıyla başlatılan soruşturma sonucu düzenlenen 20.03.2012 tarihli soruşturma raporunda; Tarım Bakanlığı'nca 25.03.2009 tarihli ve 23841 sayılı yazı emir ile '"2009 yılında dağıtılacak hayvanlar ile ilgili planlama yapılması hayvanların kesinlikle tek tek dağıtılmaması" hususunda yazılı emir olmasına rağmen davacı tarafından oluşturulduğu anlaşılan 2009 ve 2010 yılları hayvan dağıtım esaslarında bu hususa riayet edilmeyerek hayvanların teker teker dağıtımının yapıldığı ve davacının bu iş ile ilgili Bakanlığın tespit etmiş olduğu esaslara uymayarak görevinin gereklerine aykırı hareket ettiği, 2010 yılı hayvan dağıtımı kura işlemlerinde davacının görevinin gereklerine aykırı hareket ederek F. B.'nin mağduriyetine sebep olduğu, 2008 - 2009 - 2010 yıllarındaki hayvan dağıtım şartları arasında yer alan çiftçi kayıt sistemi (ÇKS) kaydının zorunlu olduğu halde ÇKS kaydı olmayan, ahırı olmayan, yem bitkisi ekilişleri olmayan bazı çiftçilerin kuraya dahil edilerek bunlara haksız yere inek verildiği, hayvan almaya hak kazanan çiftçilerin vermiş olduğu noter tasdikli taahhütnamelerinin 3. ve 4. maddesine aykırı davranan bazı üreticilerin tespit edildiği halde bu üreticiler hakkında taahhütnamenin ilgili usul ve esasların yerine getirilmediği, İ. B.'ye hayvan verildiği halde bu çiftçiden taahhütname alınmayarak bu çiftçiye haksız kazanç sağlandığı, 2008 - 2009 - 2010 yıllarında gebe düve almaya hak kazanan üreticilerin İlçe Tarım Müdürlüğü'ne vermiş olduğu taahhütnamenin 3. ve 4. maddesinde belirtilen kontrol işlemleri yetersiz yaptırıldığından davacının denetim görevini yeterince yerine getirmediği, 2008 - 2009 - 2010 yıllarına ait hayvan dağıtımı şartları arasında G... İlçesinde ikamet zorunluluğu şartı olduğu halde ikametgahı il dışında olan M. A. E. isimli çiftçinin kuraya dahil edildiği ve hayvan verilerek adı geçen şahıs adına haksız yere kazanç sağlandığı, ayrıca bazı çiftçilerin (B. O., İ. B.....) hayvanlarını teslim aldıktan sonraki gün ve aylarda adadan ayrıldıkları ve ikametlerini değiştirdikleri tespit edildiğinden ilgili çiftçilere taahhütnamenin 3. maddesi gereğince herhangi bir işlem yapılmayarak haksız kazanç sağladığı ve diğer üreticilerin mağduriyetine sebep olunduğu, hak sahibi olan A.Y'ye evrak eksik olduğu için teslim edilemeyen TR1... kulak küpeli hayvanın yedekte bekleyen üreticilerden birisine kira ile verilmesi gerekirken bir yıldan fazla süredir bu işlemin yapılmaması nedeniyle davacının üreticilerin mağduriyetine sebep olduğu, adı geçen hayvanın halen A. B.'nin işletmesinde geçici olarak tutulması ile A. B.'ye haksız kazançlar sağlandığı anlaşıldığından, davacının sübuta eren fiilleri için getirilen teklif doğrultusunda davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (C) bendinin (a) alt bendi uyarınca 26.04.2012 tarihli ve 2713 sayılı işlemle 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırıldığı, davacının Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarlık Makamına hitaben yazdığı 14.05.2012 tarihli dilekçe ile disiplin cezasına itiraz ettiği, Bakanlığın 18.06.2012 tarih ve 18213 sayılı, aylıktan kesme cezasına yapılan itirazları değerlendirme yetkisinin il disiplin kurulunda bulunduğu yönündeki işleminin davacıya tebliği üzerine davacı tarafından itirazın reddedildiğinden bahisle 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 26.04.2012 tarihli ve 2713 sayılı işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

657 sayılı Kanun'un 135. maddesinde, disiplin cezalarına itiraz, itiraz merci ve itirazın tabi olacağı süre yönlerinden “özel” bir düzenleme yapılmış ve söz konusu disiplin cezalarının usule ve yasaya aykırı olduğu iddiasıyla, yasal süresi içerisinde doğrudan doğruya dava açmak veya yetkili merciye itirazda bulunmak seçenekleri tanınmıştır.

