Disiplin Soruşturmasında Öğrenilen Yeni Suçlar Hakkında Ceza Önermek

657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre yürütülen disiplin soruşturmalarında muhakkik olarak görevlendirilecekler için yapılan görevlendirme onayında hakkında soruşturma yapılacak kişilere ait bilgilerin,soruşturma konusunun ne olduğunun ve soruşturmacı olarak kimlerin görevlendirildiğinin bilgilerine yer verilmesi gerekmektedir.Bu şekilde alınacak olan soruşturma onayları soruşturmanın tam ve eksiksiz olarak yürütülemesinde önem arz etmektedir.

Soruşturmacı tarafından yürütülmekte olan disiplin soruşturması esnasında soruşturması yapılan olaydan farklı bir suçun öğrenilmesi durumunda soruşturma görevini yürüten kişiler yeni ortaya çıkan suça ilişkin bilgileri en kısa zamanda disiplin amirine bildirmek zorundadırlar.Disiplin soruşturması aşamasında öğrenilen yeni bir suç hakkında disiplin amirine gerekli bildirim yapılmadan ve onay alınmadan yapılan soruşturma sonrası verilen disiplin cezası hakkında daha önceki yıllarda verilmiş olan bir Danıştay Kararında verilen disiplin cezası iptal edilmiştir.

T.C. Danıştay 12. Dairesi E: 2008/6979 K: 2009/854 K.T.:18.02.2009

Disiplin soruşturma onayında bulunmayan ve soruşturulması gereken yeni disipline aykırı fiil ile ilgili olarak Bakanlığın bilgilendirilmesi, Bakanlık tarafından verilecek soruşturma onayı üzerine soruşturmanın yürütülmesi ve hazırlanacak raporda varılan kanaate göre öneride bulunulması gerekirken, ilk soruşturma onayında bulunmayan ve soruşturma sırasında öğrenilen konu hakkında yapılan soruşturmaya dayalı olarak verilen disiplin cezasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan, 11.01.2007 tarihinde davacı hakkında şikayet dilekçesinin … Eğitim ve Araştırma Hastanesine verilmiş olması karşısında, Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri
Hakkında Yönetmelik ile Sağlık Bakanlığı Disiplin Amirleri Yönetmeliği hükümlerine göre, davacının disiplin amiri olan … Hastanesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi tarafından bir ay içerisinde en geç 10.02.2007 tarihine kadar usulüne uygun bir soruşturmacı tayin edilerek soruşturmaya başlanılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra şikayet dilekçesinin İl Sağlık Müdürlüğü aracılığı ile iletildiği Sağlık Bakanı tarafından 28.02.2007 tarihinde verilen soruşturma onayı ile yapılan disiplin soruşturmasında disiplin soruşturma zamanaşımına ilişkin bir aylık sürenin geçirildiği görülmektedir.
