Disiplin cezasında kıyas uygulanırken genişletilmemesi gerektiği hakkında
Danıştay 12. Dairesi, 2019/2539 E, 2021/1156 K. nolu kararında disiplin suçlarının, benzeri fiil ve haller kapsamında bulunduğundan bahisle yorum yoluyla genişletilmesinin hak ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacağına hükmetti.
T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2019-2539
Karar No : 2021/1156
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem : ...................... Bakanlığı ..........................................Genel Müdürlüğünde veri hazırlama ve kontrol işletmeni olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/E-(f) maddesi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ................................................. Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunun 09/06/2015 tarih ve 2015/3 sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Ankara 12. İdare Mahkemesinin 13/06/2018 tarih ve E:2018/724, K:2018/1225 sayılı kararıyla; davacının, iş arkadaşını darp ederek 657 sayılı Kanun'un 125/E-(f) maddesinde yer alan "Amirlerine, maiyetindekilere ve iş sahiplerine fiili tecavüzde bulunmak" disiplin suçunu işlediği gerekçesiyle Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırıldığı; her ne kadar davacı tarafından yaralama fiilinin ast-üst ilişkisi var olmayan iş arkadaşı ile yaşandığından bu hükmün uygulanmayacağı iddia edilmiş ise de; maddenin bütünü değerlendirildiğinde, bu bent ile, iş ortamında fiili saldırıda bulunulmasının cezalandırılmasının amaçlandığı, eylemin ast veya üste ya da iş sahiplerine yapılınca cezalandırılıp iş arkadaşına karşı işlendiğinde cezasız bırakılmasının düşünülemeyeceği, 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinde yer alan "..disiplin cezasını verilmesini gerektiren fiil ve hallere nitelik ve ağırlıkları itibariyle benzer eylemlerde bulunanlara da aynı neviden disiplin cezaları verilir." hükmü de dikkate alındığında, kanun koyucunun, maddede sayılmayan aynı nitelik ve ağırlıktaki eylemlerin cezalandırılmasını amaçladığı sonucuna varıldığı; dava dosyasındaki yer alan bilgi ve belgeler ile ceza yargılanması sonucunda verilen Mahkeme kararlarının birlikte değerlendirilmesinden, davacıya isnat edilen fiilin sübuta erdiği, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Daire Kararının Özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin 14/01/2019 tarih ve E:2018/8296 K:2019/15 sayılı kararıyla; temyize konu İdare Mahkemesi kararı hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI:
657 sayılı Kanun'un 125/E-(f) maddesinin lafzının açık olduğu, eylemin kime karşı gerçekleştirildiğinde ceza uygulanacağının açıkça belirtildiği, cezaya konu fiilinin, Kanunun tek tek saydığı haller kapsamına girmediği gibi, astına ya da amirine karşı değil, aynı statüdeki iş arkadaşına yönelik olması sebebiyle, bu maddenin kendisi bakımından uygulanmasının ölçülülük ve kanunilik ilkelerine aykırı olduğu, dava konusu işlem tesis edilirken bir alt ceza uygulanıp uygulanamayacağı hususunun da yeterince değerlendirilmediği ileri sürülerek, Danıştay Onikinci Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Düzeltilmesi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: Halil KARA
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun'un geçici 8. maddesi uyarınca uygulamasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Onikinci Dairesinin 14/01/2019 tarih ve E:2018/8296, K:2019/15 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi.
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
......................................Bakanlığı ...................................................... Genel Müdürlüğü'nde veri hazırlama ve kontrol işletmeni olarak görev yapan davacının, 22/12/2014 tarihinde görevini ifa ederken aynı birimde görevli iş arkadaşı ... ile tartıştığı, tartışmanın kavgaya dönüştüğü ve davacının iş arkadaşını darp ettiği; bu olay nedeni ile açılan kamu davası neticesinde, Ankara 32. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/05/2015 tarih ve E:2015/171, K:2015/394 sayılı kararı ile, davacının "kasten yaralama" suçundan dolayı 11 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği; bu arada, davalı idare tarafından yürütülen disiplin soruşturması neticesinde tesis edilen Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulunun 09/06/2015 tarih ve 2015/3 sayılı işlemi ile, davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/E-(f) maddesi gereğince Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırıldığı, bakılan davanın bu işlemin iptali istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. Maddesinin birinci fıkrasının (B) bendinin (g) alt bendinde, "İş arkadaşlarına, maiyetindeki personele ve iş sahiplerine kötü muamelede bulunmak" aynı bendin (h) alt bendinde, "İş arkadaşlarına ve iş sahiplerine söz veya hareketle sataşmak" kınama cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmış; aynı fıkranın (D) bendinin (l) bendinde de, "Amirine, maiyetindekilere, iş arkadaşları veya iş sahiplerine hakarette bulunmak veya bunları tehdit etmek" kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiil ve haller arasında düzenlenmiştir.
