Görevine iade edilen öğretmenlerin kamu görevlerinden çıkarıldıkları döneme ait ek ders ücretlerinin ödenip ödenmeyeceği konusunda bölge idare mahkemesi kararları arasında aykırılıklar bulunmaktaydı.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, bölge idare mahkemesi kararları arasındaki aykırılığın, “görevine OHAL Komisyon kararı veya KHK hükümleri kapsamında iade olunan öğretmenlerin kamu görevinden çıkarıldıkları döneme ilişkin ek ders ücretlerinin yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği” yolunda giderilmesine hükmetti.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ
KURULU
Esas No : 2024/21 Karar No : 2024/45
BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI ARASINDAKİ AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ
HAKKINDA KARAR
Ankara Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun 23/02/2024 tarih ve E:2024/39, K:2024/39 sayılı kararıyla;
Davacı tarafından, "kamu görevinden çıkarılıp iade edilen öğretmenlere kamu
görevi dışında kaldıkları dönem için ek ders ücretlerinin ödenip ödenmeyeceği" hususu yönünden, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 7. İdari Dava Dairesinin 05/10/2023 tarih ve E:2022/3031, K:2023/2372 sayılı kararı ile İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesinin 16/10/2020 tarih ve E:2020/1952, K:2020/1375 sayılı kararı ve İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesinin 02/01/2020 tarih ve E:2019/2127, K:2020/3 sayılı kararı arasındaki aykırılığın giderilmesinin istenmesi nedeniyle,
"Aykırılığın davanın konusu işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesi yolundaki İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesi ile İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesi kararı doğrultusunda giderilmesi gerektiği" görüşüyle, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 3/C maddesinin 5. fıkrası uyarınca karar verilmesi için dosyanın Danıştaya gönderilmesi üzerine,
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkimi açıklamaları dinlendikten
sonra konu ile ilgili kararlar ve yasal düzenlemeler incelenerek gereği görüşüldü:
I-AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE KONU BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI :
A-ANKARA BÖLGE İDARE MAHKEMESİ 7. İDARİ DAVA DAİRESİNİN E:2022/3031 SAYILI DOSYASINA KONU YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istemin özeti: Davacı tarafından, açıkta geçirdiği ve ihraç olduktan sonra OHAL Komisyonu kararı ile görevine iade edilip göreve başladığı tarihe kadar geçen sürelere ilişkin yoksun kaldığı maaş faizi, ek ders ücretleri, destekleme ve yetiştirme kursu ek ders ücretleri, nöbet görevi ek ders ücretleri, eğitim yılına hazırlık ödenekleri ve diğer mali haklarının tahakkuk tarihlerinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte hesaplanarak ödenmesi istemiyle 12/11/2021 tarihli dilekçe ile yapılan başvurunun reddine ilişkin 15/11/2021 tarih ve 36958410 sayılı işlemin iptali ile yasal faiz olmaksızın ödenen geçmişe dönük maaşlarının ayrı ayrı hak ediş tarihinden itibaren işletilecek yasal faizlerinin hesaplanarak ödenmesine, ödenmeyen ek ders ücretlerinin, destekleme ve yetiştirme kursu ek ders ücretlerinin, nöbet görevi ek ders ücretlerinin, mesleki çalışma dönemi (seminer) ek ders ücretlerinin, eğitim yılına hazırlık ödeneklerinin, banka promosyonlarının tahakkuk tarihlerinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte hesaplanarak ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
Ankara 16. İdare Mahkemesinin 28/09/2022 tarih ve E:2021/2630, K:2022/1781 sayılı kararının özeti:
Dava konusu işlemin, geçmişe dönük ödenen maaşlara yasal faiz ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmı yönünden incelenmesinden; davacının, kendisinden kaynaklanmayan nedenlerle alacağına geç kavuşması nedeniyle, bu sürede alım gücünde meydana gelen azalmanın karşılanması bakımından sonradan ödenen maaşlarına, davacı görevden uzaklaştırılmamış ve kamu görevinden ihraç edilmemiş olsa ödenmesi gereken tarihlerden itibaren yasal faizin ödenmesi gerekirken, aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemin bu kısmı yönünden hukuka uygunluk görülmediği,
Ek ders ücretlerinin ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmı yönünden incelenmesinden; davalı idarece anılan dönemde fiilen derse girmediği gerekçe gösterilerek davacının başvurusu reddedilmiş ise de; idarenin hukuka aykırı işlemi nedeniyle davacının fiilen çalışamadığı ve idarelerin hukuka aykırı işlemleri nedeniyle verdiği zararları tazmin etmesi gerektiği, ayrıca davalı idarenin de dava konusu işlem olmasa idi dahi davacının fiilen çalışma şartını taşımayacağına dair bir iddiasının da bulunmadığı göz önüne alındığında, davacıya görevden uzaklaştırıldığı ve kamu görevinden çıkarıldığı sürelerde zorunlu nitelikteki ek ders görevi karşılığında ödenmesi gereken ek ders ücretinin ödemesi gerektiği anlaşıldığından, aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemin bu kısmında hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı,
Destekleme ve yetiştirme kursu ek ders ücretlerinin ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmı yönünden incelenmesinden; davacının görevden uzaklaştırılmamış ve kamu görevinden hiç çıkarılmamış olsaydı dahi görev yaptığı okulda destekleme ve yetiştirme kursunun açılıp açılmayacağı, açılsa da davacının kursta görev alıp almayacağının kesin olmadığı, bir başka deyişle bu hususun bir ihtimalden ibaret olduğu anlaşıldığından, davacının açıkta geçirdiği ve kamu görevinden çıkarıldığı döneme ait destekleme ve yetiştirme kursu ücretinin ödenmesi talebinin reddedilmesinde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı,
Nöbet görevi ek ders ücretlerinin ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmı yönünden incelenmesinden; öğretmen olarak görev yapan davacının da görevden uzaklaştırıldığı ve kamu görevinden çıkarıldığı dönem içerisinde nöbet görevinden müstesna tutulmasını gerektiren özel bir durumun bulunduğu ileri sürülmediği gibi görevden uzaklaştırılmasaydı ve kamu görevinden çıkarılmasaydı nöbet hizmetini yerine getireceği sonucuna ulaşıldığından, haftada üç saati geçmemek üzere ödenen nöbet karşılığı ek ders ücretinin, ilgili mevzuat gereği davacıya ödenmesi gerektiği anlaşıldığından, davaya konu işlemin bu kısmı yönünden de hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı,
