Ambulans şoförü olarak çalışan işçinin yemek molası ve fazla çalışma ücreti talebine KDK'dan ret
İl Sağlık Müdürlüğü 112 Acil Sağlık Hizmetleri Biriminde “4D Sürekli İşçi” kadrosunda “Ambulans Şoförü” olarak çalışan bir personelin; işçi ambulans şoförleri olarak 12/36 vardiya sistemine göre çalıştıklarını, işe hazır olarak bekledikleri boşta geçen sürelerin ara dinlenme süresi (yemek molası vb.) olarak sayılması nedeniyle 12 saat aralıksız çalışmalarının 11 saat olarak hesaplandığını dolayısıyla fazla çalışmalarından kaynaklanan fazla çalışma ücretinin ödenmediğini, “yemek molası” istediklerinde ise kendilerine yemek mola haklarının olmadığının söylendiğini belirterek yaşadıkları haksızlığa son verilmesi için gerekli incelemelerin yapılması talebiyle KDK'ya başvurmuştur.
İlgilinin başvurusunu inceleyen KDK, gerek ambulans sürücülerinin nöbet süresince kesintisiz olarak ambulans kullanmaması dolayısıyla ihtiyaçlarını giderebileceği ölçüde boş vakitlerinin bulunması gerekse öngörülebilir ve programlanabilir olmayan acil sağlık hizmeti sunumunun niteliği gereği ara dinlenme sürelerinin diğer iş kollarında çalışan işçilerde olduğu gibi önceden belirlenememesi, yani personele önceden belirlenmiş saat aralıklarında bir saatlik kesintisiz dinlenme kullandırılmasının mümkün olmadığı, değerlendirildiğinde; ilgili idarenin ambulans şoförlerinin -işe hazır olarak bekledikleri boşta geçen sürelerin ara dinlenme süresi olarak sayılmaması dolayısıyla 12 saat aralıksız çalışmaları nedeniyle hak ettiklerini düşündüğü fazla çalışma ücretinin ödenmesi- talebini; işin gereği, yürütülen hizmetin kesintisiz bir şekilde sürdürülmesinin önemi ve boşta geçen sürelerin ara dinlenme süresi sayılması nedeniyle reddetmesi işleminde hukuka aykırı bir durum bulunmadığına karar vermiştir.
T.C.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
(OMBUDSMANLIK)
SAYI : 2023/9824-S.23.15834
BAŞVURU NO : 2023/2537
KARAR TARİHİ : 04/08/2023
RET KARARI
BAŞVURAN
BAŞVURUYA KONU İDARE : SAĞLIK BAKANLIĞI
BAŞVURUNUN KONUSU : İşçi Ambulans Şoförlerinin ara dinleme süreleri hk.
BAŞVURU TARİHİ : 21/02/2023
BAŞVURANIN İDDİA VE TALEPLERİ
1. Kurumumuza yapılmış olan şikâyet başvurusunda, başvuran; İstanbul İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı 112 Acil Sağlık Hizmetlerinde “4D Sürekli İşçi” statüsünde “Ambulans Şoförü” olarak çalıştığını, ambulans şoförleri olarak 24 saat kesintisiz hizmet veren acil sağlık hizmetlerinde görev aldıklarından dolayı 12/36 vardiya sistemine göre çalıştıklarını, ancak işe hazır olarak bekledikleri boşta geçen sürelerin yemek molası olarak sayıldığını dolayısıyla 12 saat aralıksız çalışmalarının 11 saat olarak gösterildiğini, sonrasında aylık çalışma saatlerinde eksik olduğu iddia edilerek fazladan 1 nöbet (12 saat) yazıldığını veya daha fazla çalıştırıldıklarını ve fazla çalışmalarına ilişkin ücretlerin ödenmediğini; “yemek molası” istediklerinde ise kendilerine yemek mola haklarının olmadığının söylendiğini belirterek yaşadıkları haksızlığa son verilmesi için gerekli incelemelerin yapılmasını talep etmektedirler.
