Aylıktan kesme cezasının alt ceza uygulaması kapsamında verilmesinde oran tespiti 

Kademe ilerlemesi cezası önerilen memura alt ceza kapsamında aylıktan kesme cezası verilmiş ve aylık kesinti oranı belirlenmemiş ise en düşük oran üzerinden maaş kesintisi yapılması gerektiği yönünde danıştay kararı yazımız ekindedir.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/2091 E.  ,  2021/2654 K.

"İçtihat Metni"

T.C.

D A N I Ş T A Y

İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No : 2021/2091

Karar No : 2021/2654

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Valiliği

VEKİLİ : Av. ...

KARŞI TARAF (DAVACI) : ...

İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K: ...sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: İzmir ili, Aliağa ilçesi, ...Halk Eğitim Merkezi’nde lokal görevlisi olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/D-(c) maddesi uyarınca "kademe ilerlemesinin durdurulması cezası" ile cezalandırılması teklifinin Disiplin Kurulu tarafından reddi üzerine aynı Kanun'un 126. maddesi uyarınca ''1/30 oranında aylıktan kesme cezası'' ile cezalandırılmasına ilişkin ...tarih ve ...sayılı işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:.... İdare Mahkemesi ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla;

657 sayılı Kanun'un 126. maddesinin 3. fıkrasında disiplin kurulunun teklif edilen cezayı reddetmesi üzerine disiplin amirinin "başka bir disiplin cezası vermekte serbest" olması, disiplin amirince istenilen cezanın disiplin hukukunun genel ilkeleri göz ardı edilerek verilebileceği anlamı taşımadığı, böyle bir durumda da disiplin cezası verilebilmesi için sübût bulan eylemlerin hangi fiil ve hal kapsamında görüldüğünün ve sübût bulan eyleme karşılık gelen disiplin cezasını gerektiren fiil ve halin Kanun'un 125. maddesinin hangi fıkrasının hangi alt bendine karşılık geldiğinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde ortaya konulması gerektiği, uyuşmazlık konusu olayda, 657 sayılı Kanun'un 126. maddesi gereğince işlem tesis edilirken, hukukilik denetimi yapılabilmesi için, disiplin cezası verilebilecek sübût bulan eylemlerin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinde sayılan hangi fiil ve haller kapsamında görüldüğünün ve sübût bulan eyleme karşılık gelen disiplin cezasını gerektiren fiil ve halin Kanun'un 125. maddesinin hangi fıkrasının hangi alt bendine karşılık geldiğinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde delilleriyle ortaya konulması gerekirken, bu hususlar ortaya konulmaksızın tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.

Daire kararının özeti: Karar düzeltme aşamasında verilen Danıştay Onikinci Dairesinin 24/12/2019 tarih ve E:2017/2904, K:2019/10615 sayılı kararıyla;

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen alt ceza uygulamasının ayrı bir disiplin cezası niteliği taşımadığı ve asıl cezayı vermeye yetkili olan disiplin amirinin ya da kurulunun alt cezayı vermesi gerektiği hususunun Dairelerinin yerleşmiş bir içtihatı olduğu, bu doğrultuda dava konusu işlemde kademe ilerlemesinin durdurulması cezası için getirilen teklifin İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunca bir alt ceza uygulanması amacıyla reddedilmesi üzerine söz konusu alt cezanın da disiplin kurulu tarafından verilmesi gerekmekteyse de, bakılan dava konusu olayda olduğu gibi disiplin kurullarının, ilgililerin bir alt ceza ile cezalandırılması konusundaki iradelerini açık ve net bir şekilde (cezanın türü, uygulanma süresi, cezanın oranı) ortaya koyması veya alt ceza uygulanması yolundaki irade açıkça ortaya konulmakla birlikte, cezanın süresi ve oranının açıkça belirtilmediği durumlarda da en düşük ceza süresi ve oranının yetkili amir tarafından belirlenerek ceza verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı,

Olayda, İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunca davacı hakkında önerilen kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının açıkça alt ceza uygulanması amacıyla reddedildiğinin görüldüğü ve uygulanacak alt ceza oranının belirtilmemesi karşısında Valilik makamınca, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının alt cezası olan aylıktan kesme cezasının en düşük oranı olan 1/30 oranında aylıktan kesme cezası verildiği anlaşıldığından dava konusu işlemde yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı,

Bu itibarla, İdare Mahkemesince uyuşmazlığın esasının incelenerek bir karar verilmesi gerekirken işlemin yetkisiz makamca tesis edildiği gerekçesiyle verilen iptal kararında hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi ısrar kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; dava konusu işlemin iptali yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı hakkındaki iddialarla ilgili olarak soruşturma başlatıldığı, soruşturma neticesinde sübut bulan eylemelerine uygun olarak işlem tesis edildiği, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile ... İdare Mahkemesinin ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;

"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,

b) Hukuka aykırı karar verilmesi,

c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

20 gün işe gelmeyen memurun mobbinge uğradığı savunması dikkate alınır mı? 20 gün işe gelmeyen memurun mobbinge uğradığı savunması dikkate alınır mı?