Mesleki çalışma dönemi ek ders ücretlerinin ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmı yönünden incelenmesinden; ilgili mevzuat uyarınca öğretmenlere ilgili mevzuatına göre öğretim yılı başında ve sonunda yaptıkları meslekle ilgili çalışma süreleri kapsamında ek ders ücreti ödendiği, söz konusu seminer görevinin talep halinde ve ihtimal dahilinde verilebilecek ek ders ücreti olmadığı, davacının görevinde bulunması halinde söz konusu seminerlere katılımının zorunlu olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, talep aranmaksızın verilen seminer görevi bakımından ek ders ücreti ödenmesi gerektiğinden, dava konusu işlemin bu kısmında hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı,
Eğitim yılına hazırlık ödeneklerinin ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmı yönünden incelenmesinden; davacının görevden uzaklaştırıldığı ve kamu görevinden çıkarıldığı süre içerisinde yoksun kaldığı ödeneğin tamamının kendisine ödenmesi gerektiği, aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemin bu kısmında hukuka ve mevzuata uygunluk bulunmadığı,
Banka promosyon bedelinin ödenmesi isteminin reddine ilişkin kısmı yönünden incelenmesinden; 7075 sayılı Kanunun 10. maddesindeki "Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz." kuralı nedeniyle işlemin promosyona yönelik kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı, davacıya promosyon ücreti ödenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle,
Dava konusu işlemin; toplu ödenen maaşlara hak ediş tarihlerinden itibaren yasal faiz ödenmemesine ilişkin kısmının, ek ders ücreti ödenmemesine ilişkin kısmının, nöbet görevi ek ders ücretlerinin ödenmemesine ilişkin kısmının, mesleki çalışma dönemi ek ders ücretlerinin ödenmemesine ilişkin kısmının ve eğitim yılına hazırlık ödeneklerinin ödenmemesine ilişkin kısmının iptaline, destekleme ve yetiştirme kursu ek ders ücretleri ile banka promosyonlarının ödenmemesine ilişkin kısmı yönünden davanın reddine, davacının görevden uzaklaştırıldığı ve kamu görevinden çıkarıldığı tarihlerde yoksun kaldığı ek ders ücretinin, nöbet görevi ek ders ücretlerinin, mesleki çalışma dönemi ek ders ücretlerinin ve eğitim yılına hazırlık ödeneklerinin tahakkuk tarihlerinden (davacı görevden uzaklaştırılmamış veya kamu görevinden çıkarılmamış olsaydı ödenmesi gereken tarih) itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, davacının görevden uzaklaştırıldığı ve kamu görevinden çıkarıldığı tarihlerde yoksun kaldığı ve toplu olarak ödenen maaş ödemelerine tahakkuk tarihlerinden (davacı görevden uzaklaştırılmamış veya kamu görevinden çıkarılmamış olsaydı ödenmesi gereken tarih) itibaren işletilecek yasal faizin davacıya ödenmesine, destekleme ve yetiştirme kursu ek ders ücretleri ile banka promosyonlarının ödenmesine karar verilmesi isteminin reddine karar verilmiştir.
Ankara Bölge İdare Mahkemesi 7. İdari Dava Dairesinin 05/10/2023 tarih ve E:2022/3031, K:2023/2372 sayılı kararının özeti:
İstinaf başvurusuna konu kararın, maaşların yasal faizi, mesleki çalışma faaliyetleri, hazırlık ve planlama görevi ile nöbet görevi karşılığı ek ders ücretleri ve eğitim-öğretim yılına hazırlık ödeneklerinin ödenmesi talebine ilişkin kısmı ile destekleme ve yetiştirme kursları karşılığı ek ders ücretlerine ilişkin kısmında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığından tarafların bu kısımlara yönelik istinaf başvurularının reddi gerektiği belirtildikten sonra,
Davacının istinaf başvurusu banka promosyonu yönünden incelendiğinde;
Kamu görevinden çıkarılanların herhangi bir tazminat talep edemeyeceklerine dair kanun hükmü Anayasa Mahkemesince iptal edildiğine göre davacının kamu görevinden uzakta kaldığı dönemde yapılan banka promosyon ödemelerinden hukuka aykırı olduğu idarece tespit edilmiş bulunan kamu görevinden çıkarma işlemi nedeniyle mahrum kaldığının ve bu nedenle söz konusu ödemelerin normalde yapılması gereken tarihlerden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiği sonucuna varıldığı,
Bu durumda, idare mahkemesi kararının banka promosyonu bakımından davanın reddine ilişkin kısmının kaldırılması gerektiği,
Davalı idarenin istinaf başvurusu ek ders ücreti yönünden incelendiğinde;
7075 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un "Kararların uygulanması" başlıklı 10 uncu maddesinde ilgililere kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden aybaşından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal haklarının ödenmesinin öngörüldüğü,
Millî Eğitim Bakanlığının yönetici, öğretmen, uzman ve usta öğreticileri ile diğer görevlilerinin aylık ve ek ders ücreti karşılığında okutacakları ve okutmuş sayılacakları haftalık ders saatlerinin sayısını, ders görevi alacakların niteliklerini ve diğer hususları düzenlemek amacıyla 16/12/2006 tarih ve 26378 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Millî Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Karar'ın "Aylık karşılığı ders görevi" başlıklı 5. maddesine, 6. maddesinde, 25. maddesinin 1. fıkrasına, 27. maddesine yer verildikten sonra,
Kararda alıntılanan Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine ilişkin Kararının 25. maddesi uyarınca ek ders ücretinin ödenebilmesi için ek ders görevinin fiilen yapılmış olması, ek ders görevinden sayılan veya ek ders görevinin yapılmış sayılacağı haller bakımından adı geçen bu Kararda belirtilen koşulların oluşması gerektiği,
Bakılan davada, ili ilçesi Ortaokulunda Türkçe öğretmeni olarak görev yapmakta iken ihraç edilen davacının, görevi başında olsa bile maaşa esas ders saatini tamamladıktan sonra ek ders için görevlendirilmesi ve bu görevi fiilen yapmış olması ek ders ücreti ödenmesi için gerekli şart olduğundan, ek ders görevinin verilip verilmeyeceği belli olmayan davacıya fiilen girmediği ek ders ücretinin ödenemeyeceği ve davacıya ek ders ücreti ödenmemesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından ek ders ücreti ödenmesi talebi yönünden işlemin iptaline karar verilmesinde hukuki isabet bulunmadığı,
Buna göre; davalı idarenin istinaf başvurusunun ek ders ücretleri bakımından kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle,
Davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile istinaf başvurusuna konu idare mahkemesi kararının, banka promosyonu talebinin reddine ilişkin kısmının kaldırılmasına; dava konusu işlemin banka promosyonu bakımından iptaline, davacının kamu görevinden çıkarıldığı tarih ile kamu görevine iade edildiği tarihler arasında banka promosyon ücretlerinin normalde ödeneceği tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davacıya ödenmesine; davalı idarenin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile istinaf başvurusuna konu idare mahkemesi kararının ek ders ücretine ilişkin kısmının kaldırılmasına, bu kısım yönünden davanın reddine, kararın diğer kısımlarına yönelik davacı ve davalı idarenin istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.
