Disiplin cezasının tekerrürü için önceki cezanın hukuka uygunluğu kesinleşmeli

Disiplin cezası tesis edilirken tekerrür nedeniyle ceza artırımı uygulanabilmesi için, tekerrüre esas alınan önceki fiil nedeniyle verilen disiplin cezasının hukuka uygun olduğunun kesinleşmesi gerektiği hakkında.

20 gün işe gelmeyen memurun mobbinge uğradığı savunması dikkate alınır mı? 20 gün işe gelmeyen memurun mobbinge uğradığı savunması dikkate alınır mı?

T.C.

DANIŞTAY

BEŞİNCİ DAİRE

Esas No : 2016/49739

Karar No : 2019/5429

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik I lâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

................... Şube Müdürlüğü emrinde ................................... olarak görev yapan davacının 03/09/2008 tarihinde "izinsiz veya kurumunca kabul edilir özrü olmaksızın 24 saate kadar görevine gelmemek" fiilini işlediği iddiasının araştırılması için yapılan soruşturma sonucunda tesis edilen........ Valiliği II Polis Disiplin Kurulunun ....sayılı kararı ile; davacının üzerine atılı söz konusu fiil sabit görülerek Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 5/A-9. maddesi uyarınca üç günlüğe kadar aylık kesimi cezasıyla cezalandırılması gerekmekte ise de daha önce de aynı suçtan cezası bulunduğundan bahisle anılan Tüzüğün 14. maddesi uyarınca bir üst ceza uygulanarak "4 ay kısa süreli durdurma" cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

Bunun üzerine, söz konusu disiplin cezasının iptaline karar verilmesi istemiyle temvizen incelenen dava açılmıştır.

Beşinci Daire

Bu anıda, dava konusu disiplin cezası tesis edilirken, davacının .................. tarihlerinde işlediği iddia edilen "izinsiz veya kurumunca kabul edilir özrü olmaksızın 24 saate kadar görevine gelmemek" eylemleri, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 14. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına gerekçe olarak alınmış ise de, davacının bu eylemlerin her biri için ayrı avrı olmak üzere dört kez aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ...... Valiliği İl Polis Disiplin Kurulunun 09/05/2007 tarih ve 11:2006/107, K:2007/368 sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada verilen Ankara 16. idare Mahkemesinin 24/12/2008 tarih ve 11:2007/1777, K:2008/1553 sayılı iptal kararının Danıştay 12. Dairesinin 10/10/20!2 tarih ve 11:2009/3282, K:2012/6207 savılı kararıyla bozulması üzerine anılan Mahkemece bozmaya uyularak verilen 05/06/2013 tarih ve 11:2013/874, K:2013/1072 sayılı davanın reddine ilişkin kararın onanmasına ilişkin Danıştay 12. Dairesinin 25/09/2014 tarih ve 11:2013/11016, K:2014/5913 sayılı kararına karşı davacı tarafından karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine, Dairemizin 21/09/2017 tarih ve E:2016/19315; K:2017/20302 sayılı kararıyla karar düzeltme istemi kabul edilerek onama kararı kaldırılmış ve davanın reddi yolundaki Mahkeme kararı bozulmuştur. Bunun üzerine Ankara 16. İdare Mahkemesinin 09/11/2018 tarih ve 11:2018/351; K:2018/2368 sayılı kararıyla, bozma kararına uyularak ayrı ayrı dilekçelerle dava açılması gerekirken tek dilekçe ile dava açıldığı gerekçesiyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:

Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğünün 5/A-9. maddesinde, "izinsiz veya kurumunca kabul edilir özrü olmaksızın 24 saate kadar görevine gelmemek" fiili 3 günlüğe kadar aylık kesimi cezasını gerektiren fiiller arasında sayılmıştır.

Aynı Tüzüğün 14. maddesinde ise, "Disiplin cezası verilmesine neden olmuş bir eylem, işlem, tutum veya davranışın cezaların sicilden silinmesine ilişkin süre içinde yenilenmesinde bir derece ağır ceza uygulanır.

Aynı derecede cezayı gerektiren değişik eylem, işlem, tutum vey davranışlar nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulanmasında bir derece ağır ceza verilir." kuralına yer verilmiştir.

08/03/2018 tarih ve 30354 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan yürürlüğe giren ve emniyet teşkilatı mensuplarına ilişkin disiplin kurallar yeniden düzenleyen 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkın Kanun Hükmünde Kararname'nin Kabul Edilmesine Dair Kanunun maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise, "özürsüz veya izinsiz olarak hiç geç gelmek veya erken ayrılmak ya da günlük mesai saatlerine riavet etmemek" fiilinin uyarma cezasını gerektirdiği belirtilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Davacının dava konusu disiplin cezası ile cezalandırılmasına neden olan fiiline cezanın uygulanıp uygulanmadığı yönünden İdare Mahkemesi kararının incelenmesi:

Her ne kadar Mahkeme kararında davacının görevine geç geldiğinin sabit olduğu, ancak "24 saat süreyle görev yerine gelmemek" fiilinin İşlenmediği, bu nedenle davacının fiiline uygun olmayan bir ceza ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilmiş ise de, dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan Emnivet Teşkilatı Disiplin Tüzüğünün 5/A-9. maddesinde belirtilen "24 saate kadar görevine gelmemek" ibaresindeki sürenin "görev süresinin başlangıcından itibaren 24 saate kadar olan süreyi" ifade etmesi, nitekim anılan Tüzüğün 5/13-6. maddesinde 24 saatten fazla süreyle görev verine gelinmemesi durumu için de ayrı bir yaptırım öngörülerek "4-10 güne kadar avlık kesimi cezası" verileceğinin belirtilmesi karşısında 03/09/2008 tarihinde tutulan tutanak ile göreve geç geldiği tespit edilen davacının anılan fiilinin Kmnivet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 5/A-9. maddesindeki "izinsiz veva kurumunca kabul edilebilir özrü olmaksızın 24 saate kadar görevine gelmemek" kapsamında bulunduğu sonucuna ulaşıldığından, İdare Mahkemesi kararının anılan gerekçesinde hukuki isabet bulunmamaktadır.

Bununla birlikte dava devam ederken, davacının fiiline uygulanacak disiplin cezasına ilişkin mevzuatta değişiklik olması nedeniyle uyuşmazlığın çözülebilmesi için davacının işlediği fiile hangi mevzuat hükmünün uygulanması gerektiğinin belirlenmesi gerekmektedir.

Ceza hukuku kökenli bir ilke olan ancak zaman içinde hukukun tüm dallarında geçerli bir ilke olarak benimsenen lehe olan hükmün uygulanması ilkesi; işlendiği zamanın hukuki normları uyarınca suç savılan bir fiilin sonradan yürürlüğe giren bir düzenleme ile sııç olmaktan çıkarılmış bulunması veva sonradan yürürlüğe giren düzenlemenin, suçun işlendiği zaman mevcut olan düzenlemeye göre suçlunun lehine sonuçlar doğurması durumunda, failin lehine olan sonraki normun daha önce işlenmiş olan fiillere uygulanmasını öngörmektedir.

İdare hukuku alanında, kural olarak idari işlemlerin yargısal denetimi tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılmaktadır. İdari işlem niteliğindeki disiplin cezasının da tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yargısal denetiminin yapılması gerekmekte ise de.lehe olun normun uygulanması ilkesinin disiplin cezaları yönünden de geçerli olduğunun kabulü gerekmektedir.

Dolayısıyla, fiilin işlendiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan mevzuat ile daha sonra yürürlüğe giren mevzuat hükümleri farklı ise, disiplin cezası ile cezalandırılacak olan kişilerin lehine olan mevzuat hükmü dikkate alınmalıdır.

Uyuşmazlıkta, davacının sabit olan fiili karşılığında Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğünün 5/A-9. maddesinde düzenlenen disiplin cezası, 08/03/2018 tarih ve 30354 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve emniyet teşkilatı mensuplarına ilişkin disiplin kurallarını yeniden düzenleyen 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin 1 lükümleri 1 Iakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 8/1-d. maddesinde belirtilen disiplin cezası ile karşılaştırıldığında, 7068 sayılı Kanundaki düzenlemenin davacı lehine bir düzenleme getirildiği görüldüğünden, İdare Mahkemesince, davacı lehinde olan düzenleme dikkate alınarak uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.

Dava konusu işlemin tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısmı yönünden İdare Mahkemesi kararının incelenmesi:

Kelime olarak yinelenme, tekrarlanma anlamını taşıyan tekerrür, hukuk dilinde bir kimsenin işlediği bir suç nedeniyle hüküm giymesinden sonra, belirli bir süre içerisinde yeni bir suç işlemesini ifade etmektedir. Tekerrür nedeniyle ceza artırımıyla amaçlanan, kişinin yeniden suç işlemesi halinde daha ağır ceza kesileceğini bilmesi ve bu şekilde suç işlenmesinin caydırılmasıdır.

Yukarıdaki açıklamalara göre, tekerrür nedeniyle ceza artırımı uygulanabilmesi için önceki tarihte işlenen bir fiil nedeniyle verilen cezanın hukuka uygun olduğunun kesinleşmesi gerekmektedir.

Dava konusu işlemin Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğünün 14. maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle tesis edildiği anlaşılmakta ise de, tekerrüre esas alınan 23/24/25/26/01/ 200 tarihlerinde işlendiği iddia olunan fiiller nedeniyle .......... Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu tarafından verilen 09/05/2007 tarih ve ...... sayılı cezanın iptali istemiyle açılan davada dilekçe ret karan verildiğinden ve 23/24/25/26/01/2007 tarihlerinde işlendiği iddia olunan fiiller nedeniyle verilen cezanın iptali istemiyle ayrı ayrı açılacak davaların nihai sonucuna göre tekerrür hükümlerinin doğru uygulanıp uygulanmadığı anlaşılacağından, İdare Mahkemesince tekerrüre esas alınan cezaya ilişkû* davanın sonucuna göre yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.

Editör: TE Bilisim