İDARENİN BAŞVURUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI
Kurumumuzun 12/04/2023 tarihli ve ^H sayılı ve 02/06/2023 tarih ve ^M bilgi-belge isteme yazılarına cevaben Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen 06/06/2023 tarihli yazı ve eklerinde ilgili idare tarafından, özetle:
İlgisinden dolayı anılan yazıların İstanbul İl Sağlık Müdürlüğüne gönderildiği ve ilgili Müdürlük tarafından verilen cevap ile eklerin Kurumumuza gönderildiği bilgisinin verildiği, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünün 12/05/2023 tarih ve .............................- sayılı cevabi yazısı incelendiğinde ise özetle:
İl Ambulans Servisi Başhekimliğine bağlı “sürekli işçi” statüsünde istihdam edilen personel için 4857 Sayılı İş Kanununda “ara dinlenmesi” olarak adlandırılan ve gündelik hayattaki karşılığı “mola” olan uygulamanın çay molası, yemek arası vb. şekillerde ifade edilebildiği,
Bu sürelerin Başhekimliğe bağlı olarak görev yapan sürekli işçi sürücülerin de dâhil olduğu yedi buçuk saatten fazla süreli işlerde çalışan işçiler için 1 (bir) saat şeklinde uygulandığı, ara dinlenme sürelerinin ideal koşullarda aralıksız verilmesi öngörülmüş ise de uygulamada yapılmakta olan işin niteliği, iklim, mevsim koşulları gibi durumlar göz önünde bulundurularak aralıklı olarak ve bölünerek kullandırılabilmesinin mevzuata uygun olarak kabul edildiği,
Aynı şekilde ara dinlenme süresinin işyerindeki tüm işçilere aynı anda veya değişik saatlerde kullandırılabileceği öngörülmüş olup özellikle acil sağlık hizmetleri sunumu gibi tüm işçilerin aynı anda işi bırakmasının mümkün olmadığı işyerlerindeki düzenlemenin, personele hizmeti aksatmayacak şekilde değişik saatlerde ara dinlenmesi kullandırılması yönünde olduğu,
Mevcut uygulamada, 112 bünyesinde görev yapan “işçi” statüsündeki personelin 12/36 saat şeklinde bir çalışma düzeni içerisinde görev yaptığı, 12 saatlik sürenin bir saatlik kısmının ara dinlenme olarak kabul edilmesi sebebiyle hak ediş hesaplamalarının kanunda da öngörülen 11 saatlik çalışma süresi esas alınarak gerçekleştirildiği,
Acil sağlık hizmet sunumunda görevli “işçi” statüsündeki personelin ara dinlenme sürelerinin, işçilerin fiili hizmet sunumu içerisinde bulunmadığı zamanlarda işyerlerinde dinlendikleri veya işyerinde/işyeri dışında yemek ve diğer ihtiyaçlarını giderdikleri esnada 112 Acil Çağrı Merkezi (AÇM) bilgisi ve izni dâhilinde münavebeli (dönüşümlü) olarak kullandırıldığı,
İşçilerin istasyonda geçirdikleri sürelerin bazı günler 10 saati bulabildiği; istasyonda olunmayan sürelerde şoförlerin vakaya çıktığı, istasyonda kaldıkları süre zarfında yemek molası, çay gibi diğer ihtiyaçlarını giderebildikleri ancak acil vaka geldiği durumlarda dinlenmeyi bırakıp vaka bölgesine hareket ettikleri; işin gereği vaka bildirimi yapıldıktan sonra en kısa süre içerisinde olay mahalline ulaşılması gerektiğinden ve en küçük bir gecikmenin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği gerçeğinden hareket edilerek ara dinlenme sürelerinin net olarak belirlenemediği, ancak İşçilerin haftalık 45 saati geçmese dahi günlük 11 saati geçen çalışmalarının da fazla çalışma olarak değerlendirilerek ödemelerinin yapıldığı,
Kurumumuza başvuruda bulunan 21 ambulans şoföründen kimlik bilgileri gizli olmayan 4 ambulans şoförünün 2023/Ocak, 2023/Şubat, 2023/Mart aylarında günlük yaptıkları vakalarda istasyona dönüş saati ile vakaya çıkış saati arasındaki sürelerin hesap edilerek istasyonda boşta kalan sürelerinin hesaplandığı; buna göre 3 aylık ortalama istasyonda boşta kalınan sürelere bakıldığında 12 saatlik çalışma süresinde Çalışan 1’in 9 saat 20 dakika, Çalışan 2’nin 8 saat 31 dakika, Çalışan 3’ün 7 saat 44 dakika, Çalışan 4’ün 7 saat 9 dakika boşta kalmış olduğunun tespit edildiği,