B-İSTANBUL BÖLGE İDARE MAHKEMESİ 2. İDARİ DAVA DAİRESİNİN E:2020/1952 SAYILI DOSYASINA KONU YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istemin özeti: ili, ilçesi, Ortaokulunda Türkçe öğretmeni olarak görev yapmaktayken 672 sayılı KHK ile 26/07/2016 tarihinde kamu görevinden ihraç edilen ve daha sonra 23/11/2018 tarihli OHAL komisyon kararıyla göreve iade edilen davacı tarafından, ihraç edildiği tarihten göreve başladığı tarih arasındaki zaman diliminde ödenmeyen maaşının, ek ders ücretinin ve 2016-2017 eğitime hazırlık ödeneğinin faiziyle ödenmesi istemiyle
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne yaptığı başvurunun 30/11/2018 tarih ve 23116300 sayılı işlem ile reddedilmesi üzerine anılan işlemin iptali ile geriye dönük verilmesi kararlaştırılan maaş faizinin, ek ders ücretinin ve 2016-2017 eğitime hazırlık ödeneğinin idareye başvuru tarihinden itibaren yasal faiziyle ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 20/11/2019 tarih ve E:2019/453, K:2019/2508 sayılı kararının özeti:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 176. maddesine, Ek 32. maddesine, Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Karar'ın 25. maddesine ve Anayasa'nın 125. maddesine yer verildikten sonra,
Olayda, davalı idarenin kabulüyle davacının görevden ayrı kaldığı tarihte ödenmeyen maaş alacağı ile göreve iade edildiği 23/11/2018 tarihinden itibaren eğitime hazırlık ödeneği ile promosyonlarının ödeneceğinin anlaşıldığı,
Dava dilekçesinin de incelenmesi sonucu davacının görevden ayrı kaldığı tarihte ödenmeyen; maaş alacağının faizi, eğitime hazırlık ödeneği ve faizi ile ek ders ücreti ve faizinin davanın konusunu oluşturduğu,
Maaşın faizi bakımından;
Davacının görevden ayrı kaldığı 26/07/2016-23/11/2018 tarihleri arası ödenmeyen maaş alacağının her bir ödemenin hak edildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle davacıya ödenmesi gerektiği,
Ek ders ücretleri bakımından;
Anayasa'nın 125. maddesine, 138. maddenin son fıkrasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28. maddesinin 1. fıkrasına ve 12.maddesine yer verildikten sonra,
Bir idari işlemin yargı kararıyla iptal edilmesi halinde, söz konusu kararın, dava konusu işlemin tesis edilmesi sırasında unsurlarında bulunan sakatlıkları saptadığı, işlemi yapıldığı andan başlayarak ortadan kaldırdığı, bu özelliği nedeniyle geriye yürüyen sonuçlar doğurduğu, başka bir anlatımla, işlemin tesis edildiği tarihten önceki hukuki durumun geçerliliğini sağladığının idare hukukunun bilinen ilkelerinden olduğu,
İdarenin, iptal kararının amaç ve kapsamına göre yeni bir işlem ya da işlemler yapmak, iptal edilen idari işlemden doğan tüm sonuçları ortadan kaldırmak, (idari işlemin hiç yapılmamış sayılması ilkesinin gereği olarak) önceki hukuki durumun geçerliliğini sağlamak görevi ile yükümlü olduğu; öte yandan, Anayasa'nın 125. maddesinin son fıkrasında, idarenin, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğunun hükme bağlandığı,
Bu durumda davacının 23/11/2018 tarihli OHAL komisyon kararıyla göreve iade edilerek anılan meslekten ihraç işlemin hukuka aykırılığı saptanmış olduğundan, davacı hakkında ihraç kararı verilmeseydi önceki yıllarda olduğu gibi ek ders ücreti alacağı anlaşıldığından, yukarıda değinilen Anayasa hükmü uyarınca, 26/07/2016-23/11/2018 tarihleri arasında fiilen çalışmasa da davacının görevden ayrı kaldığı sürece onun yerine Türkçe branşında ders veren öğretmenlerin aldığı ek ders ücreti ortalamasının hesaplanarak idareye başvuru tarihi olan 28/11/2018 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle davacıya ödenmesi gerektiği,
Eğitime hazırlık ödeneği bakımından;
Davacı hakkında ihraç kararı verilmeseydi önceki yıllarda olduğu gibi eğitime hazırlık ödeneği alacağı anlaşıldığından, yukarıda değinilen Anayasa hükmü uyarınca, 2016-2017 yılı eğitime hazırlık ödeneğinin idareye başvuru tarihi olan 28/11/2018 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlilte davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle,
dava konusu işlemin iptaline, davacının tazminat isteminin kabulü ile açıkta kaldığı 26/07/2016-23/11/2018 tarihleri arası, ödenmeyen maaş alacağının faizinin, davacının görevden ayrı kaldığı sürece onun yerine Türkçe branşında ders veren öğretmenlerin aldığı ek ders ücreti ortalamasının hesaplanarak ek ders ücretinin, 2016-2017 yılına ilişkin eğitime hazırlık ödeneğinin idareye başvuru tarihi olan 28/11/2018 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalı idarece davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesinin 16/10/2020 tarih ve E:2020/1952, K:2020/1375 sayılı kararının özeti:
Davacının farklı mali hak kalemlerine yönelik taleplerinden kaynaklanmasından dolayı davalı idarenin istinaf başvurusunun ayrı ayrı irdelenmesinin uygun olacağı belirtildikten sonra,
İstinaf konusu kararın, statü dışında geçen dönemlere isabet eden maaşlara ilişkin "Faiz" talebi ile aynı döneme isabet eden "Ek ders ücretleri ile bunlara bağlı faiz" istemine yönelik kısmı yönünden; davalı istinaf başvurusunun reddi gerektiği,
İstinaf konusu kararın, statü dışında geçen döneme isabet eden "Eğitime hazırlık ödenekleri ile bunlara bağlı faiz" istemine yönelik kısmı yönünden; davanın kabulünde isabet görülmediği gerekçesiyle,
Davalı idarenin istinaf talebinin kısmen kabulüne, İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 20/11/2019 tarih ve E:2019/453, K:2019/2508 sayılı kararının, davacının statü dışında geçirdiği döneme isabet eden "Eğitim yılına hazırlık ödeneklerine" ilişkin kısmının kaldırılmasına ve bu kısım yönüyle davanın reddine; davacının statü dışında kaldığı dönemlere isabet eden maaşlarına bağlı fer'i hak niteliğindeki "Faiz" talebi ile aynı döneme isabet eden "Ek ders ücretleri ile bunlara bağlı faiz" istemlerine ilişkin kısmı yönünden ise istinaf başvurusunun reddine, kesin olarak karar verilmiştir.