Belirtilen nedenlerle, disiplin soruşturma zamanaşımı geçirildikten sonra soruşturma onayı alınması ve soruşturma onayında yer almayan konu hakkında soruşturma yapılarak düzenlenen raporda yer alan öneri doğrultusunda verilen disiplin cezasının iptaline kararverilmesi gerekirken, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısının Düşüncesi: Ankara 3’üncü İdare Mahkemesinin 23.07.2008 günlü E:2007/1523, K:2008/1383 sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi olan davacı hakkında aynı klinikteki başasistan tarafndan verilen şikayet dilekçesi üzerine soruşturmacı olarak görevlendirilen Sağlık Bakanlığı Müfettişi tarafından ifadesi alınması sırasında şikayetçinin ifadesinde yeni fiillerden bahsetmesi üzerine Sağlık Bakanlığı Teftiş kurulu Yönetmeliğinin 12/c, 14’üncü maddeleri ile, Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 17’nci madde hükümleri dikkate alınarak öğrenilen yeni fiil ile ilgili olarak Bakanlıktan alınacak onay ile soruşturma yapılması gerekirken yeniden onay alınmadan soruşturma yürütülerek elde edilen bilgi ve belgelere göre ilk soruşturma onayında bulunmayan konu hakkında disiplin cezası önerildiği ve bu rapora dayanılarak disiplin cezası ile cezalandırıldığı anlaşıldığından işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan aynı klinikte görevli başasistan tarafından 11.01.2007 günlü dilekçe ile şikayette bulunulduğu 19.01.2007 tarihli yazı ile dilekçenin il Sağlık müdürlüğüne bildirildiği İl Sağlık müdürlüğünce de gerekli incelemenin Bakanlık Müfettişlerince yapılması için 12.02.2007 günlü yazı ile sağlık Bakanlığına bildirildiği, Sağlık Bakanı tarafından 28.02.2007 tarihinde verilen soruşturma onayı ile yapılan soruşturma sonucu davacının disiplin cezası ile cezalandırıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacı hakkında verilen 11.01.2007 tarihli şikayet dilekçesinin Araştırma Hastanesine verilmiş olması nedeniyle Sağlık Bakanlığı Disiplin Amirleri Yönetmeliğinin eki (1) sayılı cetvelin “Eğitim Hastaneleri” bölümünde “klinik şefleri”nin disiplin amiri “başhekim” Üst disiplin amiri de “Sağlık müdürü” olması nedeniyle davacının disiplin amiri olan … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi tarafından bir ay içerisinde en geç 10.2.2007 tarihine kadar usulüne uygun bir soruşturmacı tayin edilerek soruşturmaya başlanması gerekirken, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 127 nci maddesinin (a) fıkrası ile Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğinin 19/a maddesinde öngörülen 1 aylık süre geçtikten sonra Sağlık Bakanı tarafından 28.02.2007 tarihinde verilen olur ile yapılan disiplin soruşturmasına dayanılarak düzenlenen disiplin cezasında mevzuat hükümlerine aykırılık açıktır.
Belirtilen nedenlerle temyiz isteminin kabulüyle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA

Disiplin amirinin yardımcısını soruşturmacı görevlendirmesi Disiplin amirinin yardımcısını soruşturmacı görevlendirmesi
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince 2577 sayılı Kanununun 17/2. maddesi uyarınca duruşma istemi yerinde görülmeyerek işin gereği düşünüldü:
Dava; … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi olan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 125/C-A maddesi uyarınca1/8 oranında aylıktan kesme” cezası ile cezalandırılmasına dair 15.10.2007 günlü ve 19436 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

Ankara 3. İdare Mahkemesinin 23.07.2008 günlü, E-.2007/1523, K-.2008/1383 sayılı kararı ile; davacının … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp Damar Cerrahi Kliniği şefi olarak görev yaptığı 2006 yılında kardiyoloji-kalp damar cerrahisi kliniğinin şefliğini üstlendiği … Hastanesine hasta yönlendirmeye çalıştığı, Op. Dr. …’in buna alet olmaması nedeniyle şahsına karşı tavır aldığı ve baskı yaptığı yönündeki şikayeti ile ilgili olarak yapılan soruşturma sırasında, davacı tarafından gerçekleştirilen ameliyatlardan, …. Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yatışı ve hasta dosyası olan hastaların bu hastanedeki hasta dosyaları ile İl Sağlık Müdürlüğü’nden alınan verilerle yapılan incelemede bahsi geçen hastalardan ulaşılabilenlerin kendilerinin veya yakınlarının alınan ifadelerinin değerlendirilmesi neticesinde, şefi olduğu hastaneden … Hastanesine hasta yönlendirmesi yaptığından bahisle 657 sayılı Kanunun 125/C-a maddesi uyarınca “1/8 oranında aylıktan kesme” cezası ile cezalandırıldığının anlaşıldığı, soruşturma raporu ve eki belgelerin değerlendirilmesinden, davacının üzerine atılı bulunan fiili işlediği kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı; disiplin cezası verilirken eylem ile cezanın orantılı olması ilkesine riayet edilmediğini, raporda birden fazlayı cezayı gerektiren eylemlerin işlenmiş gibi gösterildiğini, bir aylık disiplin soruşturma zamanaşımı süresi geçtikten sonra alınan olura dayanılarak soruşturmanın yapıldığını ve disiplin cezası verildiğini, 1982 yılından itibaren özel muayenehanesinin bulunduğunun disiplin cezası verilirken gözetilmediğini, özel hastaneye yönlendirildiği iddia edilen kırk hastanın sadece beşinin daha önce … Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yattığını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi bakımından kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlar olup, memurların özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar doğurmaları sebebiyle sübjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi kamu görevinin gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve kamusal öneme sahiptirler.
Bu bakımdan disiplin soruşturmalarının yapılmasında izlenecek yöntem, ceza verilecek fiiller ve ceza vermeye yetkili makam ve kurullar pozitif olarak mevzuatla belirlenmekte, doktrin ve yargısal içtihatlarla da konu ile ilgili disiplin hukuku ilkeleri oluşturulmaktadır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “güvenlik” başlıklı 18. maddesinde; kanunlarda yazılı haller dışında Devlet memurunun memurluğuna son verilemeyeceği, aylık ve başka haklarının elinden alınamayacağı, 24. maddesinde de; Devlet memurlarının görevleri ile ilgili veya görevleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılması ve haklarında dava açılmasının özel hükümlere tabi olduğu, 25. maddesinde ise; Devlet memurları hakkındaki ihbar ve şikayetler, garez veya mücerret hakaret için, uydurma bir suç isnadı suretiyle yapıldığı ve soruşturma veya yargılamanın tabi olduğu kanuni işlem sonucunda bu isnat sabit olmadığı takdirde, merkezde en büyük amiri, illerde valiler, isnatta bulunanlar hakkında kamu davası açılmasını Cumhuriyet Savcılığından isteyecekleri hükmüne yer verilmiştir.
Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Yönetmeliği’nin 12/c maddesinde; müfettişlerin, görevlerini yaparken bizzat ya da ihbar yoluyla öğrenmiş oldukları ve görev emrinin dışında kalan yolsuzluk ve usulsüzlükler için, gecikmeden hadiseye el koyabilmek üzere, durumu hemen Bakanlığa bildirmeleri, …Bakanlıkça isteğin yerinde görülmesiyle alınacak onaya istinaden doğrudan savcılığa duyuruda bulunup raporun bir örneğini Bakanlığa göndermeleri, 14. maddesinde de; müfettişlerin, Bakandan veya Bakanın emri ve onayı üzerine Başkandan aldıkları emirle görev yapacakları, aldıkları görevlerin sonuçlarını Başkanlığa bildirecekleri belirtilmiştir.

Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 17. maddesinde de; disiplin amirlerinin, başvurular hakkında gerekli soruşturmayı yaptırıp sonucuna göre hareket edecekleri kurala bağlanmıştır.