Ambulans Sürücüsü olarak çalışanların çalıştıkları süre içerisinde en az bir saat kesintisiz dinlenme kullanmaları ve bu dinlenme sürelerinin 4857 sayılı İş Kanununun “Ara Dinlenme” başlıklı 68’inci maddesine göre günlük çalışma süresi içerisinde hangi saatler arasında kullanacağının önceden belirlenmesi gerektiği bildirilmiş ise de gerek ambulans sürücülerinin nöbet süresince kesintisiz olarak ambulans kullanmaması gerekse öngörülebilir ve programlanabilir olmayan acil sağlık hizmeti sunumunun niteliği gereği ara dinlenme sürelerinin diğer iş kollarında çalışan işçilerde olduğu gibi önceden belirlenemediği, acil sağlık hizmeti talebi durumunda en yakın ve uygun ekibin görevlendirilmesi zorunluluğunun olduğu göz önünde bulundurularak personele önceden belirlenmiş saat aralıklarında bir saatlik kesintisiz dinlenme kullandırılmasının mümkün olmadığı ve her halükarda personelin çalışma süresi boyunca aktif olarak görev yapmadığı ve dinlendiği sürelerin kanunda öngörülen bir saatlik dinlenme süresini aştığı,
Açıklamalarına yer verildiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT
18/10/1982 tarihli ve 2709 sayılı T.C. Anayasasının;
“Çalışma hakkı ve ödevi” başlıklı 49’uncu maddesinde; “Devlet çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları korumak, çalışmayı desteklemek ve işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır.”
“Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74’üncü maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında; “Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.”
14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun “Kurumun Görevi” başlıklı 5’inci maddesinin birinci fıkrasında; “Kurum, idarenin işleyişiyle ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.”
Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına ilişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliği’nin “Karar verme süresi” başlıklı 36’ncı maddesinde; “Kurum, inceleme ve araştırmasını şikâyet tarihinden itibaren en geç altı ay içinde sonuçlandırır.”
10/06/2003 tarih ve 25134 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 4857 sayılı İş Kanunu’nun;
“Fazla çalışma ücreti” başlıklı 41’inci maddesinde; “Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır. 63 üncü madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile, bazı haftalarda toplam kırkbeş saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.
Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.
Fazla saatlerle çalışmak için işçinin onayının alınması gerekir.
Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz.
Fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışmaların ne şekilde uygulanacağı çıkarılacak yönetmelikte gösterilir.”
“Çalışma Süresi” başlıklı 63’üncü maddesinde; “Genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok kırkbeş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır…
Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz. Denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilir…
Çalışma sürelerinin yukarıdaki esaslar çerçevesinde uygulama şekilleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
“Ara dinlenmesi” başlıklı 68’inci maddesinde; “Günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında o yerin gelenekleri ve işin gereğine göre ayarlanmak suretiyle işçilere;
Dört saat veya daha kısa süreli işlerde on beş dakika,Dört saatten fazla ve yedi buçuk saate kadar (yedi buçuk saat dâhil) süreli işlerde yarım saat,
Yedi buçuk saatten fazla süreli işlerde bir saat,
Ara dinlenmesi verilir.