C-İZMİR BÖLGE İDARE MAHKEMESİ 2. İDARİ DAVA DAİRESİNİN E:2019/2127 SAYILI DOSYASINA KONU YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istemin özeti: İli, İlçesi Ortaokulu'nda İngilizce öğretmeni olarak görev yapan davacı tarafından, görev yaptığı sırada 07/02/2017 tarih ve 686 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden ihraç edildiği, ancak daha sonra 697 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile görevine iade edilmesi üzerine aynı görev yerinde yeniden öğretmen olarak çalışmaya başladığı, görevden ayrı kaldığı süre içindeki bir kısım mali ve sosyal hakları ödenmesine rağmen görevden alındığı için alamadığı ek ders ücretinin ödenmesi istemiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin 01/03/2018 tarih ve 4356895 sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
Balıkesir 1. İdare Mahkemesinin 28/03/2019 tarih ve E:2018/696, K:2019/406 sayılı kararının özeti:
İngilizce öğretmeni olan davacının görevi başında olsa bile maaşa esas ders saatini tamamladıktan sonra ek ders için görevlendirilmesinin ve bu görevi fiilen yapmış olmasının ek ders ücreti ödenmesi için gerekli şart olduğundan, ek ders görevinin verilip verilmeyeceği ihtimal dahilinde olan davacıya fiilen girmediği ek ders ücretinin ödenemeyeceğinin mevzuat gereği olduğu, ek ders ücreti ödenmemesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesinin 02/01/2020 tarih ve E:2019/2127, K:2020/3 sayılı kararının özeti:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 125.maddesindeki, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükmü gereğince, hukuka aykırı bulunan işlem nedeniyle davacının uğradığı parasal kaybın davalı idare tarafından davacıya ödenmesi gerektiğinin açık olduğu gerekçesiyle,
Davacının istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline, açıkta kaldığı döneme ilişkin ek ders ücretlerinin davacıya ödenmesine, kesin olarak karar verilmiştir.
II-İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Uyuşmazlıklar, öğretmen olarak görev yaparken, olağanüstü hal tedbirleri kapsamında kamu görevinden çıkarılıp iade edilen öğretmenlere kamu görevi dışında kaldıkları döneme ilişkin ek ders ücretlerinin ödenip ödenmeyeceğinden kaynaklanmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT :
1-2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası Cumhuriyetin nitelikleri
Madde 2 - Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
Mülkiyet hakkı
Madde 35 - Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir.
Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir.
Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz.
Yargı yolu
Madde 125 - İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır. ...
İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür.
2-7075 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun:
Komisyonun Oluşumu
MADDE 1- (1) Anayasanın 120 nci maddesi kapsamında ilan edilen ve 21/7/2016 tarihli ve 1116 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararıyla onaylanan olağanüstü hal kapsamında, terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olduğu gerekçesiyle başka bir idari işlem tesis edilmeksizin doğrudan kanun hükmünde kararname hükümleri ile tesis edilen işlemlere ilişkin başvuruları değerlendirmek ve karara bağlamak üzere Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kurulmuştur.
(2) Komisyon, yedi üyeden oluşur. Üyelerin üçü kamu görevlileri arasından Cumhurbaşkanı tarafından, bir üye Adalet Bakanlığının merkez teşkilatı ile bağlı ve ilgili kuruluşlarında çalışan hâkim ve savcılar arasından Adalet Bakanınca, bir üye mülki idare amirleri sınıfına mensup personel arasından İçişleri Bakanınca, birer üye Yargıtayda ve Danıştayda görev yapan tetkik hâkimleri arasından Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenir. Komisyon, kendi üyeleri arasından yapacağı seçimle bir başkan ve bir başkanvekili seçer.
(3) Komisyonun toplantı ve karar yeter sayısı dörttür. Oylamalarda çekimser oy kullanılamaz.
Kararların uygulanması
MADDE 10- (1) (Değişik: 25/7/2018-7145/22 md.) Kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenlere ilişkin başvurunun kabulü hâlinde karar, kadro veya pozisyonunun bulunduğu kuruma, yükseköğretim kurumlarında kamu görevinden çıkarılan öğretim elemanları için Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirilir. Kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya pozisyonuna atanması esastır. (İptal üçüncü cümle: Anayasa Mahkemesi’nin 24/12/2019 tarihli ve E.: 2018/159, K.: 2019/93 sayılı Kararı ile.) Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirilenlerin atama teklifleri; (...) önceki kadro unvanlarına uygun olarak on beş gün içinde yapılır. Kurumlar, bildirim veya atama teklif tarihini takip eden otuz gün içerisinde atama işlemlerini tamamlar. Bu kapsamda yer alan personele ilişkin kadro ve pozisyonlar, ilgililere ilişkin atama onaylarının alındığı tarih itibarıyla diğer kanunlardaki hükümlere bakılmaksızın ve başka bir işleme gerek kalmaksızın ilgili mevzuatı uyarınca ihdas, tahsis ve vize edilmiş sayılır. Söz konusu kadro ve pozisyonlar, herhangi bir şekilde boşalmaları hâlinde başka bir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır. Atama emri, ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ilgililere tebliğ edilir. Tebliğ tarihini takip eden on gün içerisinde göreve başlamayanların bu maddeden doğan atanma hakkı (...) düşer. Kamu kurum ve kuruluşları atama ve göreve başlatma işlemlerinin sonucunu, işlemlerin tamamlanmasını takip eden on beş gün içinde Devlet Personel Başkanlığına bildirirler. İlgililerin kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin kanun hükmünde kararname hükümleri, bu fıkrada belirtilen kişiler bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkmış sayılır. Bu kapsamda göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden aybaşından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal hakları ödenir. (iptal cümle: AYM 30/6/2022 tarih ve E:2018/137, K:2022/86 sayılı kararı ile)
(2)Kapatılan kurum ve kuruluşlara ilişkin başvurunun kabulü halinde ilgili kanun hükmünde kararname hükümleri, söz konusu kurum ve kuruluş bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte söz konusu kanun hükmünde kararnamenin yayımı tarihinden geçerli olmak üzere ortadan kalkmış sayılır. Buna ilişkin işlemler ilgisine göre İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı veya Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yerine getirilir.