657 sayılı Kanun'un 135. maddesinde yer alan “özel” düzenleme gereği, maddede zikredilen cezalara karşı idari aşamada tanınan itiraz hakkının kullanılmasının tercih edilmesi halinde, itiraz mercileri tarafından değerlendirme yapılarak tesis edilen işlemin cezalar hakkında nihai işlem niteliğinde olduğu ve bu nihai işlemin, tebliğ tarihini takibeden 60 günlük süre içinde dava konusu edilebileceği açık olup; söz konusu maddede itiraz mercilerinin, itiraz dilekçesi ile karar ve eklerinin kendilerine intikalinden itibaren otuz gün içinde kararlarını vermek zorunda oldukları yolundaki düzenleme uyarınca itiraz mercileri tarafından itiraz dilekçesi incelenmek suretiyle bir değerlendirme yapılmaması halinde ise ceza kesinleşmeyecek, uygulanabilirlik özelliği taşımayacaktır.

Bakılan olayda, davacı hakkında hazırlanan disiplin soruşturma raporuyla, davacının sübuta eren fiilleri için getirilen teklif doğrultusunda davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. Maddesinin birinci fıkrasının (C) bendinin (a) alt bendi uyarınca 26.04.2012 tarihli ve 2713 sayılı işlemle 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırıldığı, davacının Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarlık Makamı'na hitaben yazdığı 14.05.2012 tarihli dilekçe ile disiplin cezasına itiraz ettiği, Bakanlığın 18.06.2012 tarihli ve 18213 sayılı yazısıyla, aylıktan kesme cezasına yapılan itirazları değerlendirme yetkisinin İl Disiplin Kurulunda bulunduğundan bahisle itiraza ilişkin 14.05.2012 tarihli dilekçeye ilişkin herhangi bir işlem yapılmadığının .................Müdürlüğü'ne bildirildiği, İl Müdürlüğü tarafından söz konusu yazının davacıya tebliği ile yetinildiği, aylıktan kesme cezalarına ilişkin itirazları karara bağlama konusunda yetkili olan İl Disiplin Kurulu'na gönderilmediği görülmüştür.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 135. maddesi ile 3071 sayılı Kanun'un 5. maddesinin, dilekçelerin, konusuyla ilgili olmayan bir idari makama verilmesi durumunda, bu makam tarafından yetkili idari makama gönderilerek dilekçe sahibine de bilgi verileceğine ilişkin hükmü birlikte değerlendirildiğinde, disiplin cezasıyla cezalandırılan bir personel tarafından, kendisine verilen disiplin cezasının kaldırması istemiyle yetkisi bulunmayan bir disiplin kuruluna veya idari makama başvurulması durumunda, başvurunun yetkisiz idare tarafından ilgili idari makama gönderilerek başvuru sahibinin de konuyla ilgili olarak bilgilendirilmesi ve ilgili kurul tarafından disiplin cezasına karşı yapılan itirazın karara bağlanması gerektiği açıktır.

Uyuşmazlıkta, davacı tarafından, dava konusu 1/30 oranında aylıktan kesme cezasının kaldırılması istemiyle yetkisiz makama yapılan başvuru sonrasında, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 18.06.2012 tarihli ve 18213 sayılı yazısıyla, anılan durumun ............................................... Müdürlüğü'ne bildirildiği, ancak yukarıda bahsedilen 3071 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca davacının itirazını karara bağlama yetkisine sahip olan İl Disiplin Kurulu'na, davacının itirazı gönderilmeyerek, 657 sayılı Kanun'un 135. maddesi ile davacıya tanınan itiraz hakkının kullanılmasına engel olunduğu, böylece davacı tarafından dava konusu disiplin cezasına karşı yapılan itirazın sonuçlandırılmadığı, dolayısıyla henüz idari yönden kesinleşmediğinden usulüne uygun olarak verilmiş bir disiplin cezası bulunduğundan bahsedilemeyeceği sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uyarlık, aksi yoldaki idare mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 08.12.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Editör: TE Bilisim