Bu dinlenme süreleri en az olup aralıksız verilir.
Ancak bu süreler, iklim, mevsim, o yerdeki gelenekler ve işin niteliği göz önünde tutularak sözleşmeler ile aralı olarak kullandırılabilir.
Dinlenmeler bir işyerinde işçilere aynı veya değişik saatlerde kullandırılabilir.
Ara dinlenmeleri çalışma süresinden sayılmaz.”
“Yönetmelikler” başlıklı 76’ncı maddesinde; “Nitelikleri gereği günlük ve haftalık çalışma sürelerinin 63 üncü maddede öngörüldüğü şekilde uygulanması mümkün olmayan iş ve işyerlerinde çalışma sürelerinin günlük yasal çalışma süresini aşmayacak şekilde ve en çok altı aya kadar denkleştirme süresi tanınarak uygulanmasını sağlayacak usuller Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak yönetmeliklerle düzenlenir.
Nitelikleri dolayısıyla devamlı çalıştıkları için durmaksızın birbiri ardına işçi postaları çalıştırılarak işletilen yahut nöbetleşe işçi postaları ile yapılan işlerde, çalışma sürelerine, hafta tatillerine ve gece çalışmalarına ve çalışma ortasındaki zorunlu dinlenmelere dair özel usul ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak yönetmeliklerle düzenlenir.”
06/04/2004 tarih ve 25425 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan İş Kanununa İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliğinin;
“Çalışma Süresi” başlıklı 3’üncü maddesinde; “Çalışma süresi, işçinin çalıştırıldığı işte geçirdiği süredir. İş Kanununun 66’ncı maddesinin birinci fıkrasında yazılı süreler de çalışma süresinden sayılır. Aynı Kanunun 68’inci maddesi uyarınca verilen ara dinlenmeleri ise, çalışma süresinden sayılmaz.
Ara dinlenmeleri, iklim, mevsim, yöredeki gelenekler ve işin niteliği göz önünde tutularak, yirmidört saat içinde kesintisiz oniki saat dinlenme süresi dikkate alınarak düzenlenir. 4857 sayılı İş Kanununun 69 uncu maddesinin son fıkrası hükmü saklıdır.”
“Haftalık Normal Çalışma Süresi” başlıklı 4’üncü maddesinde; “Genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok kırkbeş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır.
Günlük çalışma süresi her ne şekilde olursa olsun 11 saati aşamaz.
Bir işçinin bu sınırları aşan sürelerle çalıştırılmasında;
4857 sayılı İş Kanununun 41, 42 ve 43 üncü maddeleri,
79 sayılı Milli Korunma Suçlarının Affına, Milli Korunma Teşkilat, Sermaye ve Fon Hesaplarının Tasfiyesine ve Bazı Hükümler İhdasına Dair Kanunun 6 ncı maddesi
hükümleri uygulanır.
06/04/2004 tarih ve 25425 sayılı resmi Gazetede yayımlanan İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliğinin; “Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Ücreti” başlıklı 4’üncü maddesinde; “Fazla çalışmanın her saati için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen tutarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir. …”
“Fazla Çalışmada Sınır” başlıklı 5’inci maddesinde; “Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz. Bu süre sınırı, işyerlerine veya yürütülen işlere değil, işçilerin şahıslarına ilişkindir.
Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sürelerinin hesabında yarım saatten az olan süreler yarım saat, yarım saati aşan süreler ise bir saat sayılır.”
11/05/2000 tarih ve 24046 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinin; “Acil Sağlık Hizmetleri” başlıklı 5’inci maddesinde; “Acil sağlık hizmetlerinin ülke genelinde sunulabilmesi için, kesintisiz olarak, bir ekip anlayışı içinde yürütülmesi ve kısa zamanda ulaşılabilir olması esastır. Acil sağlık hizmetlerinin bu esaslara göre Bakanlığın koordinasyonunda kamu veya özel bütün kurum ve kuruluşların iştiraki ile tek merkezden yönetilmesini sağlamak maksadıyla, hizmetin yürütülmesi için acil sağlık hizmetleri teşkil olunmuştur….”