(3) Komisyonun karara bağladığı dosyaya ilişkin olarak Komisyonda bulunan tüm evrak, birinci fıkra kapsamına giren dosyalarda ilgilinin son görev yaptığı kurum veya kuruluşa, ikinci fıkra kapsamına giren dosyalarda ilgili kurum veya kuruluşa, diğer dosyalarda ise ek 1 inci maddeye göre husumetin yöneltileceği kurum veya kuruluşa devredilir.
3-697 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname
İade hükümleri
MADDE 2- (1) Ekli (2) sayılı listede yer alan kişiler, ilgili kanun hükmünde kararnamenin eki listelerin ilgili sıralarından çıkarılmıştır.
(2) İlgili kanun hükmünde kararname hükümleri, birinci fıkrada belirtilen kişiler bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ilgili kanun hükmünde kararnamenin yayımı tarihinden geçerli olmak üzere ortadan kalkmış sayılır. Söz konusu personelden bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren on gün içerisinde göreve başlamayanlar çekilmiş sayılır. Bu kapsamda göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarıldıkları tarihten göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal hakları ödenir. Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz. Bu personelin görevlerine iadesi, kamu görevinden çıkarıldıkları tarihte bulundukları yöneticilik görevi dışında öğrenim durumları ve kazanılmış hak aylık derecelerine uygun kadro ve pozisyonlara atanmak suretiyle de yerine getirilebilir. Bu maddeye ilişkin işlemler ilgili bakanlık ve kurumlar tarafından yürütülür.
(3)Olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereği öğrencilikle ilişikleri kesilmiş olanlardan bu Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (3) sayılı listede yer alanlar, ilgili kanun hükmünde kararnamenin eki listelerin ilgili sıralarından çıkarılmıştır. İlgili kanun hükmünde kararname hükümleri, bu kişiler bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ilgili kanun hükmünde kararnamenin yayımı tarihinden itibaren ortadan kalkmış sayılır.
(4) Ekli (4) sayılı listede yer alan kişiler, ilgili kanun hükmünde kararnamenin eki listenin ilgili sıralarından çıkarılmıştır. İlgili kanun hükmünde kararname hükümleri, bu kişiler bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ilgili kanun hükmünde kararnamenin yayımı tarihinden geçerli olmak üzere ortadan kalkmış sayılır. Bu fıkraya ilişkin işlemler ilgili bakanlık ve kurumlar tarafından yürütülür.
4- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu
Ders görevi:
Madde 89 - (Değişik: 30/5/1974 - KHK-12; Aynen kabul: 15/5/1975 - 1897/1 md.)
Her derecedeki eğitim ve öğretim kurumları ile Üniversite ve Akademi (Askeri Akademiler dahil), okul, kurs veya yaygın eğitim yapan kurumlarda ve benzeri kuruluşlarda öğretmen veya öğretim üyesi bulunmaması halinde öğretmenlere, öğretim üyelerine veya diğer memurlara veyahut açıktan atanacaklara ücret ile ek ders görevi verilebilir.
Ücretle okutulacak ders saatlerinin sayısı, ders görevi alacakların nitelikleri ve diğer hususlar Cumhurbaşkanı kararı ile tespit olunur.(1)
Deyimler:
Madde 147 - (Değişik: 30/5/1974 - KHK-12; Aynen kabul: 15/5/1975 - 1897/1 md.)
Bu Kanunda geçen;
A) Aylık: Bu Kanuna tabi kurumlarda görevlendirilen memurlara hizmetlerinin karşılığında, kadroya dayanılarak ay itibariyle ödenen parayı,
E) Ders görevi ücreti: Bu Kanuna tabi kurumlara ait her derecedeki eğitim ve öğretim kurumları ile okul, kurs veya yaygın eğitim yapan kurumlarda ve benzeri kuruluşlarda öğretmenlik veya öğretim üyeliği yapan öğretmen, öğretim üyesi ve diğer memurlara ders saati itibariyle ödenen parayı,
ifade eder.
5- 439 sayılı Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Yüksek ve Orta Dereceli Okullar Öğretmenleri ile İlkokul Öğretmenlerinin Haftalık Ders Saatleri ile Ek Ders Ücretleri Hakkında Kanun:
Ek Madde 1 - (Değişik: 3/4/1998 - 4359/7 md.)
Anaokullarında, anasınıflarında, yetiştirme yurtlarında, okuma yazma kurslarında, gezici köy kurslarında görevli öğretmenler ile ilköğretim kurumlarında görevli sınıf öğretmenleri aylıkları karşılığında haftada 18 saat, branş öğretmenleri 15 saat ders okutmakla yükümlüdürler. Bunlara; kanun, tüzük, yönetmelik ve eğitim programlarında verilen görevlerin yerine getirilebilmesi için zorunlu olarak ek ders görevi verilir.
Belirtilen kurumlarda öğretmen ve yönetici olarak görev alanlarla diğer eğitim kurumlarında ve Milli Eğitim Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında görev alanlardan kimlerin zorunlu ek ders görevi alacağı ve haftalık çalışmalarının ne kadarının zorunlu ek ders görevinden sayılacağı; birden fazla sınıf okutan öğretmenlere verilecek haftalık zorunlu ders görevinin sayısı, öğretmen ve yöneticilere haftada verilecek zorunlu ek ders sayısı ve diğer hususlar 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 89 uncu maddesi hükümleri uyarınca düzenlenir.
İkinci fıkrada belirtilenlere ilave olarak, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfına dahil denetim elemanlarına da ek ders ücreti ödenir.
(Değişik fıkra: 21/3/2006-5473/6 md.) Hazırlık ve plan çalışmaları karşılığında öğretmenlere, haftada 3 saati geçmemek kaydıyla, aylık ve ücret karşılığı okuttukları her 10 saat için 1 saat ek ders ücreti ayrıca ödenebilir.
(Ek fıkra: 21/3/2006-5473/6 md.) Yarıyıl ve yaz tatillerinde yapılan ders görevleri, ders görevinin yapılmış sayılacağı haller ile yüz yüze yapılan ders görevleri dışındaki ek ders görevleri hariç, örgün ve yaygın eğitim kurumlarında aylık karşılığı ders görevini doldurmayanlara ek ders ücreti ödenmez.
6 Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı:
Tanımlar
MADDE 4- (1) Bu Kararda geçen;
f) Ek ders görevi: Aylık karşılığı ders görevi dışında ek ders ücreti karşılığında
okutulan dersleri,...
İfade eder.
Ek ders görevi
MADDE 6- (1) Kapsama dâhil örgün ve yaygın eğitim kurumlarında görevli olup,
aylık karşılığı ders görevini tamamlayan;
a) Müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcılarına haftada 6 saate,
b) Genel bilgi ve meslek dersleri öğretmenlerine 6 saati zorunlu olmak üzere haftada 15
saate,
c) Atölye ve laboratuvar öğretmenlerine 20 saati zorunlu olmak üzere haftada 24 saate, kadar alanlarında, alanlarında ek ders görevi verilemeyen veya kısmen verilebilenlere, ihtiyaç halinde ve istekleri üzerine alanları dışında da ek ders görevi verilebilir.