Açıklanan nedenlerle;

1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,

2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının ONANMASINA,

3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/11/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

X- .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K: ...sayılı ısrar kararının Danıştay Onikinci Dairesinin 24/12/2019 tarih ve E:2017/2904, K:2019/10615 sayılı kararında yer alan gerekçe doğrultusunda bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.

KARŞI OY

XX- Dava, İzmir İli, Aliağa İlçesi, ...Halk Eğitim Merkezi’nde lokal görevlisi olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/D-(c) maddesi uyarınca "kademe ilerlemesinin durdurulması cezası" ile cezalandırılması teklifinin Disiplin Kurulu tarafından reddi üzerine aynı Kanun'un 126. maddesi uyarınca ''1/30 oranında aylıktan kesme cezası'' ile cezalandırılmasına ilişkin ...tarih ve ...sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Anayasamızın 2. maddesinde; ''Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.'' hükmüne yer verilmiştir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun “Disiplin Cezalarının Çeşitleri İle Ceza Uygulanacak Fiil Ve Haller” başlıklı 125. maddesinin (D) fıkrasında; kademe ilerlemesinin durdurulması cezası, fiilin ağırlık derecesine göre memurun, bulunduğu kademede ilerlemesinin 1 - 3 yıl durdurulması olarak tanımlanmış, aynı fıkranın (c) bendinde, ''Görevi ile ilgili olarak her ne şekilde olursa olsun çıkar sağlamak" kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmış, aynı Kanun'un “Disiplin Cezası Vermeye Yetkili Amir ve Kurullar” başlıklı 126. maddesinin 3. fıkrasında ise, disiplin kurulu ve yüksek disiplin kurulunun ayrı bir ceza tayinine yetkisinin olmadığı, cezayı kabul veya reddedeceği, ret halinde atamaya yetkili amirlerin 15 gün içinde başka bir disiplin cezası vermekte serbest oldukları hükme bağlanmıştır.

Anayasa'nın 2. maddesinde ifadesini bulan; ''Hukuk devleti'', eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa 'ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, Anayasa ve hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan devleti ifade etmektedir.

Hukuk devletinin ilkelerinden olan hukuki güvenlik ilkesi; idare tarafından gerçekleştirilen eylem ve işlemlerde, bireylerin, devlete güven duyabilmesini sağlayan, hukuki belirlilik ilkesi ise; hangi somut eylem ve olguya hangi hukuksal yaptırım veya sonucun bağlandığını belirleyen ilkelerdir.

Dava dosyasının incelenmesinden; İzmir ili, Aliağa ilçesi, ...Halk Eğitim Merkezi’nde lokal görevlisi olarak görev yapan davacının, hakkında başlatılan soruşturma sonucunda düzenlenen ...tarih ve ...sayılı soruşturma raporunda mal ve hizmetlerin giriş ve çıkışında, denetimi yapılmayacak şekilde düzensizlikler yaptığı ve satın alınan mal ve hizmet ederlerinin birbiriyle örtüşmediği ve sonuçta kâr etmesi gereken lokalin kötü yönetilerek zarara sürüklediği iddiasının sübûta erdiğinden bahisle 657 sayılı Kanun'un 125/D-(c) maddesi uyarınca "1 yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası" ile cezalandırılmasının teklif edildiği, İl Milli Eğitim Disiplin Kurulu'nun ...tarih ve ...sayılı kararı ile disiplin ve başarı durumu ile savunması dikkate alınarak teklifin reddedildiği, bunun üzerine İzmir Valisi tarafından tesis edilen ...tarih ve ...sayılı dava konusu işlemde 657 sayılı Kanun'un 126.maddesi gereğince davacının "1/30 oranında aylıktan kesme" cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğinin belirtildiği, bu işleme davacı tarafından yapılan itirazın İzmir İl Milli Eğitim Disiplin Kurulu'nun ...tarih ve ...sayılı kararıyla reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Olayda, disiplin soruşturma raporunda davacı hakkında önerilen kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunca "disiplin ve başarı durumu ile savunması dikkate alınarak" ibaresine yer verilmek suretiyle reddedildiği görülmektedir. Ancak disiplin kurulu kararında davacıya isnat edilen fiilin sübuta erip ermediği, sübuta ermişse bu eylem ile teklif edilen disiplin cezasına ilişkin Kanun maddesinin (657 sayılı Kanun'un 125. maddesinde tanımlanan disiplin cezası gerektirici halin) örtüşüp örtüşmediği ve Kanun'un 125. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında bir derece hafif olan cezanın uygulanması gerekip gerekmediği gibi yönlerden tereddüt oluşturmayacak bir değerlendirmede bulunulmadan 657 sayılı Kanun'un 126. maddesi kapsamında işlem yapılması ve gereği için soruşturma dosyasının Valilik Makamına gönderildiği anlaşılmaktadır. Vali tarafından disiplin amiri sıfatıyla verilen 1/30 oranında aylıktan kesme cezasına dair işlemde de değinilen yönlerden bir değerlendirme ve açıklama yapılmadan, 657 sayılı Kanun'un 126. maddesi gereğince işlem tesis edildiğinin belirtildiği görülmektedir.