657 sayılı Kanun'un dava konusu işleme dayanak alınan 125. Maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin, 13/02/2011 tarih ve 6111 sayılı Kanun ile değişik (f) alt bendinde ise, "Amirlerine, maiyetindekilere ve iş sahiplerine fiili tecavüzde bulunmak" fiili, Devlet memurluğundan çıkarma disiplin cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.
Öte yandan, 657 sayılı Kanun'un 125. Maddesinin dördüncü fıkrasında, "Yukarıda sayılan ve disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve hallere nitelik ve ağırlıkları itibarıyla benzer eylemlerde bulunanlara da aynı neviden disiplin cezaları verilir." hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlık konusu olayda, davacının iş arkadaşına fiili tecavüzde bulunduğu tartışmasızdır.
Ancak, dava konusu işleme dayanak alınan 657 sayılı Kanun'un 125. Maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (f) alt bendinde, "İş arkadaşlarına fiili tecavüzde bulunmak" ibaresine yer verilmediğinden; iş arkadaşlarına yönelik fiili tecavüz eyleminin, disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve hallere nitelik ve ağırlıkları itibarıyla benzer eylemlerden olduğundan bahisle, bu bende göre cezalandırılıp cezalandırılamayacağının belirlenmesi gerekmektedir.
657 sayılı Kanun'un 125. Maddesinin yukarıda yer verilen hükümlerinden anlaşıldığı üzere, kanun koyucu, disiplin cezası verilecek fiil ve halleri belirlerken iş arkadaşlarına yönelik fiilleri göz ardı etmemiş, aksine, iş arkadaşlarına yönelik birtakım fiilleri ve karşılığında verilecek cezaları açıkça düzenlemiştir.
Buna karşın, 657 sayılı Kanun'un 125. Maddesinin birinci fıkrası (E) bendinin (f) alt bendinin ilk hali, "Amirine ve maiyetindekilere fiili tecavüzde bulunmak" şeklinde iken, 13/02/2011 tarih ve 6111 sayılı Kanunun 111. maddesiyle bu bende, "iş sahipleri" ibaresi eklenmek suretiyle, halen yürürlükte bulunan "Amirlerine, maiyetindekilere ve iş sahiplerine fiili tecavüzde bulunmak" düzenlemesi yapılmış ise de, kanun koyucu tarafından, söz konusu düzenlemeye "iş arkadaşları" ibaresinin eklenmesi yoluna gidilmemiştir.
Kaldı ki, 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendi uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılanlar bir daha Devlet memuru olarak göreve alınamayacaklarından, bu bentte sayma suretiyle belirlenen disiplin suçlarının, benzeri fiil ve haller kapsamında bulunduğundan bahisle yorum yoluyla genişletilmesinin hak ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacağı da açıktır.
Bu durumda; iş arkadaşına fiili tecavüzde bulunmuş olan davacının, 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin yukarıda belirtilen dördüncü fıkrasından hareketle, üzerine atılan fiilin, 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinin birinci fıkrasının (E) bendinin (f) alt bendinde yer alan "Amirlerine, maiyetindekilere ve iş sahiplerine fiili tecavüzde bulunmak." Hükmüne kıyasen uyduğundan bahisle Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- Davacının temyiz isteminin kabülüne,
2- Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Ankara 12. İdare Mahkemesinin 13/06/2018 tarih ve E:2018/724, K:2018/1225 sayılı kararının 2577 sayılı Kanun'un 49. Maddesi uyarınca BOZULMASINA,