(...)
(3) (Değişik: 28/11/2019 tarihli ve 1810 sayılı CK) Öğretmenlere, ilgili mevzuatına göre yaptıkları meslekle ilgili çalışma sürelerinde bir öğretim yılında dört haftayı geçmemek üzere ve fiilen görev yapmaları kaydıyla haftada 15 saat ek ders ücreti ödenir. (Değişiklik öncesi hali:(3) Öğretmenlere, ilgili mevzuatına göre öğretim yılı başında ve sonunda yaptıkları meslekle ilgili çalışma sürelerinde iki haftayı geçmemek üzere ve fiilen görev yapmaları kaydıyla haftada 15 saat ek ders ücreti ödenir.)
Görevin fiilen yapılması
MADDE 25- (1) Bu Karar kapsamında ek ders ücreti ödenebilmesi için, ek ders görevinin fiilen yapılmış olması, ek ders görevinden sayılan veya ek ders görevinin yapılmış sayılacağı hâller bakımından ise bu Kararda belirlenen koşulların oluşması şarttır. Ek ders ödemelerinden harcama yetkilisi, ödeme emri belgesini düzenleyen gerçekleştirme görevlisi ve bu Kararda belirtilen esas ve usuller çerçevesinde ek ders görevinin gerçekleştiğine ilişkin belgeyi düzenleyen ve onaylayan diğer gerçekleştirme görevlileri müteselsilen sorumludur.
(2) Yapılan inceleme sonucunda fiilen yapılmadan ve gerekli koşullar oluşmadan ödendiği anlaşılan ek ders ücretleri ilgililerden yasal faizi ile birlikte geri alınır.
(3) (Değişik: 24/11/2008 tarihli ve 2008/14575 sayılı BKK) (Değişik: 03/01/2012 tarihli ve 2012/2664 sayılı BKK) (Değişik: 13/03/2017 tarihli ve 2017/10010 sayılı BKK) Bu Kararın 10 ve 14 üncü maddeleri ile 16 ncı maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca ödenen ek ders ücretleri, yarım günlük izinler hariç, her ne şekilde olursa olsun izinli ve raporlu olunan sürelerde ödenmez.
7- 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun:
Bölge idare mahkemesi başkanlar kurulu:
Madde 3/C- (Ek: 18/6/2014-6545/6 md.)
4. Bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevleri şunlardır:
c) Benzer olaylarda, bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunması hâlinde; resen veya ilgili bölge idare mahkemesi dairelerinin ya da istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların bu aykırılığın veya uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, istemin uygun görülmesi hâlinde kendi görüşlerini de ekleyerek Danıştaydan bu konuda karar verilmesini istemek.
5. (Değişik:17/10/2019-7188/7 md.) Dördüncü fıkranın (c) bendine göre yapılacak istemler, konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kuruluna iletilir. İlgili dava daireleri kurulunca üç ay içinde karar verilir. Aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Başvuruya konu olan kararlar arasındaki aykırılık, öğretmen olarak görev yaparken, olağanüstü hal tedbirleri kapsamında kamu görevinden çıkarılıp iade edilen öğretmenlere kamu görevi dışında kaldıkları döneme ilişkin ek ders ücretlerinin yasal faiziyle birlikte ödenip ödenmeyeceği hususundan kaynaklanmaktadır.
İdare; Anayasa'ya ve yasalara uygun davranmak, hukuka uygun işlem ve eylem tesis etmek zorundadır. Aynı zamanda idarenin işlem ve eylemleri de yargı denetimine açık olup, idare tarafından yargı kararlarının gereğinin yerine getirilmesi gerekmektedir. İdarenin anılan yükümlülükleri Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen ve hüküm altına alınan "hukuk devleti" ilkesinin gereğidir. Bu kapsamda da, Anayasa’nın 125. maddesinin son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu kurala bağlanmıştır.
Aykırılığın giderilmesine konu edilen dosyaların davacıları, Olağanüstü hâl tedbirleri kapsamında terör örgütlerine veya devletin millî güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı oldukları gerekçesiyle kamu görevinden çıkarılan kişiler olup; Ankara ve İstanbul Bölge İdare Mahkemesinin ayrıntıları yukarıda aktarılan dosyalarındaki davacıları, Olağanüstü Hal Komisyonunca yapılan inceleme sonucunda kamu görevlerine iade edilmiş olup; İzmir Bölge İdare Mahkemesinin yine yukarıda ayrıntıları aktarılan dosyasının davacısı ise, 697 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2. maddesi kapsamında görevine iade edilmiştir.
Bu nedenle, öncelikle, Ankara ve İstanbul Bölge İdare Mahkemesinin aykırılığın giderilmesine konu edilen dosyalar açısından "olağanüstü hal komisyonu" nun yapısı ve kararların niteliği ve sonuçları incelenecek olup; İzmir Bölge İdare Mahkemesinin aykırılığın giderilmesi dosyasındaki ilgili açısından ise, sonraki kısımda, Olağanüstü Hal Kararnamesinin niteliği, etki ve sonuçları ve bu çerçevede "idarenin geri alma işlemi" incelenecektir.
Olağanüstü Hal Komisyonları, 02/01/2017 tarih ve 685 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile OHAL kapsamında başka bir işlem tesis edilmeksizin, doğrudan OHAL KHK’sıyla tesis edilen işlemlere ilişkin başvuruları değerlendirmek ve karara bağlamak üzere kurulmuştur. Anılan KHK, 7075 sayılı Kanun’la TBMM tarafından kabul edilerek kanunlaşmıştır.
7075 sayılı Kanun'un 2. maddesinde komisyonların görevleri sayılmış olup, bu kapsamda, olağanüstü hâl kapsamında doğrudan OHAL KHK’larıyla tesis edilen kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarma ya da ilişiğin kesilmesine ilişkin işlemler hakkındaki başvuruları değerlendirip karar vereceği belirtilmiştir. Olağanüstü Hal Komisyonları tarafından dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda "başvurunun reddine" ya da "kabulüne" karar verilebileceği aynı Kanunda hüküm altına alınmıştır. Bu noktada, komisyonun aslında idare tarafından tesis edilen işlemin denetimini gerçekleştirdiği ve ilgililerin gerçekten millî güvenlik aleyhine faaliyette bulunan örgüt veya oluşumlarla irtibat ve iltisaklı olup olmadıklarını değerlendirdiği, başka bir ifadeyle, komisyon tarafından, idare tarafından alınan tedbirin denetlendiği anlaşılmaktadır.
