Memurun eş ve çocuğunu  ile bakmakla yükümlü olduğu kişileri  il dışına hastaneye götürmesinde mazeret izni verilebilir 

Memurların bakmakla yükümlü olduğu kişiler memuriyet mahalli içinde hastaneye götürmeleri durumu ile il dışına hastaneye götüren kişilere izin verilmesi gerektiği yönünde Devlet Memurlar kanununda herhangi bir düzenleme yer almamaktadır.Geçmiş yıllarda verilmiş olan Devlet Personel Başkanlığınca verilmiş olan bir görüşte memuriyet mahallinde bakmakla yükümlü olduğu kişileri hastaneye götüren kişiye hastanede geçen süreler için izin verilmesi gerektiği hususunda görüş verilmiştir. Ancak il dışı sevkler hususunda DPB başkanlığı memura refakat için izin verilemeyeceği yönünde görüş vermiştir. Bu nedenle memurlar il dışı sevk durumunda yıllık izinlerinden kullanarak eş ve çocuklarını il dışına sağlık kurumlarına götürmektedirler. Daha önceki yıllarda verilmiş olan bir danıştay kararında; eşini il dışına hastaneye götüren memurun eşinin yanında hastanede geçirdiği süreler kurumunca memurun yıllık izninden düşülmesi üzerine açılan davada memurun bakmakla yükümlü olduğu kişileri doktor raporuna istinaden il dışına götürmesi durumunun memur açısından bir mazeret gerekçesi olacağı ve memura mazaret izni kapsamında izin verilmesi gerektiği yönünde karar verilmiştir.

DANIŞTAY

5. DAİRE

Esas No : 1989 / 2377

Karar No : 1992 / 2688

Karar Tarihi : 20.10.1992

İlgili Mevzuat :

657        DEVLET MEMURLARI KANUNU ( Madde 104 , Madde 108 )

Özü : Davacının Hastalığı Nedeniyle Ankara'ya Sevkedilen Eşine Refakat İçinkullanmaya Zorunlu Kaldığı 35 Günlük İznin Tümünün 657 Sayılı Devletmemurları Kanununun 104.Maddesi Gözardı Edilerek Yıllık İzninden Düşülmesinde Yasaya Uyarlık Bulunmadığı Hakkında

Memurların izin hakları Memurların izin hakları

Dava, Sivas ilinde görev yapan davacının hastalığı nedeniyle Ankara'ya sevkedilen eşinin refakatinde geçen 35 günlük sürenin yıllık izninden düşürülmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesi kararıyla; davacının hasta olan eşine refakati nedeniyle kullandığı 35 günlük iznin yıllık izninden düşülüp düşülmemesi konusunda Devlet Personel Başkanlığından alınan görüşte, memurların görev mahalli dışına tedavi amacıyla götürdüğü ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin hastalıkları süresince izinli sayılmalarının olanaklı olmadığının, bu durumdaki Devlet Memurlarına ancak 657 sayılı Kanunun 102.,104 ve 108.maddeleri gereğince izin verilebileceğinin belirtilmesi üzerine davacının kullandığı 35 gün iznin yıllık izninden düşürüldüğünün anlaşıldığı, buna karşın memurların hastalık nedeniyle eşlerinin refakatinde geçirdikleri sürenin yıllık izinlerinden düşüleceğine ilişkin bir hükmün mevzuatta yer almadığı, sağlık kurulu raporu uyarınca zorunlu olarak izin kullanma durumunda olan davacının kullanmış olduğu iznin yıllık izninden düşülmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.

Davalı idare, idare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104.maddesinin (Ç) bendinin birinci ve ikinci fıkraları doğum, ölüm ve evlenme hallerinden başka ".. merkezlerde atamaya yetkili amirler, illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar ve yurt dışında, diplomatik misyon şefleri tarafından dairesi amirinin muvafakatıyla, bir yıl içinde toptan veya parça parça olarak mazeretleri sebebiyle memurlara 10 gün izin verilebilir. Zaruret halinde on gün daha aynı usulle mazeret izni verilebilir. Bu takdirde ikinci defa aldığı bu izin yıllık izinden düşülür." Hükmünü taşımakta; aynı yasanın "Aylıksız İzin" başlığını taşıyan 108.maddesinin 12.5.1982 günlü, 2670 sayılı Yasayla değişik birinci fıkrasında da "Devlet memurunun bakmaya mecbur olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde, bu hallerin raporla belgelendirilmesi şartıyla Devlet memurlarına, isteklerine üzerine en çok altı aya kadar aylıksız izin verilebilir." hükmü yer almaktadır.

Hasta olan eşinin, Sivas Numune Hastanesi Baştabipliğinin raporu uyarınca, davacının eşliğinde (refakatinde) Ankara Hacettepe Tıp Fakültesine sevkedildiği ve davacının bu nedenle otuz beş gün izin kullandığı çekişmesizdir. Eşin hastalığının diğer eş için, mazeret izni verilmesini gerektirecek nitelikte kabul edilebilir bir mazeret olduğu tartışmaya yer bırakmayacak kadar açıktır. Ancak böyle bir durumda 657 sayılı Yasanın 104.maddesi 10'ar günlük devreler halinde en fazla iki kez bu olanaktan yararlanma hakkını ilgili kamu görevlisine tanımakta ve ikinci on günlük sürenin yıllık izinden düşülmesi gerektiğine ayrıca işaret etmektedir. Belirtilen duruma göre, eşin rahatsızlığının öngörülen süreleri aşması ve tedavisinin kamu görevlisinin eşliğine (refakatine) ihtiyaç göstermesi halinde konunun sözü geçen Yasanın 108.maddesinin değişik 1.fıkrası kapsamında ele alınması ve refakatin mazeret izninden sayılması gereken ilk on günü aşan kısmının yıllık izinden düşülmesi, refakat süresinin ikinci mazeret izni ve yıllık izin sürelerinden fazlaya ait kısmı içinse ilgiliye, istekte bulunması koşuluna bağlı olarak her defasında altı ayı geçmemek üzere, aylıksız izin verilmesi gerekmektedir. Belirtilen hukuksal duruma göre, davacının eşine refakat nedeniyle kullanmaya zorunlu kaldığı 35 günlük iznin Yasanın 104. maddesi gözardı edilerek tümünün adı geçenin yıllık izninden düşülmesinde yasaya uyarlık bulunmadığı gibi bu sürenin hiçbir şekilde yıllık izinden düşülemiyeceği gerekçesiyle anılan işlemin iptali yolunda verilen Mahkeme kararında da 657 sayılı Yasaya uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle Ankara 6.İdare Mahkemesinin 24.5.1989 günlü, 1989/905 sayılı kararının 2577 sayılı Yasanın 49.maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına karar verildi.

Editör: TE Bilisim