Dosyanın incelenmesinden; … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi olan davacı hakkında aynı klinikte başasistan olan Op.Dr. … tarafından verilen şikayet dilekçesinin; davacının ameliyat listelerini geç hazırladığı, ameliyatı yapacak doktorların belirlenmesinde haksızlık yaptığı, ameliyathanede 2006 yılı Şubat ayından Eylül ayına kadar açık kalp ameliyatını engellediği, klinikte bulunan eşyaları istek dışında zimmetlediği, nöbet listelerinde haksızlıklar yaptığı, klinik başasistanının daha kıdemsiz uzman doktorların görev yapması gereken acil serviste görevlendirilmesi konularını içermesine rağmen; soruşturmacı olarak görevlendirilen Sağlık Bakanlığı Müfettişi tarafından ifadesi alınan Op.Dr. …’nin 08.03.2007 günlü ifadesinde, davacı tarafından kendisine yönelik olarak uygulanan baskının nedeninin davacının 2006 yılında … Hastanesinin kardiyoloji-kalp damar cerrahisi servisinin işletmesini üstlenmesi ve bu dönemde … Eğitim ve Araştırma Hastanesinden … Hastanesine hasta yönlendirmeye çalışması ve kendisinin de bu çabasına alet olmaması nedeniyle tavır almasından kaynaklandığını ifade etmesi üzerine yukarıda belirtilen hükümler dikkate alınarak öğrenilen yeni fiil ile ilgili olarak Bakanlıktan alınacak onay ile soruşturma yapılması gerekirken, yeni onay alınmadan soruşturmanın yürütüldüğü, elde edilen bilgi ve belgelere göre davacının … Hastanesine hasta yönlendirdiğine dair varılan kanaate göre ceza önerisinde bulunulduğu ve öneri doğrultusunda davacının cezalandırıldığı görülmektedir.
Buna göre, soruşturma onayında bulunmayan ve soruşturulması gereken yeni disipline aykırı fiil ile ilgili olarak Bakanlığın bilgilendirilmesi, Bakanlık tarafından verilecek soruşturma onayı üzerine soruşturmanın yürütülmesi ve hazırlanacak raporda varılan kanaate göre öneride bulunulması gerekirken, ilk soruşturma onayında bulunmayan konu hakkında yapılan soruşturmaya dayalı olarak verilen disiplin cezasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Zamanaşımı” başlıklı 127. maddesinin (a) fıkrasında; bu Kanunun 125. maddesinde sayılan fiil ve halleri işleyenler hakkında, bu fiil ve hallerin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren, uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarında bir ay içinde disiplin soruşturmasına başlanılmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisinin zamanaşımına uğrayacağı, 124. maddesinde de; disiplin amirlerinin, kurumların kuruluş ve görev özellikleri dikkate alınarak Devlet Personel Başkanlığfnın görüşüne dayanılarak özel yönetmeliklerinde tayin ve tespit edilecek amirler oldukları hükmüne yer verilmiştir.
Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğinin 19/a maddesinde; disiplin amirlerinin memurların uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması ve memurluktan çıkarma cezalarından biriyle cezalandırılması gereken disipline aykırı davranışlarını öğrendikleri tarihten itibaren kanunen belli süreler içinde disiplin soruşturmasını başlatarak; gerekli cezayı uygulayarak, disiplin cezası verme yetkisinin zamanaşımına uğramasını önlemek zorunda oldukları belirtilmiştir.


Sağlık Bakanlığı Disiplin Amirleri Yönetmeliği eki (II) sayılı Cetvelin “Eğitim Hastaneleri” bölümünde “klinik şeflerinin disiplin amiri “başhekim”, üst disiplin amiri de, “sağlık müdürü” olarak gösterilmiştir.

Davacı hakkında aynı klinikte görevli Op.Dr. … tarafından 11.01.2007 günlü dilekçe ile şikayette bulunulduğu, 19.1.2007 tarihli yazı ile dilekçenin Ankara İl Sağlık Müdürlüğü’ne gönderildiği, İl Sağlık Müdürlüğü’nce gerekli incelemenin Bakanlık Müfettişlerince yapılması için konunun 12.02.2007 günlü yazı ile Sağlık Bakanlığı’na bildirildiği, Sağlık Bakanı tarafından 28.02.2007 tarihinde verilen soruşturma onayı ile yapılan soruşturma sonucu davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/C-a maddesi uyarınca “1/8 oranında aylıktan kesme” cezası ile cezalandırıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, 11.01.2007 tarihinde davacı hakkında şikayet dilekçesinin … Eğitim ve Araştırma Hastanesine verilmiş olması karşısında, yukarıda aktarılan Yönetmelik hükümlerine göre, davacının disiplin amiri olan … Hastanesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi başhekimi tarafından bir ay içerisinde en geç 10.02.2007 tarihine kadar usulüne uygun bir soruşturmacı tayin edilerek soruşturmaya başlanılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra Sağlık Bakanı tarafından 28.02.2007 tarihinde verilen soruşturma onayı ile yapılan disiplin soruşturmasında disiplin soruşturma zamanaşımına ilişkin bir aylık sürenin geçirildiği görülmektedir.
Bu durumda, disiplin soruşturma zamanaşımı geçirildikten sonra alınan olura dayanılarak soruşturma yapılmış olması ve soruşturma onayında bulunmayan konu hakkında da soruşturma yapılarak düzenlenen raporda yer alan öneri doğrultusunda verilen disiplin cezasında hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında da isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 3. İdare Mahkemesince verilen 23.7.2008 günlü, E:2007/1523, K:2008/1383 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin l/c fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen nedenler gözetilmek suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye: gönderilmesine, kullanılmayan 22,90.- TL yürütmenin durdurulması harcı ile 21,00.- TL posta ücreti avansının istemi halinde davacıya iadesine,18.2.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Editör: TE Bilisim