Olağanüstü Hal Komisyonunun kararının ilgililer açısından olumlu olması durumunda, tıpkı yargı makamlarınca verilen iptal kararlarında olduğu gibi işlemin tüm hüküm ve sonuçlarının ortadan kalkacağı; ilgililerin kamu görevine iade edileceği ve bu kapsamda göreve başlarlarsa, kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden ay başından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden yoksun kaldıkları mali ve sosyal hakların ödeneceği 7075 sayılı Kanunda belirtilmiştir.
Bu itibarla, 7075 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde kurulan Olağanüstü Hal Komsiyonlarınca, ilgililerin başvurusu kabul edilirse, yapılan incelemeler sonucunda bir nevi idarenin tesis ettiği işlemin hukuka aykırılığının tespit edildiği anlamına da gelmektedir. Bu bağlamda, idari işlemin hukuka aykırı olduğunun komisyonca tespiti halinde kişilerin de yoksun kaldıkları mali ve sosyal hakları ödenmektedir. Dolayısıyla, Olağanüstü Hal Komisyonunun "kabul" kararlarının, bir nevi yargı makamlarınca verilen iptal kararları niteliğinde olduğu ve tıpkı iptal kararları gibi, tesis edilen idari işlemi tesis edildiği tarihten itibaren etkisiz hale getiren, tüm hüküm ve sonuçlarıyla ortadan kaldıran hatta tesis edildiği tarihten itibaren hiç tesis edilmemiş gibi ilgililerin mali ve sosyal haklarının da karşılanması sonucunu doğuran kararlar olduğu sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, İzmir Bölge İdare Mahkemesinin aykırılığa konu edilen dosyasının davacısı, 697 sayılı Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde kararname ile göreve iade edilmiş olup, anılan KHK'ın "iade hükümleri" başlıklı 2. maddesinde, kararnameye ekli (2) sayılı listede belirtilen kişilerin, ilgili kanun hükmünde kararnamenin eki listelerin sırasından çıkarıldığı belirtilmiş ve ilgili kanun hükmünde kararname hükümlerinin, bu listede belirtilen kişiler bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ilgili kanun hükmünde kararnamenin yayımı tarihinden geçerli olmak üzere ortadan kalkmış sayılacağı vurgulanmıştır. Bu kapsamda göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarıldıkları tarihten göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal haklarının ödeneceği de hüküm altına alınmıştır.
697 sayılı Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararname'nin 2. maddesinde de, ekli (2) sayılı listede belirtilen kişiler açısından kamu görevinden çıkarıldıkları kanun hükmünde kararname hükümlerinin tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte, ilgili kanun hükmünde kararnamenin yayımı tarihinden geçerli olmak üzere, ortadan kalkmış sayılacağı hüküm altına alındığından, idare tarafından, kendiliğinden, anılan Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (2) sayılı listede yer alan kişilerle ilgili tesis edilen kamu görevinden çıkarma işleminin hukuka aykırılığının tespit edildiği ve bu nedenle, tıpkı yargı makamlarınca verilen iptal kararları gibi, bu işlemlerin tüm hüküm ve sonuçlarıyla tesis edildiği tarihten itibaren ortadan kalkmış sayılacağına ve kamu görevinden çıkarıldıkları tarihten göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal haklarının ödeneceğine ilişkin düzenleme yapıldığı görülmektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, aykırılığın giderilmesine konu edilen dosyalarda; öğretmen olarak görev yapan davacıların olağanüstü hal kararnameleri ile kamu görevinden çıkarıldığı; ilgililerin, ya Olağanüstü Hal Komisyonunca yapılan incelemeler sonucunda verilen kabul kararları ile ya da idarenin kendi yaptığı değerlendirmeler sonucunda 697 sayılı KHK aracılığıyla görevlerine iade edildiği anlaşılmaktadır.
Davacılar tarafından bu suretle, hukuka aykırı olduğu tespit edilen meslekten çıkarma işlemlerinden dolayı yoksun kaldıkları ek ders ücretlerinin tazmin edilmesi istenilmektedir.
Bu aşamada, "mülkiyet hakkı" kavramına da değinilmesi gerekmektedir. Anayasanın 35. maddesinde düzenlenen mülkiyet hakkı, sadece taşınmaz/gayrimenkul ve taşınırlar/menkul mallar üzerindeki mülkiyet veya intifa gibi diğer ayni haklar ile fikri ürünler üzerinde kurulan fikri mülkiyet gibi mutlak hakları kapsamamaktadır; aynı zamanda, alacak haklarını, sosyal güvenlik pozisyonlarından kaynaklanan talep hakları gibi şahsi/nisbi hakları da kapsamaktadır. Mülkten yoksun bırakma ve mülkiyetin düzenlenmesi, mülkiyet hakkına müdahalenin özel biçimlerini oluşturmaktadır.
OHAL KHK’larıyla doğrudan kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilen kişilerin, anılan işlemlerin hukuka aykırılığı tespit edilerek görevlerine iade edilmeleri durumunda, hukuka aykırı bir şekilde kamu görevinden çıkarılarak mali ve sosyal haklardan mahrum edilmeleriyle birlikte mülkiyet haklarına da sınırlama getirildiğinin kabulü gerekmektedir.
Hukuk devletinde idare, hukuka aykırı olarak tesis ettiği işlemlerin sebep olduğu ihlalleri giderme yükümlülüğü altındadır; bu yükümlülük nedeniyle idarenin, ilgili hakkında, hukuka aykırı işlem tesis edilmemiş olsaydı kişi hangi durumda olacaksa onu mümkün olduğunca en yakın konuma getirmek amacıyla ilgili işlemleri tesis etmesi gerekmektedir. Hukuka aykırı olduğu tespit edilen işlemler ile ilgililerin, mülkiyet haklarına yönelik getirilen sınırlama nedeniyle oluşan mağduriyetin tam olarak giderildiğinden söz edilebilmesi için hukuka aykırı işlem tesis edilmemiş olsaydı kamu görevinden çıkarılan kişilerin, anılan döneme ilişkin mali, sosyal ve özlük haklarının tazmin edilmesi gerekmektedir.
Kararın "ilgili mevzuat" başlığı altında "ek ders" konusuna ilişkin aktarılan mevzuat hükümleri uyarınca, her ne kadar, ek ders ücreti ödemesinin yapılabilmesi için "fiilen çalışma şartı" getirilmiş olsa da aykırılığın giderilmesine konu edilen dosyaların davacıları, kendi iradeleri dışında, "fiilen çalışma şartı"nı yerine getirememişlerdir yani görevden ihraç edildikleri dönemde ilgililer çalışmak isteseler bile fiilen anılan görevi yerine getirmeleri mümkün değildir.