İl Milli Eğitim Disiplin Kurulu kararında, davacı hakkında yapılan disiplin soruşturması sonucunda düzenlenen soruşturma raporunda getirilen 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (c) alt bendi uyarınca bir yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile tecziye edilmesi gerektiğine ilişkin teklifin reddine karar verilirken davacıya isnat edilen ve soruşturma raporunda sübuta erdiği kanaatine varılan eylemin, disiplin kurulu başkan ve üyelerinin değerlendirmeleri bağlamında sübuta erip ermediğine ilişkin bir belirleme yapılmamıştır. Bu yönüyle, soruşturma raporunda getirilen disiplin cezası teklifinin hangi sebeple reddedildiği hususu açıklığa kavuşturulamamıştır. Öte yandan, soruşturma dosyasının disiplin cezalarını vermeye yetkili amir ve kurulları belirleyen 657 sayılı Kanun'un 126. maddesi uyarınca disiplin amirine gönderilmesine dair bu kararda "adı geçenin disiplin ve başarı durumu ile savunmasından" söz edildiği görülmektedir. Bu çerçevede yapılan değerlendirme, bir derece hafif ceza uygulanmasının koşullarını düzenleyen 125. maddenin üçüncü fıkrasını çağrıştırmakla birlikte disiplin kurulunda bu husus da açıklığa kavuşturulmamış yani soruşturma dosyasının disiplin amirine gönderilme sebebinin bir derece hafif ceza uygulanmasını sağlama amacına yönelik olduğu doğrultusunda bir ifadeye de yer verilmemiştir. Kaldı ki, disiplin kurulu kararı eğer alt ceza uygulanmasını sağlamak amacıyla verilmiş ise, soruşturma raporunda getirilen teklifin reddine değil kabulüne karar verilmesi gerekirdi. Çünkü alt ceza uygulaması yoluna gidilebilmesi ancak sübuta erdiği kanaatine varılan eylemler bakımından söz konusu olabilir. Sübuta ermediği değerlendirilen eylemler disiplin cezasına konu olmayacağı için bu eylemler yönünden bir derece hafif ceza uygulanmasıyla ilgili değerlendirme yapılması lüzumsuz ve disiplin hukuku kurallarına aykırıdır. Öte yandan, İl Milli Eğitim Disiplin Kurulu'nca kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren eylemin sübuta erdiği ancak 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen bir derece hafif ceza uygulanması koşullarının gerçekleştiği kanaatine varılması halinde alt cezayı yani aylıktan kesme cezasını verme yetkisi de adı geçen kurula aittir. Zira böyle bir durumda bile eylem; esasen aylıktan kesme cezasını değil kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren bir nitelik taşımaktadır.

Soruşturma dosyasının disiplin amirine gönderilmesine dair il Milli Eğitim Disiplin Kurulu kararının, davacıya isnat edilen eylemin sübuta ermediği değerlendirmesiyle mi yoksa eylemin sübuta erdiği kanaatine varılmakla birlikte alt ceza uygulanması için Yasa'da öngörülen koşulların oluştuğu ve bir derece hafif ceza olan aylıktan kesme cezasını verme yetkisinin 126. madde uyarınca disiplin amirine ait olduğu gerekçesiyle mi verildiği ortaya konulamamıştır. Ayrıca, dava konusu disiplin amiri kararında da, belirtilen hususlar bakımından bir değerlendirme yapılmamıştır. Tüm bu açıklamalar, davacının muhatap olduğu aylıktan kesme cezasının hangi sebeple verildiği hususundaki muğlak ve tereddütlü durumların giderilmediğini saptamaktadır. Bu şekilde işlem tesis edilmiş olmasının ise, hem disiplin hukuku kurallarına hem de hukuk devletinin temel ilkelerinden olan hukuki güvenlik, hukuki belirlilik ve hukuki öngörülebilirlik ilkelerine aykırılık teşkil ettiği sonucuna varılmıştır.

Açılanan nedenlerde, dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının yukarıda yer alan gerekçe doğrultusunda onanması gerektiği oyuyla, karara gerekçesi yönünden katılmıyorum.

Editör: TE Bilisim