“Personel İstihdam Alanları” başlıklı 26’ncı maddesinde; “Acil sağlık hizmetlerinde, merkez idare biriminde ve acil sağlık hizmet birimlerinde, hizmetin gerektirdiği niteliklere haiz olan personel, 24 saat kesintisiz hizmet verilmesi esasına göre istihdam edilir.”
06/04/2004 tarih ve 25425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Haftalık İş Günlerine Bölünemeyen Çalışma Süreleri Yönetmeliğinin; “Amaç ve Kapsam” başlıklı 1’inci maddesinde; “Bu Yönetmeliğin amacı, karayollarında, demiryollarında ve deniz, göl ve akarsularda hareket halindeki taşıtlarda yapılan ve 854 sayılı Deniz İş Kanununa tabi olmayan taşıma işlerinde olduğu gibi iş süresinin bir haftanın çalışma günlerine bölünmesi suretiyle yürütülmesine nitelikleri bakımından olanak bulunmayan işlerde çalışma dönemine ve iş sürelerine uygulanacak usul ve esasları düzenlemektir”
“Ara Dinlenmesi” başlıklı 7’nci maddesinde; “İşçilere 4857 sayılı İş Kanununun 68’inci maddesindeki esaslara uygun olarak ara dinlenmesi verilir.
Hareket halindeki taşıtlarda çalışan işçilerin ara dinlenmeleri, genel olarak duraklama yerlerinde verilir. Kalkış-varış yerleri arasında duraklama yeri bulunmayan veya duraklama yerleri bulunmakla birlikte işin niteliğinin gereği olarak bu yerlerde ara dinlenmesi verilemeyen durumlarda ara dinlenmesi taşıt içerisinde verilir.”
T.C. Sağlık Bakanlığının Üyesi Bulunduğu Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) ile Öz Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası (ÖZ SAĞLIK-İŞ) arasında imzalanan 01/01/2021-31/12/2022 Yürürlük tarihi bulunan İşletme Toplu İş Sözleşmesinin; “Çalışma Süreleri ve Ara Dinlenmesi” başlıklı 20’inci maddesinde; “Bu işletme toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçilerin haftalık çalışma süresi 45 saattir. İşveren, bu 45 saatlik haftalık çalışma süresini işyerinin özelliklerine göre haftada 5 gün veya 6 gün olarak düzenlemeye, sonradan iş icap ve zaruretlerine göre değiştirmeye yetkilidir. Ancak, servis uygulaması olan işyerlerinde işveren, haftalık çalışma sürelerini aşmamak kaydıyla işçilerin çalışma sürelerini düzenleyebilir.
Aşağıda gösterilen veya benzeri haller, günlük çalışma süresinden sayılır.
b) İşçinin işinde ve her an buyruğa hazır beklemekle beraber iş verilmeksizin boşta geçen süre,
4)Ara Dinlenmesi: Günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında işin gereğine göre ayarlanmak suretiyle işçilere ara dinlenmesi verilir. Ancak, işin niteliği, bir işyerinin aynı bölümündeki bütün işçilere aynı saatte ara dinlenmesi verilmesine olanak bırakmıyorsa, bu dinlenme, işçilere, gruplar halinde arka arkaya çalışma süresinin ortalarından başlayarak kullandırılır.”
“Fazla Çalışma, Genel Tatil Günlerinde Çalışma ve Ücreti” başlıklı 22’nci maddesinde; “a) Hizmetin zorunlu kıldığı hallerde yaptırılan fazla çalışmanın ücreti gece için %75 (yüzde yetmiş beş) gündüz için %60 (yüzde altmış) zamlı olarak ödenir.