OHAL KHK’larıyla doğrudan kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilen ilgililer hakkında tesis edilen işlemlerin hukuka aykırılığı her ne kadar yargı makamlarınca verilen iptal kararlarıyla tespit edilmemiş ise de, gerek 7075 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde kurulan komisyonlar tarafından verilen kabul kararlarının, gerek idarenin kendi yaptığı incelemeler neticesinde işlemin hukuka aykırı olduğunu tespit ederek göreve iade yolunda 697 sayılı KHK'nın 2.maddesinde yaptığı düzenlemenin iptal kararlarının etkisine benzer sonuçlar doğurması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Nitekim 7075 sayılı Kanunun 10. maddesinde de, 697 sayılı KHK'nın 2. maddesinde düzenlenen iade hükümlerinde de, tıpkı iptal kararları gibi, ilgililer bakımından kamu görevinden çıkarma işlemlerinin tüm hüküm ve sonuçlarının ortadan kalkacağı kurala bağlanmıştır.
Dolayısıyla, hukuka aykırılığı anılan kararlar ile saptanan işlemler nedeniyle, ek ders görevini fiilen yerine getiremediği açık olan ilgililerin, bu işlemler sonucu uğradığı zararların Anayasanın 125. maddesi uyarınca davalı idarece tazmini gerekmektedir.
Bu nedenle, ilgililerin “fiilen” çalışamaması hukuka aykırı bulunan işlemlerden kaynaklandığından ve ek ders ücreti ödemesi de davacıların yoksun kaldığı parasal hak kalemlerinden birisi olduğundan, yukarıda aktarılan anayasal hükümler ve idare hukuku ilkeleri çerçevesinde ek ders ücretlerinin idare tarafından tazminen ödenmesi gerekmektedir.
III-SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle; Bölge İdare Mahkemesi kararları arasındaki aykırılığın, "görevine OHAL Komisyon kararı veya KHK hükümleri kapsamında iade olunan "öğretmenlerin kamu görevinden çıkarıldıkları döneme ilişkin ek ders ücretlerinin yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği" yolunda giderilmesine, kesin olarak, 08/10/2024 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- 439 sayılı Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Yüksek ve Orta Dereceli Okullar Öğretmenleri ile İlkokul Öğretmenlerinin Haftalık Ders Saatleri ile Ek Ders Ücretleri Hakkında Kanunun Ek 1. maddesinde "Anaokullarında, anasınıflarında, yetiştirme yurtlarında, okuma yazma kurslarında, gezici köy kurslarında görevli öğretmenler ile ilköğretim kurumlarında görevli sınıf öğretmenleri aylıkları karşılığında haftada 18 saat, branş öğretmenleri 15 saat ders okutmakla yükümlüdürler. Bunlara; kanun, tüzük, yönetmelik ve eğitim programlarında verilen görevlerin yerine getirilebilmesi için zorunlu olarak ek ders görevi verilir.
Belirtilen kurumlarda öğretmen ve yönetici olarak görev alanlarla diğer eğitim kurumlarında ve Milli Eğitim Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında görev alanlardan kimlerin zorunlu ek ders görevi alacağı ve haftalık çalışmalarının ne kadarının zorunlu ek ders görevinden sayılacağı; birden fazla sınıf okutan öğretmenlere verilecek haftalık zorunlu ders görevinin sayısı, öğretmen ve yöneticilere haftada verilecek zorunlu ek ders sayısı ve diğer hususlar 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 89 uncu maddesi hükümleri uyarınca düzenlenir.
İkinci fıkrada belirtilenlere ilave olarak, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfına dahil denetim elemanlarına da ek ders ücreti ödenir.
(Değişik fıkra: 21/3/2006-5473/6 md.) Hazırlık ve plan çalışmaları karşılığında öğretmenlere, haftada 3 saati geçmemek kaydıyla, aylık ve ücret karşılığı okuttukları her 10 saat için 1 saat ek ders ücreti ayrıca ödenebilir.
(Ek fıkra: 21/3/2006-5473/6 md.) Yarıyıl ve yaz tatillerinde yapılan ders görevleri, ders görevinin yapılmış sayılacağı haller ile yüz yüze yapılan ders görevleri dışındaki ek ders görevleri hariç, örgün ve yaygın eğitim kurumlarında aylık karşılığı ders görevini doldurmayanlara ek ders ücreti ödenmez." hükmü yer almaktadır.
Millî Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Bakanlar Kurulu Kararının 4. maddesinin (f) bendinde ise,"Ek ders görevi: Aylık karşılığı ders görevi dışında ek ders ücreti karşılığında okutulan dersleri" şeklinde tanımlanmıştır. Anılan Kararın 6. maddesinde; "(1) Kapsama dâhil örgün ve yaygın eğitim kurumlarında görevli olup, aylık karşılığı ders görevini tamamlayan;
b) Genel bilgi ve meslek dersleri öğretmenlerine 6 saati zorunlu olmak üzere haftada 15 saate,.... verilebilir." düzenlemesi mevcuttur. Aynı Kararın 25. maddesinde ise, "Bu Karar kapsamında ek ders ücreti ödenebilmesi için, ek ders görevinin fiilen yapılmış olması, ek ders görevinden sayılan veya ek ders görevinin yapılmış sayılacağı hâller bakımından ise bu Kararda belirlenen koşulların oluşması şarttır...." kuralı yer almaktadır.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerinden de anlaşılacağı üzere "ek ders görevi" zorunlu bir görev olmayıp, aylık karşılığı ders görevini tamamlayan öğretmenlere gerekli hallerde verilebilecek bir görev olup, ek ders ücreti ödenebilmesi için fiilen yerine getirilmesi gereken bir görevdir.
Aykırılığın giderilmesine konu edilen dosyaların davacıları, öğretmen olarak görev yapmakta iken ihraç edilmiş olup; dolayısıyla, fiilen ek ders görevini yerine getirmemişlerdir. Öte yandan, ilgililere, görevleri başında olsalar bile maaşa esas ders saatini tamamladıktan sonra ek ders görevinin verilip verilmeyeceği de belirsizdir.
Bu itibarla; fiilen ek ders görevini yerine getirmeyenlere, yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri uyarınca ek ders ücretinin ödenmeyeceği açık olduğundan, Bölge İdare Mahkemesi kararları arasındaki aykırılığın, "öğretmenlerin kamu görevinden çıkarıldıkları döneme ilişkin ek ders ücretlerinin yasal faiziyle birlikte ödenmemesine ilişkin işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddi gerektiği" yolunda giderilmesi gerektiği görüşüyle, çoğunluk kararına katılmıyoruz.