Saat ücreti, günlük brüt çıplak ücretin 7,5 saate bölünmesiyle elde edilen ücrettir.…”
düzenlemelerine yer verilmiştir.
IV. KAMU DENETÇİSİ SN. CELİLE ÖZLEM TUNÇAK’IN KAMU BAŞDENETÇİSİ'NE ÖNERİSİ
Bu belge, güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neticesinde; başvuranın iddiaları, İdarenin konu ile ilgili açıklamaları, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek hazırlanan “Ret Karar Önerisi” Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.
V. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Hukuka, Hakkaniyete ve İnsan Haklarına Uygunluk Yönünden Değerlendirme
1 no.lu paragrafta ayrıntılarına yer verilen başvuruda, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı 112 Acil Sağlık Hizmetleri Biriminde “4D Sürekli İşçi” kadrosunda “Ambulans Şoförü” olarak çalışan başvuran; işçi ambulans şoförleri olarak 12/36 vardiya sistemine göre çalıştıklarını, işe hazır olarak bekledikleri boşta geçen sürelerin ara dinlenme süresi (yemek molası vb.) olarak sayılması nedeniyle 12 saat aralıksız çalışmalarının 11 saat olarak hesaplandığını dolayısıyla fazla çalışmalarından kaynaklanan fazla çalışma ücretinin ödenmediğini belirtmektedir.
Başvuranın bu iddialarına karşılık ilgili idare; Ambulans Sürücüsü olarak çalışanların çalıştıkları süre içerisinde en az bir saat kesintisiz dinlenme kullanmalarını ve bu dinlenme sürelerinin 4857 sayılı İş Kanununun “Ara Dinlenme” başlıklı 68’inci maddesine göre günlük çalışma süresi içerisinde hangi saatler arasında kullanacağının önceden belirlenmesi gerektiği hususunu her ne kadar ilgili birimlere bildirdi ise de gerek ambulans sürücülerinin nöbet süresince kesintisiz olarak ambulans kullanmaması gerekse öngörülebilir ve programlanabilir olmayan acil sağlık hizmeti sunumunun niteliği gereği ara dinlenme sürelerinin diğer iş kollarında çalışan işçilerde olduğu gibi önceden belirlenemediğini, acil sağlık hizmeti talebi durumunda en yakın ve uygun ekibin görevlendirilmesi zorunluluğunun bulunduğu hususunu göz önünde bulundurularak personele önceden belirlenmiş saat aralıklarında bir saatlik kesintisiz dinlenme kullandırılmasının mümkün olmadığını ve her halükarda personelin çalışma süresi boyunca aktif olarak görev yapmadığını ve dinlendiği sürelerin kanunda öngörülen bir saatlik dinlenme süresini aştığını belirtmektedir.
Burada uyuşmazlığın ilgili mevzuat hükümlerine göre günde yedi buçuk saatten fazla çalışan işçilere 1 saat şeklinde uygulanması öngörülen ara dinlenme süresinin, ambulans şoförü olarak çalışan işçilere işin muhteviyatı gereği ne şekilde uygulanacağı noktasında yaşanan anlaşmazlıklardan kaynaklandığı değerlendirilmektedir.
Bilindiği üzere 4857 sayılı İş Kanunu gereği haftalık çalışma süresi en çok kırkbeş saat olmakla birlikte aksi kararlaştırılmadıkça bu süre haftanın çalışılan günlerine eşit olarak bölünmektedir. Öte yandan tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, haftanın çalışılan günlerine günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilmektedir. Bu minvalde Kanun belirli durumlarda ve öngörülen şartların yerine getirilmesi koşuluyla fazla çalışma yapılabileceğini de belirtmekte olup bu fazla çalışma karşılığında ödenecek ücretlere ilişkin kriterleri de ortaya koymaktadır. Somut olayda 12/36 saat vardiya sistemine göre çalışan işçi ambulans şoförleri 12 saatlik vardiyalarının zikredilen 11 saat koşulunu aşması nedeniyle kendilerine fazla çalışma ücreti ödenmesi gerektiğini iddia etmekte iken ilgili idare işin gereği nedeniyle kesintisiz bir ara dinlenme süresi verilemediğinden boşta geçen sürelerin ara dinlenme sayılması gerektiğini dolayısıyla ambulans şoförü olan işçi personele fazla çalışma ücreti ödenmesine gerek kalmadığını belirtmektedir.
İş Kanunun ara dinlenmeye ilişkin kriterleri belirlediği 68’nci maddesi incelendiğinde ise; günlük çalışma süresinin ortalama bir zamanında o yerin gelenekleri ve işin gereğine göre ayarlanmak suretiyle işçilere somut olayda olduğu gibi yedi buçuk saatten fazla süreli işlerde bir saat ara dinlenmesi verilmesini, bu sürelerin aralıksız verilmesi gerektiğini ancak iklim, mevsim, o yerdeki gelenekler ve işin niteliği göz önünde tutularak sözleşmeler ile aralı olarak kullandırılabileceğini, dinlenmelerin bir işyerinde işçilere aynı veya değişik saatlerde kullandırılabileceğini ve ara dinlenmelerin çalışma süresinden sayılamayacağını belirttiği görülmektedir.
Çalışma süreleri, hangi durumlarda yapılacak çalışmaların fazla çalışma sayılacağı ile ara dinlenmeye ilişkin iş kanununda yer alan bu düzenlemelerle aynı minvalde düzenlemelere yer veren diğer düzenlemelere mevzuat kısmında yer verilmekle birlikte Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) ile Öz Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası (ÖZ SAĞLIK-İŞ) arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinde de benzer hükümlerin yer aldığı görülmektedir.
Bu noktada daha önce de zikredildiği gibi, işin gereği doğrultusunda, ambulans şoförlerinin sabit ve belirli bir ara dinlenme kullanıp kullanamayacağı, dolayısıyla bahsedilen 1 saatlik sürenin mesai saatleri içerisinde boşta geçen sürelerin toplamından oluşan ara dinlenme olarak mı yoksa fazla çalışma olarak mı değerlendirilmesi gerektiği hususunu mevzuat hükümleri doğrultusunda somut uygulama açısından değerlendirmek gerekmektedir.
Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinde de tanımlandığı üzere, acil sağlık hizmetlerinin ülke genelinde sunulabilmesi için, kesintisiz olarak, bir ekip anlayışı içinde yürütülmesi ve kısa zamanda ulaşılabilir olması esastır. Dolayısıyla acil sağlık hizmetlerinde hizmetin gerektirdiği niteliklere haiz olan personelin 24 saat kesintisiz hizmet vermesi gerekmektedir. Somut olayda da ara dinlenme sürelerinin, yapılmakta olan işin niteliği gereği, hizmeti aksatmayacak şekilde değişik saatlerde, işçilerin işyerlerinde dinlendikleri veya işyerinde/işyeri dışında yemek ve diğer ihtiyaçlarını giderdikleri esnada dönüşümlü olarak kullandırıldığı görülmektedir. Bu noktada istasyonda olunmayan sürelerde şoförlerin vakaya çıktığı, istasyonda kaldıkları süre zarfında yemek molası, çay gibi diğer ihtiyaçlarını giderebildikleri ancak acil vaka geldiği durumlarda dinlenmeyi bırakıp vaka bölgesine hareket ettikleri; işin gereği vaka bildirimi yapıldıktan sonra en kısa süre içerisinde olay mahalline ulaşılması gerektiğinden ve en küçük bir gecikmenin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği gerçeğinden hareket edilerek ara dinlenme sürelerinin net olarak belirlenemediği anlaşılmaktadır.
Bu noktada ilgili idare tarafından gönderilen ekli evraklar içerisinde yer alan tablolar incelendiğinde ilgili idarenin de 2.27. no.lu paragrafta belirttiği rakamları doğrular şekilde ambulans şoförü işçilerin zaruri ihtiyaçlarını giderebileceği ölçüde boş zamana sahip oldukları anlaşılmaktadır. Nitekim, 12 saatlik vardiya içerisinde, ambulans şoförü olan işçinin vakaya gitmeyip istasyonda beklediği sürelerin vakaya gittiği ve aktif olarak görev yaptığı sürelerden çok daha fazla olduğu görülmektedir.
Burada konuya ilişkin olarak Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 2020/2 Esas, 2021/3134 Karar sayılı 09/12/2021 tarihli ilamı incelendiğinde; “… yapılan işin niteliği olsa dahi insani olarak öğle yemeği, çay molası ve diğer ihtiyaçlar için kullandığı sürenin ara dinlenme süresi olarak kabul edilmesi gerektiği… Davacının 12 saat çalışıp, 36 saat dinlenme seklinde çalışma düzeninde ara dinlenme süresini kullandığı sabit bulunduğundan…” ifadelerine yer verildiği görülmektedir.
Bu belge, güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
Bu noktada Mahkeme, başvuru konusu çalışılan alanın acil sağlık hizmetleri içerisinde yer alan ambulans hizmeti olması dikkate alındığında, acil çağrı gelme ihtimali olduğundan gün içinde tek bir hasta için ambulans hizmeti verilmese dahi diğer alanlarda çalışan işçilerde olduğu gibi ara dinlenme saatinin net olarak belirlemenin mümkün olmadığını değerlendirmektedir.
Buna göre Kurumumuzca yapılan değerlendirme neticesinde; gerek ambulans sürücülerinin nöbet süresince kesintisiz olarak ambulans kullanmaması dolayısıyla ihtiyaçlarını giderebileceği ölçüde boş vakitlerinin bulunması gerekse öngörülebilir ve programlanabilir olmayan acil sağlık hizmeti sunumunun niteliği gereği ara dinlenme sürelerinin diğer iş kollarında çalışan işçilerde olduğu gibi önceden belirlenememesi, yani personele önceden belirlenmiş saat aralıklarında bir saatlik kesintisiz dinlenme kullandırılmasının mümkün olmadığı, değerlendirildiğinde; ilgili idarenin ambulans şoförlerinin -işe hazır olarak bekledikleri boşta geçen sürelerin ara dinlenme süresi olarak sayılmaması dolayısıyla 12 saat aralıksız çalışmaları nedeniyle hak ettiklerini düşündüğü fazla çalışma ücretinin ödenmesi- talebini; işin gereği, yürütülen hizmetin kesintisiz bir şekilde sürdürülmesinin önemi ve boşta geçen sürelerin ara dinlenme süresi sayılması nedeniyle reddetmesi işleminde hukuka aykırı bir durum bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme
İyi yönetim ilkelerine 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6’ncı maddesinde yer verilmiştir. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirmeler neticesinde; başvurunun incelenmesi ve araştırılması kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin ilgili idare tarafından zamanında ve gerekçeli olarak iletilmediği, böylece “kararların gerekçeli olması” ve “makul sürede karar verme” ilkelerine uygun davranılmadığı; ayrıca başvuranın talebine ilişkin verilen ret kararına karşı hangi sürede hangi mercilere başvurabileceğinin gösterilmediği, bu yüzden “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uyulmadığı anlaşılmış olup idareye bahse konu ilkelere uygun davranması önerilmektedir.
VI. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA
6328 sayılı Kanun’un 21’inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, bu Ret Kararının başvurana tebliğ tarihinden itibaren ilgili idare işlemine karşı (varsa) dava açma süresinden kalan süre işlemeye devam edecek olup İstanbul İş Mahkemelerinde yargı yolu açıktır.
VII. KARAR
Açıklanan gerekçelerle BAŞVURUNUN REDDİNE;
Kararın BAŞVURANA ve SAĞLIK BAKANLIĞINA tebliğine;
Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.
Şeref MALKOÇ
Kamu Başdenetçisi